Cep
telefonundan arayarak kontör isteme yöntemiyle yapılan
dolandırıcılık konusunda, güvenlik güçlerinin tüm uyarılarına rağmen, dolandırıcıların farklı yöntemlere başvurmaları nedeniyle mağdurların sayısının her geçen gün arttığı bildirildi.
Cep telefonuna
çağrı bıraktıkları kişilerin, kendileriyle bağlantı kurmalarını sağlayan kimliği belirsiz kişi veya kişiler, ağlarına düşürdüğü vatandaşların binlerce YTL'sini dolandırmaya devam ediyor.
Mağdurlardan evli ve iki çocuk
babası İ.B (47), yaptığı açıklamada, yaşadığı olayın korku filminden farksız olduğunu, tam iki saat süreyle telefonda görüştüğü kişiler tarafından adeta
hipnoz altına alındığını söyledi.
İ.B, başına gelen olayın sabah saatlerinde cep telefonuna bırakılan cevapsız çağrı ile başladığını belirterek, şunları anlattı:
''Cevapsız çağrıyı aradığımda karşıma çıkan kişi kendisini
Ankara Emniyet Müdürlüğünde görevli Başkomiser
Okan Aslan olarak tanıttı. Gizli bir
soruşturma yaptıklarını, telefonumun numarasının kopyalanıp suça karıştığını, kopyalayan kişinin bulunması için istediklerini yapmam gerektiğini söylediler.
Telefondaki kişi benimle konuşurken polislerin kullandığı
telsiz anonsu sesleri geldiği için şüphelenmedim. Bana yüzlerce soru sordular, telefonumu hiç kapatmamam gerektiğini, aksi takdirde kopyalanan numara ile bağlantının kopabileceğini bildirdiler.
Bir de 'merak etme cep telefonunuzun bağlı olduğu GSM firmasıyla görüştük, telefonuna bu görüşmeden dolayı
ücret yansıtılmayacak' dediler.
Soruşturmanın çok gizli yürütüldüğünü, bu nedenle hiç kimseye bir şey söylemememi istediler. Bulunduğum yerden çıkıp en yakın petrol istasyonu
ya da markete gitmemi, daha sonra yapacaklarımı söyleyeceklerini bildirdiler.
Ben de en yakın petrol istasyonuna gittim. Bana cep telefonumu kopyalayan kişinin kimlik bilgilerine ulaşabilmek için şifrelerin kırılması gerektiğini, bunun için de 6 adet 250'lik kontör almamı ve şifrelerini kazıyarak kedilerine okumamı istediler. İsteklerini yerine getirdim.''
İ.B, telefondaki kişilerin bir saniye bile ara vermeden sürekli konuştuklarını, kendisini adeta hipnoz altına aldıklarını, 2 saat süreyle telefonunun açık kaldığını belirterek, şöyle devam etti:
''
Kontörleri gönderdikten sonra bana numaramı kopyalayan kişinin adı ve
soyadı ile anne ve baba adını söylediler. Ancak, diğer bilgilere de ulaşabilmeleri için 6 adet 250'lik kontör daha göndermem gerekiyormuş. Bir ara elim yanlışlıkla dokununca telefonum kapandı. Bu sırada sanki hipnozdan çıkmış gibi düşünmeye başladım. İkinci kontör talebi bende şüphe uyandırınca polis karakoluna gittim. Odasına girdiğim komisere olayı anlatmaya başlamadan 'bir tane daha mı?' dedi. Benim gibi yüzlerce kişinin dolandırıldığını o zaman anladım.''
İ.B, telefon faturasının da bu ay en az 2 saat aralıksız süren görüşme nedeniye kabaracağını, bir başka meslektaşının ise aynı yöntemle 3 bin 500 YTL'sinin dolandırıldığını söyledi.
SAVCILIĞIN KARARI
Bu arada, İ.B'ye, şikayeti üzerine
Cumhuriyet Savcılığınca gönderilen kararda, ''müştekinin
Adana gibi bir büyük şehirde yaşadığı, kamu görevlisi olduğu, bu şekilde mantık dışı ve anlamsız talepler karşısında kontör şifresi göndermeden ya da
arama yapmadan en yakın adli ya da
emniyet birimine başvurması gerektiği'' belirtilerek, şunlar kaydedildi:
''İddia ve anlatımlar doğrultusunda kandırılabilecek derecede
hile ve aldatma unsuru olmaması nedeniyle müştekinin iddiası konusunda kamu
adına kovuşturmaya yer olmadığına karar verilmiştir.''
AA