Türkiye Sigorta ve Reasürans Şirketleri Birliği (TSRŞB) Genel Sekreteri
Erhan Tunçay, ''Zorunlu deprem
sigortasına tabi olan konut sahiplerinden ayrıca ihtiyari deprem sigortası poliçesi sahibi olanlar varsa, öncelikle zorunlu deprem sigortasından ödeme yapılacak, yapılan ekspertiz sonucuna göre hesaplanan tazminat tutarı zorunlu deprem sigortası sigorta bedelinden büyükse bu defa ihtiyari deprem sigortası teminatı işlemeye başlayacak'' dedi.
Tunçay, AA muhabirine yaptığı açıklamada, sigorta şirketlerinin, deprem felaketleri sonrasında yürütülecek süreç konusunda yeterli deneyime sahip olup, bu çerçevede
Van'da yaşanan deprem felaketi sonrasında da gerekli aksiyonları aldıklarını belirtti.
Sigorta şirketlerinin gerek
bölge müdürlükleri gerekse deprem yaşanan bölgelerdeki acenteleri aracılığıyla gerekli bilgileri aldığını ifade eden Tunçay, ayrıca,
Kocaeli ve
Bolu depremlerinde olduğu gibi sigorta şirketlerinin zarar görenlerin ihbar yapmasını beklemeden portföylerini tarayarak depremden etkilenen bölgelerdeki poliçelerini çıkarttıklarını ve sigortalılarına ulaşmak için çalışmalarını sürdürdüklerini belirtti.
Zorunlu deprem sigortası dışında sigorta şirketlerince konutlarda ihtiyari deprem sigortası teminatı da sağlandığını ifade eden Tunçay, ''Ancak, zorunlu deprem sigortasına tabi konutlar için bu teminat ancak zorunlu deprem sigortası düzenlendikten sonra verilebilmektedir'' dedi.
Son yaşanan depremden etkilenen Van, Muş,
Siirt,
Şırnak,
Batman,
Hakkari,
Bitlis,
Bingöl,
Ağrı ve
Erzurum illerinin tamamını değerlendirdiklerinde, 479.350 konuttan 51.422 tanesinin zorunlu deprem sigortasına sahip olduğunun görüldüğünü, bu illerdeki sigortalanma oranının da yüzde 10,7 olarak gerçekleştiğini belirten Tunçay, bu çerçevede Van ilinde zorunlu deprem sigortası dışında düzenlenen
konut sigortası poliçesinin sayısının çok fazla olmadığının düşünüldüğünü kaydetti.
-''
Konut sigortası penetrasyonu Türkiye'de yüzde 15...''-
Aksigorta Genel Müdürü Uğur
Gülen de Van'daki depremden sonra Aksigorta olarak ilk önce bölgedeki sigortalıların listesini çıkardıklarını, konut poliçesi sahibi ve deprem teminatı bulunan müşterilerini belirlediklerini belirtti.
Hizmet merkezleri aracılığı ile tüm müşterilerini tek tek aramaya başladıklarını söyleyen Gülen, ''Aramalarımızda nasıl olduklarını ve nelere ihtiyaçları olduğunu soruyoruz. Hasarı olan vatandaşlarımıza çeşitli kolaylıklar sunacağız. Mümkün olan en kısa sürede
hasarlarını karşılayacağız. Elimizden geldiğince ihtiyaçlarını karşılamaya çalışacağız. Van bölgesinden
çağrı merkezimizi arayan müşterilerimize daha hızlı
hizmet verebilmek amacıyla IVR sistemimizde ayrı bir bölüm oluşturduk. Müşterilerimiz hiç sıra beklemeden hasarları ile ilgili görüşmek için müşteri temsilcilerine bağlanabilecekler'' dedi.
DASK'ın depremde yıkılan ya da hasar gören bir binanın belli standart çarpanlara göre yeniden inşa bedelini ödediğini, kullanılan malzeme,
eşya, dekorasyon gibi unsurları göz önünde bulundurmadığını, evin değerini yükselten, iç dekorasyon unsurları ve malzemelerin dikkate alınmadığını belirten Gülen, konut sigortasının ise evin gerçek inşa bedelini sigortaladığını söyledi.
Gülen, konut sigortasının sadece depreme karşı değil,
yangın,
su baskını,
patlama,
fırtına, sel, yer kayması gibi afetlere;
hırsızlık,
kaza, çeşitli hasarlar gibi risklere karşı da evi güvence altına aldığını, eşya teminatı da ilave ettirilmişse evin içindeki tüm eşyanın yine bu durumlara karşı güvence altına alındığını kaydetti.
Konut sigortası penetrasyonunun Türkiye'de yüzde 15 olduğuna işaret eden Gülen, ''Aksigorta olarak biz yüzde yüz bir güvence için tüm vatandaşlarımıza hem DASK hem de konut sigortası yaptırmalarını öneriyoruz'' dedi.
Aksigorta'da toplam yaşayan poliçe sayısının 188.272 olduğunu, bu konut poliçelerinin yüzde 50'sinin
İstanbul,
Ankara ve İzmir'deki konutların oluşturduğunu söyleyen Gülen, bu illeri
Antalya,
Mersin,
Adana,
Bursa,
Tekirdağ, Kocaeli'nin takip ettiğini kaydetti.
Gülen, ''Sayısı çok fazla olmamakla beraber, deprem bölgesinde sigortaladığımız konutlar bulunmaktadır. Konut sigortası yaptığımız iller arasında Van, Bitlis ve Muş en son sıralarda yer alıyor. Şu an sigortalılarımızın durumlarını tek tek araştırıyoruz'' diye konuştu.
-''Türkiye'de risk ve sigorta bilinci çok düşük seviyelerde''-
Türkiye'de risk ve sigorta bilincinin çok düşük seviyelerde olduğunu belirten Gülen, bilinçlendirme ile ilgili yaptıkları çalışmalara ilişkin şunları kaydetti:
''
Ekim 1996'da Türkiye'de bir ilki gerçekleştirerek rahmetli Sakıp Sabancı'nın önderliğinde dünyada nadir örnekleri bulunan ve tamamen Türk teknolojisi ile inşa edilen Yangın ve
Deprem Eğitim Merkezi'ni (YADEM) kurduk. YADEM'de, deprem ve yangın simülatörleri eşliğinde, uzman eğitmenler tarafından tüm ziyaretçilere deprem ve yangın eğitimleri veriliyor. Her yıl 7-14 yaş arasındaki 15.000 çocuğun eğitim gördüğü YADEM'i, 2006 yılında daha geniş kitlelere ulaşması amacıyla
Şişli Belediyesi Bilim Merkezi'ne bağışladık. Bugün merkezi yılda 400.000 çocuk ziyaret ediyor.
2010 yılında
AKUT ile birlikte 'Hayata Devam Türkiye'
sosyal sorumluluk projesini başlattık.
Proje kapsamında 3 boyutlu 'G-Force Deprem Simülatör TIR'ı ile Türkiye'yi karış karış gezerek deprem ve
doğal afetler eğitimi veriyoruz. Yerel yönetimlerle
işbirliği yaparak
ilköğretim öğrencilerine doğal afetlerden korunma eğitimleri veriyoruz. Bilgilendirici kitapçıklar dağıtıyoruz. 2010 yılında başladığımız projenin ilk iki etabı sonucunda toplam 20 il ve 100 ilçeyi ziyaret ederek yaklaşık 2 milyon kişiye ulaştık. Projenin ikinci etabında Prof. Dr. Ahmet
Mete Işıkara da bizlere
destek verdi.''
''Konut sigortalarına yönelik reklam kampanyaları yürütmeyi düşünüyoruz''
Aviva Sigorta Kurumsal İletişim Müdürü Pınar Değirmencioğlu da halkın sigorta konusunda çok daha fazla bilinçlendirilmesi gerektiğine, onların anlayabileceği şekilde yalın, basit sigorta poliçelerinin sigorta sektörüne olan ilgiyi ve güveni artıracağına inandıklarını ve bu konuda da birtakım çalışmaları halihazırda yaptıklarını belirtti.
Değirmencioğlu, DASK poliçelerinin binaları deprem, deprem sonucu yangın, infilak ve yer kaymasına karşı sigorta bedeline kadar teminat altına alırken, özel konut sigortalarının ise binayı depreme karşı korumanın yanı sıra hem binayı hem eşyayı sel, su baskını, yangın, hırsızlık gibi teminatlarla oluşabilecek her türlü riski teminat altına aldığını dile getirdi.
Yılın 9 aylık döneminde 6 milyon liralık yeni iş yazıldığını ve 21 bini aşkın poliçe bulunduğunu anlatan Değirmencioğlu, üretimin yüzde 65'i aşkın kısmının İstanbul, Ankara, Bursa, Adana gibi büyük illerden geldiğini kaydetti.
Deprem bölgesinde Aviva Sigorta tarafından sigortalanmış, konutlar, inşaatlar ve araçlar bulunduğunu belirten Değirmencioğlu, amaçlarının tüm
mağdur müşterilere hasar tazminatlarını en kısa sürede ödeyerek onların yaralarını az da olsa sarmak ve yanlarında olabilmek olduğunu vurguladı.