Mart ayında çıkarılan affa rağmen
kredi kartlarında sorun büyüyor. 2004 yılında yüzde 4,4 olan takibe dönüşüm oranı 2005 yılında yüzde 7,8'e çıkınca
kredi kartları yasası çıkarılarak, hem limitler kısıtlandı hem de sorunlu borçlarının yeniden yapılandırılmasına imkan sağlanarak bir çeşit af getirildi. Ancak 3 yılda çıkarılan ikinci affa rağmen bu yılın ilk yarısı itibariyle kredi kartı alacaklarında takibe dönüşüm oranı yüzde 8.3'e çıktı.
Bankacılık Düzenleme ve Denetleme Kurulu Başkanı
Tevfik Bilgin, mart ayında çıkarılan "Kredi Kartları Kanunu" kapsamında kredi kartı borçlarının yeniden yapılandırılmasına olanak sağlandığını ancak bunun ciddi bir talep görmediğini söyledi. Bu anlamda yeniden
yapılandırmanın başarılı olmadığını belirten Bilgin, başvuru oranının yüzde 30'lar civarında kaldığının altını çizdi. Bilgin, "Bu oran, kalan kart müşterilerinin ne yaparsanız yapın borcunu ödeyemeyecek derecede mali durumu kötüleşmiş durumda olduklarını gösteriyor" dedi.
Sorunlu kredide
tekstili solladı
BDDK'nın yayınladığı "Finansal Piyasalar" raporunda yer alan verilere göre, 2005'te 1.4 milyar YTL'ye yaklaşan brüt takipteki kredi kartı alacaklarının tutarı 300 milyon YTL artarak bu yılın ilk yarısı itibariyle 1.7 milyar YTL'ye yükseldi. Söz konusu raporda da kredi kartı borç bakiyesindeki hızlı artış ile takipteki kredi kartı alacaklarındaki yükselişin dikkatle izlenmesi gerektiğinin altı çiziliyor. BDDK raporuna göre, 2006 yılının ilk yarısı itibariyle tahsili gecikmiş alacaklar içerisinde en yüksek paya kredi kartları sahip. Kredi kartlarının tahsili gecikmiş alacaklar içerisindeki payı geçen yılın sonuna göre 3,7 puan artarak yüzde 21,4'e yükseldi. Kredi kartları bu oranla yıllardır kredi sorunun en fazla yaşadığı tekstil sektörünü de solladı. BDDK verilerine göre, bu yılın ilk yarısı itibariyle tekstil sektöründeki tahsili gecikmiş alacakların oranı geçen yıla göre 1.6 puanlık düşüşle yüzde 17,6'ya geriledi.
Kart borcu 20 milyar YTL'yi geçti
Kredi katları asıl işlevi olan ödeme kolaylığının yanında zaman içerisinde borçlanma aracı niteliği de kazandı. BDDK raporunda, "Kredi kartları borç bakiyesinin haziran ayı itibariyle yaklaşık yüzde 38'inin taksitli kredi kartı borcu ve müşterilerce sonraki aya devredilen borç bakiyeleri olduğu göz önünde tutulduğunda,
bankacılık sektöründe kredi kartlarının ödeme aracı olma işlevinin ötesinde önemli bir kredilendirme işlevini de yerine getirdiği görülmektedir" denilerek, bankacıların, "kredi kartları bir ödeme aracıdır, kredi değildir" iddiaları da çürütülüyor. Buradan hareketle 2001 yılında 2.6 milyar YTL olan kredi kartı borçları aradan geçen sürede hızlı bir yükselişle 2004 yılında 13.9 milyar YTL'ye çıktı. 2005 yılında 17.6 milyar YTL'ye çıkan kredi kartları borçları bu yılın ilk yarısı itibariyle 20.1 milyar YTL'ye yükseldi.
BDDK verilerine göre, 2001 yılında 2001 yılında yüzde 1,4 olan kredi kartları borç bakiyesinin Gayri Safi Milli Hasıla'ya oranı bu yılın ilk yarısı itibariyle yüzde 3,8'e yükseldi. Yine 2000'li yılların başında yüzde 7-8'ler civarında seyreden kredi kartı alacaklarının toplam krediler içerisindeki payı, 2004 yılında yüzde 14 ile son yıllardaki en yüksek değerine ulaştı. Özellikle dayanıksız
tüketim mallarına uygulanan taksitlendirmenin sona erdirilmesi sonrasında hız kesen kredi kartı alacaklarının toplam krediler içerisindeki payı 2006 yılı Haziran ayı itibariyle yüzde 9,9'a geriledi.
Telefonuma kart
mesajı geliyor
Özellikle 2004 ve 2005 yıllarında çok yaygın bir kredi kartı pazarlaması ve kullanım teşviki yaşandığına dikkat çeken BDDK Başkanı Tevfik Bilgin, insanların ortalama olarak ceplerinde 2-3 kredi kartı taşıdıklarını hatırlattı. Bilgin, "Bankalarımızın zamanında yaptıkları pazarlama yanlışlıkları, halkımızın kredi kartının nasıl çalıştığını algılayamamamış ve kullanım yanlışlığı ile hatalar sorunların büyümesine neden oldu. Bazı insanlar maalesef hala kredi kartlarını bir şekilde hayatlarını devam ettirmek için kullanıyorlar. Bu durum bir noktadan sonra takılmaya başlıyor" diye konuştu.
Kredi kartı kullanımı hızlı bir artış içerisinde olduğu için takibe dönüşüm oranının düşük kaldığını belirten Bilgin'e göre kredi kartı pazarlanması veya yeni kredi kartı kullandırımı bugün kesilse, yani bundan sonra hiçbir banka kredi kartı vermese alacakların takibe dönüşüm oranını hızla yükselir.
Yeniden yapılandırma sonrası da takipteki kredi kartı alacaklarında artışın sürdüğüne dikkat çeken Bilgin, "Eğer halkımız
kredi kartı kullanımı konusunda bilinçlenmezse biz her yıl yeni bir
kanun çıkarsak da bu sorunun önüne geçemeyiz" diye konuştu. Bilgin'e göre, kredi kartı sorununun çözülmesi için kullanıcıların bilinçlenmesinin yanı sıra bankaların da daha fazla
sosyal sorumluluk bilinciyle hareket etmeleri gerekiyor. Bankaların halkın zayıf yanlarını çok iyi yakaladıklarını ileri süren Bilgin, "Benim cep telefonuma bile devamlı mesaj geliyor. Bende kredi kartı olmayan bile olmayan bu bankalardan gelen mesajlarda, 24-36 ay vade olduğu belirtiliyor, avantajları anlatılıyor" dedi.
Tatlı kâr reklam yaptırıyor
Bankaların karları içerisinde kredi kartlarında aldıkları komisyonların çok önemli bir yet tuttuğuna işaret eden Bilgin, bankaların bu "
tatlı" kârın devamı için de olmadık reklamlar yaptıklarını, olmadık girişimlerde bulunduklarını iddia etti. Bilgin, "2003'ten sonra kârlılıklarıyla övünen bazı bankalarımızın özellikle kredi kartlarına yatıp kalkıp şükretmesi lazım" dedi.
Faizlerin yüksek olmasının nedeninin de kredi kartı kullandırımındaki yanlışlıklardan kaynaklandığını belirten Bilgin, yaşanan sorunların ceremesini kartını zamanında ve düzenli ödeyenlerin çektiğini söyledi. Bilgin, "Faizlerdeki yüksekliğin en önemli nedeni kart borcunu ödemeyeceklerin varsayımı ile yapılan pazarlama. Bankalar; 100 kart verse bunun 10 tanesi batsa yine kârda olduğu hesabını yapıyor. Faiz oranlarının yüksekliği nedeniyle bir şekilde
batık 10 kartı telafi ediyor" diye konuştu.
Alacaklarda il sırada
BDDK'nın yayınladığı "Finansal Piyasalar" raporunda yer alan verilere göre, 2005'te 1.4 milyar YTL'ye yaklaşan brüt takipteki kredi kartı alacaklarının tutarı 300 milyon YTL artarak bu yılın ilk yarısı itibariyle 1.7 milyar YTL'ye yükseldi. Söz konusu raporda da kredi kartı borç bakiyesindeki hızlı artış ile takipteki kredi kartı alacaklarındaki yükselişin dikkatle izlenmesi gerektiğinin altı çiziliyor.
BDDK raporuna göre, 2006 yılının ilk yarısı itibariyle tahsili gecikmiş alacaklar içerisinde en yüksek paya kredi kartları sahip. Kredi kartlarının tahsili gecikmiş alacaklar içerisindeki payı geçen yılın sonuna göre 3,7 puan artarak yüzde 21,4'e yükseldi. Raporda, nakit krediler içerisindeki payı yüzde 10 olan kredi kartlarının tahsili gecikmiş alacaklara dönüşüm oranının geçen yıl sonu itibariyle yüzde 7,2'den bu yılın ilk altı ayında yüzde 7,7'ye yükselmesinin, kredi riski açısından olumsuz bir gelişme olduğu belirtiliyor.
Kredi katları asıl işlevi olan ödeme kolaylığının yanında zaman içerisinde borçlanma aracı niteliği de kazandı. BDDK raporunda, "Kredi kartları borç bakiyesinin haziran ayı itibariyle yaklaşık yüzde 38'inin taksitli kredi kartı borcu ve müşterilerce sonraki aya devredilen borç bakiyeleri olduğu göz önünde tutulduğunda, bankacılık sektöründe kredi kartlarının ödeme aracı olma işlevinin ötesinde önemli bir kredilendirme işlevini de yerine getirdiği görülmektedir" denilerek, bankacıların, "kredi kartları bir ödeme aracıdır, kredi kartı değildir" iddiaları da çürütülüyor. Buradan hareketle 2001 yılında 2.6 milyar YTL olan kredi kartı borçları aradan geçen sürede hızlı bir yükselişle 2004 yılında 13.9 milyar YTL'ye çıktı. 2005 yılında 17.6 milyar YTL'ye çıkan kredi kartları borçları bu yılın ilk yarısı itibariyle 20.1 milyar YTL'ye yükseldi
REFERANS