Afrika,
Avrasya ve
Pasifik zirvelerinin ardından dün başlayan 'Orta ve Doğu
Avrupa Dış
Ticaret Köprüsü'nde 16
ülkeden 360
işadamı, 600 Türk müteşebbisle bir araya geldi. Zirvenin açılışını yapan Dış Ticaret'ten sorumlu
Devlet Bakanı Kürşad
Tüzmen,
krizlerle baş etmenin tek yolunun,
üretim, sanayi ve ihracatla birlikte
işbirliğinin artırılması olduğunu söyledi. Tüzmen
hedefini de açıkladı: "
Balkan ülkeleri, Orta ve Doğu Avrupa ülkeleri ile gelecek 4 yıl içinde 100 milyar dolar rakamına ulaşmalıyız."
TUSKON Başkanı
Rızanur Meral ise, programın dünyanın krizle boğuştuğu bir dönemde yeni bir soluk ve heyecan oluşturduğunu vurguladı. Konuk ülkelerin yöneticileri de konuşmalarında Türk işadamlarını ülkelerine yatırıma davet etti. Kürsüden
Türkçe seslenen
Makedonya Devlet Bakanı Hadi Naziri, ülkesinin
yabancılara sağladığı kolaylıklara dikkat çekerken,
Bosna-
Hersek Baş
bakan Yardımcısı Tarık Sadoviç, "İşbirliğini artırarak sosyal ve
ekonomik gelişmeyi birlikte gerçekleştirelim." çağrısında bulundu. Orta ve Doğu Avrupa Dış Ticaret Köprüsü ile 23 milyar dolar olan karşılıklı ticaret hacmine 1 milyar dolar eklenmesi hedefleniyor.
Devlet Bakanı Tüzmen, TUSKON'un
dış ticaret köprüsü programlarında, Türk okullarında yetişen öğrencilerin tercümanlık yaptığını dile getirerek, "Yeni bir nesil işi bilen, ayakları yere basan, lisan eğitimini almış, gittikleri coğrafyada ekonomilerine katkıda bulunan bir nesil geliyor.
Türkiye'nin büyükelçileri gittikçe artıyor. Kriz döneminde altyapı iyi hazırlanırsa kriz sonrası daha güçlü hale gelinebilir." ifadelerini kullandı. Tüzmen, konuşmasında, Orta Avrupa ve Balkanlar'ı kapsayan işbirliği modelinin bir hayal olmaktan çıkıp gerçekleşme yoluna girdiğini,
bölge ülkeleri arasında 32 tane serbest ticaret anlaşması imzalanmasının bu ortak geleceğin bir yansıması olduğunu kaydetti. Yüzmenin anlatarak değil suda öğrenileceği örneğini veren Bakan Tüzmen, "Yüzmenin sudaki kısmı öğleden sonra yapılan ikili iş görüşmeleri kısmında olacak. Karşılıklı mal alıp,
hizmet alıp satmak." dedi. Balkanlar'da hızlı değişimin başlatılmasının önemine işaret eden Tüzmen, "Bütün bu ilişkilerin çimentosunu oluşturacak ticaret ve yatırıma ağırlık verilecek. Batı Avrupa'nın gelir seviyesine ulaşmak birinci hedef. Dalgasız denizde herkes kaptanlık yapar, esas kaptanlık dalgalı denizde gösterilir." değerlendirmesini yaptı. Tüzmen, bölgede dış ticaretin artması için, mevzuat farklılığı, vize, gümrükler ve benzeri konularda engeller olduğuna işaret etti. Orta ve Doğru Avrupa ile yapılan ticaretin 24 milyar dolar olduğunu vurgulayan Bakan, "13 milyar dolar ihracat, 11 milyar dolar ithalat yapılıyor. Güzel bir rakam ama 350 milyar dolar içinde az bir rakam. Hedef, Balkan ülkeleri, Orta ve Doğu Avrupa ülkeleri ile gelecek 4 yıl içinde 100 milyar dolar rakamına ulaşmak." açıklamasını yaptı.
1 milyar dolarlık ticaret hacmi
TUSKON Başkanı
Rızanur Meral, Orta ve Doğu Avrupa Dış Ticaret Köprüsü Programı'nın dünyanın krizle boğuştuğu bir dönemde yeni bir soluk ve heyecan oluşturduğunu söyledi. Meral, bu organizasyonda 16 ülkeden 360 işadamının, 600 işadamı ile binlerce ikili görüşmeler yapacağını aktardı. Meral'in verdiği bilgilere göre konfederasyon, bu organizasyonda 1 milyar dolarlık ticaret hacmi oluşturmayı hedefliyor. Orta ve Doğu Avrupa bölgesi yaklaşık 1,3 milyon kilometrekarelik coğrafî alana ve 130 milyonluk nüfusa sahip. Türkiye'nin bölge ile ticareti 1990'dan bu yana 35 kat arttı.
Tarihî olarak da birçok kültürel noktalar var. Katılımcı ülkelerin yarısı AB üyesi, bir kısmı
adaylık sürecinde, bir kısmı potansiyel aday. Bu sebeple gelecek dönemde hepsi AB üyesi olarak önemli bir potansiyel oluşturacak.
Türkiye
İhracatçılar Meclisi (TİM) Başkanı Mehmet
Büyükekşi, dünya piyasalarının tek bir piyasaya dönüştüğü bir dönemde işbirliğinin en önemli kavram haline geldiğini ifade etti. Büyükekşi, "Yeni dünya düzeninde rakipler değil ortaklar geliyor. Ortaklık da en yakın coğrafyalarda başlıyor. İki bölge arasındaki ticarî ve ekonomik işbirliği olanakları çok fazla. Türkiye ile Orta ve Doğu Avrupa arasındaki işbirliği Avrasya açısından önemli bir merkez." dedi. Türkiye'nin bu bölgelerle ticaretinin hızla arttığını vurgulayan Büyükekşi, buna 2008'in ilk 9 aylık verilerine göre ihracatta, Romanya'nın 9'uncu, Yunanistan'ın 10'uncu sırada yer almasını örnek gösterdi.
İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı
Kadir Topbaş da açılıştaki konuşmasında, "Dünya ticaretinin büyük bir altüst oluştan geçtiği dönemdeyiz. Orta ve Doğu Avrupa ülkeleri ile yapılan toplantılar işbirliğinin artması için önemli bir zemin oluşturuyor." ifadelerini kullandı.
Toplantının öğleden sonraki bölümünde
fuar ve ikili iş görüşmelerinin açılışını Bakan Tüzmen, bazı konuk ülke bakanları ve TUSKON Başkanı Meral ile birlikte gerçekleştirdi. Açılışın ardından stantları ziyaret eden Tüzmen, daha sonra yabancı basın mensupları ile bir araya geldi. Toplantıya katılan işadamları da ikili görüşmelere başlatdı.
KİM NE DEDİ?
Gelişmeyi birlikte sağlayabiliriz
Bosna-Hersek Başbakan Yardımcısı Tarık Sadoviç: Beni onurlandıran bir şey var, ülkelerimiz arasında köprüler kuruluyor, ekonomik işbirlikleri güçlendiriliyor. Doğu ve Orta Avrupa ülkeleri coğrafî, ekonomik olarak birbiriyle bütünleşiyor. İşbirliğini artırarak sosyal ekonomik gelişmeyi birlikte gerçekleştirmeliyiz. İki ülke arasındaki ticaret 2007-2008'de geçen yıllara göre arttı.
İlaç, inşaat, ticaret, ikram, eğitim,
tasarım ve
gıda sektörlerinden 46 kişi ile burdayız.
Kitaplardan farklı bir Türkiye var
Avrupa Halklar Partisi Başkan Yardımcısı, eski
Slovenya Başbakanı Alojz Peterle: İşçilerin yaptığı çalışmanın sonucu sadece ticaretle anlaşılır, tek
ödül ticarettir. Burada yapılan şey ticaretin ötesinde. Türkiye'deki iş dünyasının bilgi gelişimini yeni üniversitelerle nasıl desteklediğine şahit oluyorum. Türkiye tarih kitaplarından tanıdığımız Türkiye değil, her geçen gün gelişiyor ve değişiyor. Burada kurulacak köprülerle kriz yara alınmadan atlatılacak.
Türkçeyi 700 yıl önce öğrendim
Makedonya Devlet Bakanı Hadi Naziri: Bu kürsüden Türkçe konuşmak istiyorum, 'Türkçeyi ne zaman öğrendiniz?' diye sordular, 700 yıl önce dedim. Dost ülke Makedonya'dan anavatan Türkiye'ye
selam getirdim. Türkiye'nin Makedonya'ya yatırım yapmasını istiyoruz. Türkiye'den en büyük yatırımı 230 milyon dolarla TAV yaptı. Makedonya'da gelir
vergisi ve
personel vergisi yüzde 10. Avrupa'nın en düşük vergi oranına sahip. Dünyanın en iyi dört reformcu ülkesinden biridir. 650 milyonluk Avrupa pazarına gümrüksüz mal satma imkanı olan ülke.
Vize engeli yok.
Zirve, büyük imkânlar sağlıyor
Moldova Ticaret Bakan Yardımcısı Lurie Muntean: Dış ticaret köprüsü programları çok büyük imkanlar tanıyor. Dünya piyasalarında çok büyük zorluklar yaşandığı dönemde önemli. Moldova'da,
kalkınma için KOBİ'lere ağırlık veren reformlar yapıyoruz.
Yatırımlarda kurumsal vergi sıfıra indirildi. Emek maliyetleri düşük, yatırımla ilgili avantajlar, tarım için uygun ortam var. Türkiye'nin dış ticaretteki payı yüzde 4. Türk yatırımcıların payı yüzde 2 oranında.
Ticarî bariyerleri aşacağız
Çek Cumhuriyeti Bakan Danışmanı Miroslav Korcak: Ticaret büyük bir etkinlik ve
refah oluşturuyor. Bu konferans yeni bir
açılım getirecek. Hiç tanışmayanlar bir araya gelip ticaret yapacak.
Konferans ticarî bariyerlerin aşılmasını sağlayacak. İki ülke arasındaki ticaret hacmi geçen yılın aynı dönemine göre yüzde 136 arttı. Yeni perspektifler enerji, ulaştırma ve otomotivin dışında çevre ile ilgili ürünler, telekomünikasyon, turizm ve kozmetikle de ilgili.
Sadece
sermaye yeterli olmuyor
Kosova Ekonomi Odası Başkanı Besim Beçaj: Kosova, 2008 yılının
Şubat ayından itibaren bağımsız bir ülke.
Mali krizin aşılması için bizim görevimiz işbirliği çerçevesinde bunun aşılmasına yardımcı olmak. Sadece sermaye enjekte etmek yeterli değil. İşbirliği yapmak gerekiyor.
ZAMAN