Babacan,
Hazine Müsteşarlığında düzenlediği basın toplantısında,
Mali Kural Kanun Taslağı hakkında bilgi verdi.
Dün yapılan
Ekonomi Koordinasyon Kurulu (EKK) toplantısında taslağa son şeklini verdiklerini belirten Babacan, taslağın
Başbakanlığa, oradan da TBMM'ye sevkedilmeye hazır durumda bulunduğunu söyledi.
Mali
kuralın özellikle maliye politikaları açısından
Türkiye için son derece önemli olduğunu dile getiren Babacan, ''Para politikaları tarafında
Merkez Bankası'nın bağımsızlığı nasıl temel bir konu ise mali politikalarda da, mali kuralla Türkiye'de yeni bir dönemin başlayacağını ifade edebilirim'' dedi..
-NEDEN MALİ KURAL?-
Başbakan Yardımcısı Babacan, daha sonra Türkiye'nin mali kurala neden ihtiyaç duyduğunu anlattı.
Burada en önemli amacın ''kamu mali politikalarına uzun vadeli öngörülebilirlik getirmek'' olduğunu kaydeden Babacan, şöyle konuştu:
''Şimdiye kadar bizim 3 yıllık program perspektifimiz vardı. Orta Vadeli
Program ve Orta Vadeli Mali
Plan hazırlıyorduk. Buna da bizim hükümetimiz döneminde
Kamu Mali Yönetim ve Kontrol Yasası ile gittik. Bu
yasa ile 3 yıllık orta vadeli perspektif getirmiştik. Ancak artık Türkiye'nin sadece orta vadeyle yetinmeyeceği, çok daha uzun vadeye bakmak gereksinimi çok açık şekilde ortada.
Türkiye'nin risk priminin düşmesi ve böylece kamu borçlanma maliyetlerinin azaltılması... İleriye doğru biz ne kadar somut plan ve programlar, hedefler ortaya koyarsak, bunları ne kadar uzun perspektifte ele alırsak, Türkiye'nin risk primini de o kadar düşürmenin yolunu açmış oluyoruz.
Türkiye'de bir başka sorun,
mevduat ve
kredi vadelerinin kısalığı. Burada biz, kamu tarafında perspektifimizin kısa oluşunun buna neden olduğunu görüyoruz. Devlet, kamu sektörü, ilk defa uzun vadeli perspektif ortaya koyarak, mevduat ve kredi faizlerinin de uzamasını sağlayabilecek. Bir bakıma kamunun uzun vadeli
finansman ihtiyacını, uzun vadede
bütçe açığı ve borç noktasında nereye gideceğini açık şekilde ortaya koyup, özel sektöre alan açmak. Özel sektörün daha uzun vadeli ve daha düşük maliyetli kaynaklara ulaşmasını sağlamak.
Bir diğer amaç, mali
disiplini kalıcı hale getirmek. Sadece dönemden döneme mali disiplin sağlayıp, bazı dönemlerde ipin ucunu bırakmak değil, mali disiplin anlayışını kalıcı hale getirmek.''
-TASLAK, ULUSLARARASI KURULUŞLARA DA GÖNDERİLDİ-
Babacan, yaklaşık 1 yıldır
taslak üzerinde çalışıldığını, Türkiye için en doğru mali kuralı ortaya çıkarmak için akademisyenler ve finans birimleriyle istişarelerde bulunduklarını da söyledi.
Söz konusu çalışmalar kapsamında hem akademisyenler, hem araştırma birimlerinin simülasyonlar yaptığını, uzun süreli yüksek
büyüme senaryoları, dünya genelinde sıkıntılı tablolar ve iniş çıkışlı büyüme senaryolarında mali kuralın nasıl işleyeceğini ele aldıklarını belirten Babacan, şöyle devam etti:
''Önümüzdeki dönemde her türlü konjonktüre, her türlü global koşula uygun bir mali kuralı sağlamış olmak bizim için büyük önem taşıyordu.
Yapılan bu çalışmalar sonucunda da nihai kararımızı verdik, parametrelerimizi oluşturduk. İş dünyası ile istişareler yaptık. Türkiye
Odalar ve
Borsalar Birliği ve
İhracatçılar Meclisi ile
TÜSİAD,
TUSKON,
MÜSİAD, YASED ve TİSK'le istişareler yaptık. Gördük ki Türk
iş dünyasından da mali kural noktasında önemli bir
destek var.
Taslağımızı uluslararası kuruluşlarla da istişare ettik. Taslağımızı OECD'ye gönderdik.
Avrupa Birliği Komisyonuna, IMF'ye ve Dünya Bankası'na gönderdik. Onların da görüşlerini aldık. Uluslararası kuruluşlar, diğer ülkelerdeki mali kuralla, bizim mali kuralımızı mukayese ettiler, kendi
teknik birimlerinde değerlendirdiler.
Yaklaşık 3-4 hafta bütün bu görüşleri aldık ve mali kuralla ilgili çalışmalarımızı tamamladık. Araya
Anayasa görüşmeleri girdi. Bu görüşmelerinin tamamlanmasını bekledik ve dün de son rötuşları yaptık.''
AA