Türkiye'nin ikinci bir uluslararası kredi derecelendirme kuruluşu tarafından yatırım yapılabilir notuyla değerlendirmesi beklentisine bir destek de Ekonomik Kalkınma ve İşbirliği Örgütü'nden (OECD)'den geldi.
Soruları cevaplayan Blommestein, Türkiye'nin ekonomik istikrarını sağladığını belirterek, Türkiye'nin notunun yatırım yapılabilir seviyeye çıkarılmasında çok geç kalındığını, bu adımın çok daha önceleri atılmış olması gerektiğini vurguladı.
Blommestein, şunları kaydetti:
"Önümüzdeki not artırımları için şu anda hiçbir engel görmüyorum. Politika duruşu, ekonominin istikrarı açısından bakıldığında Türkiye'nin notu neden daha fazla artırılmasın? Bazen kredi derecelendirme kuruluşlarının mantığını anlamakta zorlanıyorum. Neden Türkiye gibi bir ülkenin notunu daha fazla artırmak (ikinci bir yatırım yapılabilir notuna yükseltmek) için bekliyorlar? Ben Türkiye'nin kredi notunun artırılması konusunda son derece destekleyiciyim."
-Not artışı fiyatlandı-
Olası bir not artışının zaten hali hazırda piyasalar tarafından fiyatlandığını belirten Blommestein, Türkiye'ye yatırım yapmak için ikinci bir uluslararası kredi derecelendirme kuruluşunun yatırım yapılabilir notu vermesini bekleyenlerin "gerçekliğin" çok gerisinde kaldığı uyarısını da yaptı.
Blommestein, şöyle devam etti:
"Bu koşullar, benim bakış açımla geçmişteki durumların bugüne olan bir yansıması... Eskiden özellikle gelişmekte olan ekonomilerde enflasyon ve politika kırılganlığı gibi konular vardı. Fakat şu anda yeni yatırım ortamında, yatırımcıların bugünün koşullarını daha iyi değerlendirerek, Türkiye gibi ülkelere yatırım yapmalarını kolaylaştıracak bir takım adımlar atması gerekiyor."
Yabancı yatırımcıların Türk tahvillerine olan ilgisinin de giderek arttığını vurgulayan Hans Blommestein, yabancıların Türk tahvillerindeki payının 2006'dan bu yana neredeyse iki kat artış gösterdiğini dile getirdi.
Türkiye'nin yatırımcıya, birçok gelişmekte olan piyasadan daha çekici bir getiri sunduğunu belirten Blommestein, özellikle ABD, Almanya ve Fransa gibi düşük getirinin olduğu ülkelere yatırım yapanların, daha fazla getiri sunmakta olan Türkiye piyasasıyla çok daha yakından ilgilenmeye başladıklarına dikkati çekti.
Son olarak şirket tahvilleri piyasasının dünyanın pek çok ülkesinde olduğu gibi Türkiye'de de istenilen seviyede olmadığını ifade eden Blommestein, "Şirket tahvilleri halen devlet tahvillerine oranla oldukça küçük. Daha fazla şirket tahvillinin sunulması için altyapısal bazı iyileştirmelerin yapılması gerekiyor" dedi.