Otomotiv sektörünün bugünkü teknoloji düzeyine ulaşmasında havacılığın büyük katkısı var. Çünkü, kuruluşları Birinci Dünya
Savaşı öncesine uzanan birçok otomotiv
firması, otomobilden önce
uçak üretiyorlardı. Uçak üretiminde elde edilen bilgi ve tecrübe, bu firmaların otomotivde de başarılı olmasında önemli rol oynadı. Gökyüzünden karaya geçenler arasında akla ilk gelen isimler BMW ve Saab.
Otomobille yola çıkıp daha sonra savaş yıllarında geçici olarak uçak üreten
Mitsubishi ve
Bugatti gibi firmalar da var. Ürettiği lüks otomobiller dışında havacılıkta da bilinen bir başka ünlü
marka ise
Rolls-Royce. Firmanın ürettiği uçak
motorları birçok yolcu uçağında kullanılıyor.
GÖKLERE ÇIKIYOR
Yıllar sonra ise bir otomotiv üreticisi bunun tam tersini yapıp, otomobilde elde ettiği bilgiyi kullanıp, uçak üretimine başladı.
Honda,
deniz ve karada elde ettiği deneyimini göklere taşıyor. Uzun süredir uçak geliştirme çalışmaları yapan Honda, önümüzdeki sonbahar aylarından itibaren hafif jetleri için
sipariş toplamaya başlayacağını açıkladı. Honda, dünya uçak endüstrisinin en hareketli ve en hızlı büyüyen segmenti olan
küçük jet pazarına HondaJet ile giriş yapacak. 2003 yılından bu yana 240 saat
test edilen prototip jet ile 43 bin feet yüksekliğe kadar çıkıldı ve 412 knot hıza (778 km/s) ulaşıldı. 20 yıllık yoğun bir araştırma geliştirme çalışmasının sonucu olan HondaJet, kanat üzerine yerleştirilmiş motor gibi bir dizi yenilik barındırıyor.
BMW: 1913 yılında Karl Friedrich Rapp tarafından Almanya'nın
Münih kentinde kuruldu. İlk zamanlarda uçak motoru üretimi yapan firmanın bugünkü
logosu dönen bir uçak pervanesini temsil ediyor. Parçalı amblemin
mavi kısmı gökyüzünü beyaz kısmı da uçak pervanesini simgeliyor. 1928 yılında satın alınan Fahrzeugtechnik Eisenach A.G. otomobil şirketinden sonra otomobil üretimine geçen BMW'nin ilk
seri otomobil üretimi 1929'da 3/15 PS ismindeki
model ile başladı.
SAAB: 1937 yılında kurulan Svenska Aeroplan Aktiebolaget (
İsveç Uçak
Anonim Şirketi) kuruluşunun ilk yıllarında
askeri uçak üretiyordu.
İkinci Dünya Savaşı'nın ardından şirket yönetimi otomobil üretmeye karar verdi. Logo olarak da şirketin adının ilk harflerini seçti. İkinci Dünya Savaşı'ndan sonra 15 uçak mühendisinin
tasarımı olan 92001'le otomobil dünyasına girişyaptı. Sıradışı bir tasarıma sahip olan 92001, uçak mühendislerinin alışık olduğu tasarım anlayışının bir ürünü olarak otomobil dünyasına farklılık getirdi. Aerodinamik yapıyı olumlu yönde etkileyen kanat profili şeklindeki gövde yapısı, aracın tasarımındaki en büyük farklılık oldu.
OTOMOBİLE GEÇİŞ
BUGATTI: Dünyanın seri üretimi yapılan en hızlı ve en pahalı otomobili olan Veyron'u üreten Bugatti'de, uçak üretimi yapan bir başka firma... 1881 tarihinde Milano'da doğan Ettore Bugatti, ilk otomobilini 1901 yılında dizayn etti. 1910 yılına kadar otomobil üreticileri için tasarımlar yapan Bugatti, zengin bir girişimcinin yardımı ile
fabrika kurarak, Tip 13 adı verilen modeli üretti. Ettore,
Birinci Dünya Savaşı yıllarında uçak motoru üreterek ayakta kalmayı başardı. Bu yıllarda kazandığı parayı, savaştan sonra teknolojisini yenilemeye harcayan Ettore,
yarış otomobilleri konusunda uzmanlaşmıştı.
MITSUBISHI: 1917 yılında otomobil üretimine başladı. Henry Ford'un T modeline benzer özelliklere sahip Mitsubishi Model A, Japonların otomobille tanışmasını sağladı. Firma, İkinci Dünya Savaşı yıllarında ise uçak üretti. Zero olarak adlandırılan uçak, özellikle
Pasifik Savaşı'nda kullanıldı.
Sabah