Sempozyuma katılmak için Kayseri'ye gelen Bakan
Mehmet Şimşek,
Vali Mevlüt Bilici'yi ziyaret etti. Burada şehir hakkında bilgiler alan Şimşek, gazetecilerin sorularını cevapladı.
12 Haziran öncesinde iktidarın ne tür uygulamalara başvuracağının sorulması üzerine
Maliye Bakanı Şimşek,
seçim ekonomisi kesinlikle uygulamayacaklarını belirtti.
AK Parti iktidarlarında seçim ekonomisi uygulanmadığını aktaran Mehmet Şimşek, şunları kaydetti:
"Bırakın seçim ekonomisi uygulamasını, ilk defa seçimlere giderken
bütçe açıklarının patlamasını,
ocak ayında bütçede genel dengede fazla vermiş
ülkeyiz.
Şubat ayındaki açıkta geçen yıla göre daha az olacaktır. Neden? Çünkü biz ülkenin uzun vadede geleceğini düşünüyoruz.
Türkiye'nin geleceği bütün menfaatlerin üzerindedir. Bizim kanaatimiz budur. Vazifemiz vatandaşa hizmettir. Ne kandıran ne de kandırılan oluruz. Onun için ekonominin temelleri sağlam. Bazı sıkıntılar var. Onlar dış dünyadan kaynaklanıyor. Bunu da aşacak güçteyiz. Doğrudur petrol fiyatları bugün 110-120 dolar seviyelerine kadar çıkmıştır. Bunun tabi ki Türkiye ye etkisi olacak. Cari açıkları artıracak. Büyümeyi aşağı çekiyor.
Enflasyonu yukarı itecektir. Bunlar geçicidir. Ortadoğu'da ki ülkelerde yaşanan gelişmeler bizim müteahhit firmaları olumsuz yönde etkiliyor. Bizim girişimcilerin daha az etkilenmesi adına gereken adımı atıyoruz. Attığımız ve atacağımız adımları kamuoyuyla paylaşıyoruz. Burada önemli olan Türkiye'nin temelleri sağlam. Bizim seçim ekonomisine zaten ihtiyacımız yok. Hiçbir zamanda Ak Parti iktidarı seçim ekonomisi uygulamadı. Baş
bakanımızda söylediği gibi, biz ne bu krizin tuzağına düşmeyeceğiz, ne kandırılan nede kandıran olacağız. Her şey ne ise onu vatandaşımızı anlatacağız."
EKONOMİNİN SEÇİME ETKİSİ OLACAK
Seçim öncesinde ve sonrasındaki ülke ekonomisi ile ilgili değerlendirmelerini sürdüren Bakan Şimşem, "Seçimlerin ekonomiye bir etkisi olmayacak. Ama ekonominin seçime muhtemelen etkisi olacak. Özellikle seçim sonuçlarına" dedi. Ekonomik anlamda performansın çok güçlü olduğuna vurgu yapan Şimşek, şöyle devam etti: "
Küresel krizden Türkiye bir nebze etkilendi ama kalıcı tahribat yaşanmadı. Önemli olan budur. Ak Parti döneminde Türkiye'nin temelleri o kadar sağlamlaştırıldığı son 60 yılın en büyük
ekonomik krizinde çok dayanıklılık gösterdi. Krizin ertesi yılında büyümede
Avrupa rekorunu kırdık. Avrupa'nın muhtemelen 4 katı hızı ile büyüdük. Bu yılda öyle olacak. Batı Avrupa ile aradaki hızı kapatıyoruz. Enflasyon 1968 yılından bu yana yüzde 4 rakamlarını gördü. 4.2 oldu. Bu dünyada
gıda fiyatlarında artış var, petrol fiyatlarında hızlı artış var ve bunlar bu aydan sonra enflasyona yansır. Ama çözülemez gibi görünen enflasyon rakamlarını tek haneye düşürdü. Biz düşük, tek haneli rakamlarda
geri çekme adına daha da çaba içerisindeyiz.
Petrol ve gıda fiyatlarında şok yaşanmasaydı daha da başarılı olurduk. Sonuçta bunlar geçicidir. Biz bunu da atlatacağız."
"AVRUPA ÜLKELERİ KAMUDAN PERSONEL ÇIKARIRKEN BİZ PERSONEL ALDIK"
Maliye Bakanı Mehmet Şimşek, yaşanan küresel ekonomik krizde Avrupa ülkelerinin kamudan
personel çıkarttığını, maaşları dondurduğunu ve
vergileri artırdığını dile getirirken, Türkiye'nin bu dönemde
personel alımı yaptığını, vergi oranlarıyla oynamadığını dile getirdi.
İstihdam da 1 milyon 300 bin kişiye
iş imkanı sunduklarını anlatan Şimşek, sözlerine şöyle devam etti:
"Bunu yaparken, biz bazılarının oturtmaya yada vatandaşı kandırmaya çalıştığı modelle yapmadık. Biz istikrar sağladık. Faizler tek hane. Bütün illerimize
teşvik verdik. Vatandaşımız ve müteşebbis ülkeye güveniyor ve o nedenle yatırım patlaması oldu. Özel
sektör, esnafımız artık yıllık yüzde 5 faizle borçlanıyor. Eskiden aylık yüzde 5 idi. Şimdi hayvancılıkta
Ziraat Bankası, 7 yıl sıfır faizli
kredi veriyor. Rahat kredi bulunuyor.
Dolar cinsinde yüzde 3 oranlarındayız. Biz doğru adımlarla vergileri artırmadan bunu yaptık. Geçen yol Avrupa ülkelerinde KDV oranlarını yüzde 25'lere kadar çıktı. Gelir vergisi yüzde 50 oldu. Birçok ülkede vergi yükseldi. Türkiye'de hiçbir vergide artırım ve yeni vergi gelmedi. Türkiye gerçekten kamu yatırımlarını en yüksek seviyeye çıkardı. Eğitim, sağlıkta, ulaştırmada yaptı. Avrupa yatırımları ötelerken, kamudan
eleman çıkartırken, maaşları dondururken, azaltırken Türkiye bu dönemde ihtiyacı olan 40 bin öğretmen aldı. 23 bin hemşire ve doktor aldı. 20 bin polis aldı. Yargıya personel alındı. Güçlü konumdayız. Burada 2002 yılında partimizin yaptığı
politika ve reformlarla oldu. Popülist bir söylemlerin içine girmedik."
CİHAN