New York'taki Harvard Club'da, Uluslararası
Ekonomik İttifak (IEA) adlı düşünce kuruluşu tarafından düzenlenen ''
Küresel Yatırım'' konulu bir sempozyuma katılan
Mehmet Şimşek,
Türkiye'nin
ekonomik görünümü, yapılan reformlar ve yatırım olanaklarına ilişkin bir sunum yaptı.
Şimşek,
yabancı yatırımların Türkiye için önemini vurguladığı konuşmasında, yabancı yatırımların daha fazla istihdam yarattığını,
rekabeti güçlendirdiğini ve böylece üretimin de arttığını anlattı.
Türkiye'nin 70 milyon nüfusunun yüzde 34'ünün
genç nüfus olduğuna işaret eden Şimşek, insan kalitesini artırmak için eğitime ağırlık verildiğini kaydetti. Türkiye'nin enerji ihtiyacına da değinen Şimşek,
alternatif enerji kaynakları yaratmanın önemine işaret etti. Şimşek, ''Güçlü bir hükümetimiz var ve hükümetimiz, reformlarda kararlı. Türkiye bir değişim sürecinden geçiyor. Biz, iyi bir gelecek vaadedebiliriz. Türkiye'nin önerecek çok şeyi var'' dedi.
Konuşmasının ardından Şimşek, bir grup gazeteciye, temaslarına ilişkin bilgi verdi. Dünyadaki ekonomik krizin Türkiye'ye etkisi konusundaki sorulara karşılık Şimşek, ''Kabul edin dünya hakikaten zor bir dönemden geçiyor. Biz de dünyanın bir parçasıyız. Türkiye, şu ana kadar büyük bir dayanıklılık ve esneklik gösterdi. Bundan sonra da devam eder diye
ümit ediyorum. Hükümetimiz reformlarda kararlı. Güçlü bir hükümetimiz var.
Reformlar konusunda eksikliklerimiz var, daha yapılması gereken çok şey var. Ancak onları da yapacağız. Biz her zaman dengeli bir perspektif çizmeyi
tercih ederiz'' diye konuştu.
Yabancı yatırım beklentisine ilişkin tahmini sorulan Şimşek, ''Geçen sene Türkiye,
rekor düzeyde, 22 milyar dolar civarında yabancı yatırım çekti. Eski döneme bakarsanız, 22 yıllık doğrudan yatırım girişine bedeldir. Bu sene, 15 milyar dolar civarında bir rakam gerçekleşecek. Dünyadaki olumsuz katkıların bunda etkisi önemli. Buna ek olarak, bundan birkaç ay önce Türkiye önemli bir şeyden geçti. Olumsuz katkısı oldu'' dedi.
Şimşek, sözlerini şöyle sürdürdü:
''2009 için de görünüm, dünyanın mevcut şartlarını dikkate alırsak çok da pozitif değil. Biz yine mevcut seviyeleri korumaya çalışacağız. Dünyada ekonomi yavaşlıyor,
finans sektörü muazzam bir krizde. Onların etkileri, yansımaları olacak. Biz, günübirlik çözümler peşinde değiliz. 1-2 yıllık rakamlar önemli ama kritik değil. Bizim için önemli olan, temelleri sağlamlaştırıp ondan sonraki çıkışın altyapısını hazırlamak. Onu da yapıyoruz.''
TÜRKİYE GERÇEKTEN BÜYÜK BİR DAYANIKLILIK GÖSTERİYOR
Sosyal güvenlik
reformu, istihdam ve enerji piyasası reformu, ar-ge reformu, yap-işlet-devretin Türkiye lehine genişletilmesi çalışmalarına işaret eden Şimşek, ''Bunlar
hazırlık dönemi. Tamam dünya zor bir dönemden geçiyor, Türkiye'de de yansımları var, olacak. Türkiye gerçekten büyük bir dayanıklılık gösteriyor. Bu şartlarda dayanıklılık göstermesi, bizim yaptıklarımıza, yapacaklarımıza olan büyük güveni yansıtıyor.
Türkiye doğru yolda, büyük bir potansiyeli var. Muazzam bir
ülke kendi bölgesinde ve dünyada. Uzun dönemli, stratejik düşünen yatırımcılar, geçici iniş çıkışlara bakmazlar, yatırıma devam ederler. Benim beklentim olumlu ama bu mevcut şartlarda tahmin yapmak hakikaten zor'' diye konuştu.
Türkiye'de yatırım ortamını anlatmaya yönelik ziyaretine Fransa'dan başladığını hatırlatan Şimşek, burada da kendisine yatırımcılardan, krizin Türkiye'ye olası etkileri üzerine sorular geldiğini söyledi. Şimşek, ''Biz kendilerine, orta ve uzun vadeli bir perspektif çiziyoruz.
Avrupa Birliği bizim için çok kritik. AB reformlarını hızlandırmamız lazım. Hızlandıracağız. İnşallah bunun emarelerini önümüzdeki aylarda göreceksiniz'' dedi.
Son dönemde yapılan reformların kritik olduğunu belirten Şimşek, bu reformların, Türkiye'nin orta ve uzun vadeli görünümünü etkileyeceğine dikkati çekti.
IMF
Uluslararası Para Fonu IMF ile ilgili son durumun sorulması üzerine Şimşek,
teknik düzeyde görüşmelerin sürdüğünü belirterek, şöyle konuştu:
''Tabii geldiğimiz noktada, kamu sektörü olarak söylüyorum, bizim IMF kaynaklarına ihtiyacımız yok. O nedenle rahatız. Ama ya program sonrası
izleme ya da ihtiyati bir
stand-by konusu hala gündemde. Teknik görüşmeler bir noktaya gelip bitince, biz de ona göre karar vereceğiz. Bu süreç de sonuçlanmış olacak. Bizim için önemli olan, mali disiplini koruyoruz. Yılın ilk 8 ayında
bütçe performansı, ekonomideki yavaşlamaya rağmen son derece iyi. Bütçede bir fazla var. Yılın son döneminde belki ödemeler bir miktar artar ama sonuçta biz IMF programının öngördüğü hedeflerin çok ötesinde, daha güçlü bir şekilde yolumuza devam ediyoruz.''
Şimşek, enflasyon konusunda ''dünyanın ve Türkiye'nin büyük bir şokla karşı karşıya'' olduğunu söyledi. Şimşek, buna karşın
Merkez Bankası'nın ihtiyatlı bir para politikasını sürdürdüğünü ifade ederek, ''Dolayısıyla IMF programı olsaydı, çok farklı bir konumda olur muyduk ondan da emin değilim. İlke olarak, doğruları yapmaya devam ediyoruz. Reformları yapmaya devam ettik, mali disiplini koruyoruz, ihtiyatlı para politikalarını uyguluyoruz. IMF ile teknik düzeyde çalışmalar var. O çalışmalar olumlu sonuçlanırsa ihtiyati Stand-by olur, ya da otomatik olarak program sonrasi izlemeye geçmiş olacağız'' diye konuştu.
PARİS'TEKİ TEMASLAR
Şimşek, Paris'te
Fransız muhatabı ve yatırımcılarla çok verimli görüşmelerde bulunduğunu vurguladı ve, ''Fransa'nın ilk en büyük 100 şirketinin en az 40-50 tanesiyle görüşme imkanı bulduk. Türkiye'ye muazzam bir ilgi var, çünkü Türkiye'ye yaklaşım hala stratejik'' dedi ve yatırımcıların, Türkiye'deki gelişme ve büyümeden nasıl pay alabileceklerine baktıklarını kaydetti.
Şimşek, Harvard Club'da da, uzun vadeli, doğrudan yatırımı düşünen sektör temsilcilerine hitap ettiğini hatırlatarak, ''Amaç, dünyanın içinden geçtiği bu zor şartlarda bile Türkiye'nin uzun dönem görünümü, orta dönem potansiyeli ve beklentilerini detaylı bir şekilde sunmak ve Türkiye'ye olan yatırımcı ilgisini canlı tutmak. Çünkü biz giderek dünyayla daha hızlı entegre olan bir ülkeyiz. Dünyada yatırımlar için, teknoloji için,
sermaye için büyük rekabet var. Bizim de bu rekabette başarılı olmamız için çalışmamız lazım. Gezimizin amacı da bu'' diye konuştu.
Başbakanlığa bağlı Türkiye Yatırım Destek ve Tanıtım Ajansı'nın bu çalışmalardaki katkılarının son derece büyük olduğunu vurgulayan Şimşek, Türkiye'de son dönemde güzel şeyler olduğunu, birçok reformlar gerçekleştirildiğini, ancak reform yapmanın yetmediğini, bunların anlatılmasının da önemli olduğunu kaydetti.
Şimşek'in konuşmasından önce, Türkiye'nin ekonomik dinamizmini sergileyen bir video gösterisi de yapıldı. Ayrıca, Türkiye'ye ilişkin ekonomik veriler de Türkiye Yatırım Destek ve Tanıtım Ajansı Başkanı Alpaslan Korkmaz tarafından katılımcılara sunuldu.