Ana
yasa Mahkemesi'nin 5510 sayılı Sosyal Sigortalar ve Genel
Sağlık Sigortası Kanunu'nun bazı maddeleri hakkında verdiği
iptal kararı, açığı kapatılmaya çalışılan Sosyal
Güvenlik Kurumu'nda, Bağ-Kur'lular yönünden yeni bir karadelik yarattı.
Anayasa Mahkemesi'nin
emekli aylığı alırken çalışmaya başlayan esnaftan yani Bağ-Kur'lulardan yüzde 33.5 sosyal güvenlik
destek primi kesilmesine ilişkin hükmü iptal etmesiyle yasal boşluk doğdu. Çünkü, Yüksek Mahkeme'nin iptal kararı, bu kesimden halen yüzde 10 oranında
destek primi kesilmesine olanak sağlayan mevcut yasayı da yürürlükten kaldırdı. Bu durumda 2007'ye kadar yeni bir yasal
düzenleme yapılmazsa Bağ-Kur'lulardan hiç
kesinti yapılamayacak. Bu da yıllık 500 milyon YTL gelir kaybı yaratacak.
5510 sayılı
kanun uyarınca, 1 Ocak 2007 tarihinden itibaren, emekli aylığı almaktayken yeni bir işte çalışmaya başlayanlardan, yeni işte elde ettikleri kazançlarının yüzde 33.5'i oranında sosyal güvenlik destek primi kesilecek. Kesinti, brüt asgari
ücret ile bunun 6.5 katı arasındaki matrah üzerinden yapılacak. Bu da aylık 178 YTL ile 1156 YTL arasında kesinti yapılması anlamına geliyor.
Ancak,
Anayasa Mahkemesi, 5510 sayılı kanunun bu hükmünü, esnaflar lehine iptal etti. Mevcut Bağ-Kur Kanunu hükümleri de yeni kanun nedeniyle yürürlükten kaldırılmış olduğu için,
Emekli Sandığı, Bağ-Kur ve SSK'nın yerine kurulan
Sosyal Güvenlik Kurumu (SGK) emekli esnaftan halen emekli aylıklarının yüzde 10'u tutarındaki sosyal güvenlik destek primi kesintisini de yapamaz hale gelecek.
Memurlarda önlem alındı
Yüksek Mahkeme, 5510 sayılı kanunun bazı maddelerini memur yönünden iptal ederken yasal boşluk doğmaması için mevcut Emekli Sandığı Kanunu hükümlerinin gelecek yıl uygulanabilmesinin yolunu açtığı için memurlar açısından bir mevzuat sorunu yaşanmayacak. Ancak, Anayasa Mahkemesi emekli esnafın sosyal güvenlik destek primiyle ilgili iptal kararını verirken, mevcut uygulamanın devamı yönünde bir karar almadığı için bu konuda bir yasal boşluk ortaya çıktı.
SGK yetkilileri, halen Bağ-Kur'dan 1 milyon dolayında kişinin yaşlılık aylığı aldığını, bunun 680 bininin emekli olduğu halde çalıştığını ve bunlardan aylık 55 YTL'den başlayan destek primi kesintisi yapıldığını belirttiler. Anayasa Mahkemesi kararı nedeniyle SGK'nın mahrum olacağı yıllık gelir kaybının en az 500 milyon YTL olacağı belirtildi.
Ancak, Anayasa Mahkemesi destek primine ilişkin hükmü
işçiler ve memurlar açısından iptal etmediği için, emekli işçi ve memur herhangi bir işte çalışmaya başlarsa, gelecek yıl yeni işten elde edecekleri aylık kazançlarının yüzde 33.5'ini destek primi olarak SGK'ya ödemek zorunda olacak.
Sağlık Bakanı Recep
Akdağ konuyla ilgili soruyu yanıtlarken, Anayasa Mahkemesi'nin 5510 sayılı kanunun
Genel Sağlık Sigortası (GSS) ile ilgili bölümünde sadece bir iptal kararı verdiğini hatırlattı. Bakan Akdağ, dolayısıyla GSS'nin uygulanmasında bir engel bulunmadığını söyledi.
Zachau ve Bredenkamp'dan ani ziyaret
Anayasa Mahkemesi'nin iptal kararı,
Uluslararası Para Fonu (IMF) ve
Dünya Bankası'nda da kaygı yarattı. IMF
Türkiye Temsilcisi Hugh Bredenkamp ile iki hafta önce göreve başlayan Dünya Bankası Türkiye Temsilcisi Ulrich Zachau dün sabah saatlerinde
Sosyal Güvenlik Kurumu Başkanı Birol Aydemir'i ziyaret ederek, Anayasa Mahkemesi'nin aldığı iptal kararının
sosyal güvenlik reformuna nasıl bir etkisi olacağını öğrenmeye çalıştı. Her iki temsilcinin de Türkiye'nin sosyal güvenlik reformundan taviz vermemesi gerektiğini vurguladıkları öğrenildi.
Taraflar toplanacak
Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Murat Başesgioğlu da Anayasa Mahkemesi'nin iptal kararını değerlendirmek üzere, işçi, memur, esnaf
ve emeklilerin temsilcileriyle kamu görevlilerinden oluşan Sosyal Güvenlik Yüksek Danışma Kurulu'nu bugün saat 16.00'da olağanüstü toplantıya çağırdı.
5510 sayılı Kanunun iptal edilmeyen maddelerinin 1 Ocak 2007 olan yürürlük tarihinin ertelenip ertelenmemesi, yahut da kısmen ertelenmesi konusunda hükümete
öneri götürecek olan Başesgioğlu, Yüksek Danışma Kurulu'nun görüşünü alacak.
'Yeni yasa bir yıl ertelensin'
CHP Genel Başkanı Deniz
Baykal, eski kanunun yürürlüğünün sürdürülmesini ve yeni kanunun seçimden sonra gelen parlamentonun düzenlemesine fırsat verilmesini istedi. Baykal şunları söyledi: "AKP 'Buna IMF izin vermez, çıkarmak zorundayız' diyorsa o zaman kanunun yürürlüğe girmesini üç-dört ay erteleyip yeni düzenlemede de CHP'nin sözlerine
kulak versinler. Dayatmayla bu iş olmaz."