TÜSİAD'ı üyelerine sahip çıkmamak ve vefasızlıkla suçlayan
işadamı,
TUSKON ve MÜSİAD'ın zora düşen üyelerini iş hayatına geri döndürmek için yardımcı olduğunu belirterek, "TÜSİAD ise zora düşen üyesini
ihraç ediyor. TÜSİAD'da 3-4 ailenin veya grubun çok ağırlığı var, onların dediği oluyor, diğerleri piyon. Ben piyon olmayı hiçbir zaman kabul etmedim." dedi.
Süzer Grup
Onursal Başkanı
Mustafa Süzer, Türk Sanayicileri ve İşadamları Derneği (TÜSİAD) üyelerinin yüzde 70-80'inin Boğaz ile
Taksim arası dışındaki
Türkiye'yi çok iyi bildiğini sanmadığını belirtti. Süzer, TÜSİAD üyelerinin birçoğunun Türkiye'yi iyi tanımadığını vurgulayarak, "TÜSİAD'ın benim gözümde birkaç tane eksisi var, Türkiye gerçeklerinden uzaktalar, halkımızı tanımıyorlar, vefalı değiller." dedi.
Süzer, TRT Haber'de yayınlanan '
Ekonomi Kulübü' programına katıldı. Programda soruları cevaplayan Süzer, TUSKON ile birlikte
Tanzanya ve Kenya'ya gittiğini, TUSKON'un her üyesi ile tek tek ilgilendiğini, insanları bir araya getirdiğini anlattı. Süzer, "Alıcılar, satıcılar, yatırımcılar, öyle bir güzel organizasyon ki inanamazsınız, muazzam bir heyecan var. Ama TÜSİAD'da insanları kalkındırmak için daha böyle bir şey yok, halka açılan, daha fazla
Anadolu sermayesine yönelik bir hareket de görülmüyor." dedi. TÜSİAD üyelerinin hepsine karşı saygısı olduğunu ifade eden Süzer, TÜSİAD üyelerinin Türkiye'ye faydalı olan, istihdam sağlayan büyük kuruluşlar olduğunu, yurtdışındaki büyük şirketlerle de Türkiye'nin yüzünü ağartacak şekilde mücadele ettiklerini anlatarak, "Ama içerideki tutumlarını çok beğenmiyorum." ifadesini kullandı. TÜSİAD üyelerinin birçoğunun Türkiye'yi iyi tanımadığını öne süren Süzer, "TÜSİAD'ın benim gözümde birkaç tane eksisi var, Türkiye gerçeklerinden uzaktalar, ben TÜSİAD üyelerinin yüzde 70-80'inin Boğaz ile Taksim arası dışındaki Türkiye'yi çok iyi bildiğini sanmıyorum. Halkımızı tanımıyorlar, vefalı değiller." diye konuştu. TUSKON ve MÜSİAD'ın zora düşen üyelerini iş hayatına geri döndürmek için yardımcı olduğunu belirten Süzer, "TÜSİAD zora düşen üyesini ihraç ediyor. Vefasız hiçbir kurum, hiçbir parti başarılı olamaz. TÜSİAD'da 3-4 tane ailenin veya grubun çok ağırlığı var, onların hepsinin dediği oluyor, diğerleri biraz piyon oluyor. Ben piyon olmayı hiçbir zaman kabul etmedim, etmem de..." şeklinde konuştu.
Türk okullarının TUSKON'un başarısında çok büyük rolü olduğuna dikkat çeken işadamı, "TUSKON her zaman gidip her yerde
heyet kurmuyor, onlar orada Türkiye'nin ticaret müşavirliği gibi. O okulların Türkiye'ye çok büyük faydası olduğunu düşünüyoruz." diye konuştu. Avrupa'nın içinde bulunduğu
kriz ve onun Türkiye'ye etkisine ilişkin olarak ise Süzer, şunları söyledi:
"Bir kriz var ama abartıldığı kadar değil. Ben onu, hükümetin biraz haklı olarak kişileri tasarrufa yönlendirmek için yaptığı hafif korkutma hareketi olarak düşünüyorum. Türkiye'de tasarruf oranı yüzde 17'lere kadar düştü, şu ara bunun yüzde 25'in
altında olmaması lazım. Amerika'nın veya Avrupa'nın desteklediği, buradan bize yönelecek krizin çok büyük kötü sonuçlar vereceğini düşünmüyorum." Mustafa Süzer, kurdaki artış ve ihracatçılara ilişkin olarak ise ihracatçının kur artışına doymayacağını dile getirerek, ''Bana göre de yeterli değil, devalüasyon etkisi vermeden yavaş yavaş artması lazım.'' değerlendirmesinde bulundu.
Kentbank için kimseye kırgın değilim
Tasfiye edilen Kentbank için kimseye kırgın olmadığını söyleyen işadamı Mustafa Süzer, "
BDDK yönetimine çok kırıldım ama sonra onların bizim
bankayı vermemek için ne kadar direndiğini gördüğüm zaman bir şey diyemedim." şeklinde konuştu. "Bundan sonrası için bankacılıkta ne olabilir?" sorusuna Süzer Holding Onursal Başkanı, şu karşılığı verdi: "Biz Türkiye'de düşmeye kalkmaya alıştık, şu anda banka konusunda BDDK yetkilileri ile görüşme halindeyiz. Türkiye'de yeni bir banka için 2000 ile 2010 arasındaki o altın çağı kapattık, bundan sonrası için yeni kuracağımız bankanın 6-7 sene içerisinde gelir elde edememesi, zarar etmesi mukadder. Onu alacaksınız, tekrar büyüteceksiniz, biz bunu daha uygun bir ortamda yapacağız." Mustafa Süzer, bankacılığa dönmenin kendileri için birinci sırada olmadığını da bildirdi.