Bankanın aylık raporları içinde açıklanan bu satın alım, gelişmekte olan ülkelerin son yıllarda portföylerini çeşitlendirme ve dolar hâkimiyetinden
kurtarma çalışmalarının sonuncusu olarak gösterildi.
Çin,
Rusya,
Hindistan son yıllarda büyük miktarlarda
altın satın alırken,
Tayland,
Sri Lanka ve Bolivya'nın daha
küçük miktarlarda satın aldığı görüldü.
Bununla birlikte, merkez bankaları, iki yıllık
satış sürecinin ardından geçtiğimiz yıl bu emtianın en büyük alıcısı oldu. Bu eğilim, altının onsunun geçen yıl ve bu yıl
rekor fiyatlara yükselmesine neden oldu.
Altının onsunun 1,500 doların üzerine çıkarken,
Çarşamba günkü işlemlerde, 1,510 dolardan işlem gördü.
Meksika'nın satın alınımın ardından, merkez bankaları, varlık yatırım fonları altının en büyük alıcıları oldu.
Değerli metaller alanında danışmanlık hizmeti veren GFMS şirketi, bu yıl resmi olarak gösterilen alıcıların 240 tona yakın altın satın alacağını tahmin etmişti.
GFMS'in İdari Yöneticisi Philip Klapwijk, Financial
Times gazetesine verdiği demeçte, bu tahminin, Meksika'nın en son alımının ardından, düşük kalabileceğini belirtti.
Financial Times