EPDK'nın ''
Petrol Piyasası 2010 Yılı İlk Altı Aylık Raporu''ndan derlenen bilgiye göre,
Türkiye yılın ilk yarısında büyük bölümü
Rusya Federasyonu ve İran'dan olmak üzere toplam 12 milyon 728 bin 538 ton petrol
ithal etti.
Türkiye'nin 6 aylık
rafineri üretimi ise 8 milyon 799 bin 187 ton olurken, dağıtıcı
satışlarına bakıldığında toplam 8 milyon 702 bin 642,56 ton satış gerçekleşti.
Yılın ilk yarısında
Petrol Ofisi'nin genel piyasa payı yüzde 32,8 oranında gerçekleşirken, bu dönemde satılan 965 bin 383 ton benzin türlerinin 221 bin 7 tonunu Petrol Ofisi sattı. Şirketin benzin türlerinde
pazar payı yüzde 22,9, motorin türlerinde yüzde 24,8, fuel oil türlerinde 25,2 olarak gerçekleşti.
Petrol Ofisi
havacılık yakıt türlerinde yüzde 95,5 pazar payına sahipken, denizcilik yakıt türlerinde ise 195 bin 777 ton yakıt ile
sektörün tüm yakıtını tek başına sağlayarak yüzde 100 pazar payının sahibi konumunda.
Türk akaryakıt sektörü, şirketler bazında incelendiğinde Petrol Ofisi'ni,
Shell &
Turcas yüzde 18'lik pazar payı takip ediyor. Sektördeki diğer bir
yabancı oyuncu olan BP ise yılın ilk yarısında Opet'in ardından yüzde 10'luk pazar payı ile 4. sırada yer aldı.
Total Oil de yüzde 5,1 pazar payı ile sektörün büyükleri arasında yer alıyor.
OMV'nin Doğan Holding'e ait Petrol Ofisi hisselerini satın almasıyla birlikte Türk akaryakıt piyasasında yabancıların ağırlığı yüzde 70'e yaklaşmış oldu.
-''ULUSLARARASI ŞİRKETLER SEKTÖR ADINA HEP FAYDALI ŞEYLER YAPTILAR''
Türkiye
Akaryakıt Bayileri Petrol ve Gaz Şirketleri
İşveren Sendikası (TABGİS) Yönetim Kurulu Başkanı Atıf Ketenci, Türkiye akaryakıt piyasasında faaliyet gösteren uluslararası dağıtım şirketlerinin, Cumhuriyet'in kuruluşundan bu yana var olduklarını söyledi.
Bu şirketlerin, üstün teknolojileri ve kaliteli
hizmet anlayışıyla Türkiye'ye yepyeni teknolojiler kazandırdıklarını ifade eden Ketenci, sektör adına her zaman faydalı şeyler yaptıklarını belirterek, ''Biz onların üniversitelerinde okuduk.
Sağlık,
emniyet, çevre açısından ödün vermeyen titizlikleriyle sektörde daima öncü oldular. Dağıtım ağımız adına faydalı hizmetlerde bulundular. Rafineri hizmeti de verdiler'' diye konuştu.
Avrupa ülkelerinde de yerel dağıtım şirketlerinin payının düşük olduğunu belirten Ketenci, ''Eskiden 'savaş çıkarsa çatışma olursa ordumuzun ikmalini kim yapar?' diye konuşulurdu. Ancak günümüzde artık bu tür konuları konuşmak anlamsız. Uluslararası dağıtım şirketleri de bu ülkenin hizmetindedir'' dedi.
Ketenci, OMV'nin Türkiye pazarına dağıtım anlamında önemli yenilikler getireceğine inandığını sözlerine ekledi.