Kredi derecelendirme kuruluşu Moody’s’in, küresel krizde ayakta kalan Türk bankalarını kara listeye alarak, notlarını düşürmeye hazırlanmasının altından, Türk bankalarına yönelik ‘kirli oyun’ çıktı. Moody’s’in bu kararının amacının küresel krizin ardından, Avrupa ülkelerinde yeni banka alımları konusunda atağa geçen Türk bankalarını engellemek olduğu öne sürüldü. Bu kararla birlikte, Türk bankalarının Avrupa ülkelerindeki banka satın almaları ve ortaklık kurmaları zora girmiş olacak. ANKARA’DA MOODY’S ALARMI Moody’s’in, aralarında Ziraat Bankası, Akbank ve İş Bankası gibi Türkiye’nin en büyük bankalarının da yer aldığı 14 banka ile ilgili olarak not düşürme kararı alması, ekonomi yönetiminde büyük rahatsızlığa neden oldu. Ekonomi yönetimi, hangi göstergeler baz alınarak Moody’s’in bu kararı aldığını araştırmaya başladı. Bununla ilgili olarak da, Moody’s yetkilileri ile görüşmelere başlandı. Yapılacak görüşmelerin ardından, Moodys’e üyeliğin devam edip etmeyeceğine karar verilecek. BU KARAR ÖNCÜ, ARKASI GELİR Moody’s’in kararına sert tepki gösteren ekonomi bürokratları, küresel kriz sırasında batan birçok bankaya Moody’s’in en yüksek notu verdiğini hatırlatarak, “Bu bankalar huzurevindeki kişilere bile mortgage kredisi açılırken nerdeydi? Bu bankaların batacağını nasıl hesap edemediler? Moody’s’in bu kararı öncü karardır. Yakında diğer kredi kuruluşları da aynı yönde karar alacaktır. Bu hep böyle olmuştur. Amaçları bu kararlarla, Türk bankacılığına ve Türk ekonomisine darbe vurmak. Türkiye’yi IMF’nin kucağını itmek istiyorlar” değerlendirmesinde bulundular. Moody’s’in üçlü planında ne var? - Kredi derecelendirme kuruluşu tarafından notu düşürülen bir bankaya Avrupa ülkelerindeki bankacılık otoriteleri, yeni bir banka almasına veya ortak olmasına izin vermiyor. Hatta şube açmak isteyenlere engel çıkartılıyor. Moodys’in kararıyla Avrupa’da büyümek isteyen Türk bankalarına engel için kılıf hazırlanmış olacak. - Kredi derecelendirme kuruluşunun Türk bankalarının notunu düşürmesinin, bankaların yurt dışından buldukları borçların maliyetini de artıracak. Böylece Türk bankalarının mali yapıları zayıflayacak. - Bankaların notunu düşürme operasyonları Türkiye’yi IMF ile anlaşma yapmaya da zorlayacak. Global krizden güçlenerek çıktılar Bankacılık Düzenleme ve Denetleme Kurumu (BDDK), Türk bankacılık sektörünün genel görünümüne ilişkin hazırladığı çalışmada, küresel krizin devam ettiği Haziran 2009 döneminde, sektörün dönem net kârının bir önceki yılın aynı dönemine kıyasla yüzde 32.6 artışla 10 milyar 980 milyon TL düzeyinde gerçekleştiği tespit edildi. Rapora göre sektörün sermaye yeterliliği rasyosu 2008 yıl sonuna kıyasla 1.23 puan artarak yüzde 19.23 seviyesinde oldu. Haziran 2009 itibariyle sektörün aktif toplamı yıl sonuna göre yüzde 4.9 artarak 768.2 milyar liraya yükseldi. Sektör aktiflerinin Gayri Safi Yurtiçi Hasıla’ya (GSYİH) oranı 2008 yıl sonunda yüzde 77.1 düzeyindeyken, 2009 Haziran ayında yüzde 81.3 düzeyine yükseldi. 2009 Haziran itibariyle sektörün toplam kredileri 368.2 milyar lira oldu. 2008 yılının son çeyreğinden itibaren iki çeyrek boyunca azalan bireysel krediler, Mart 2009’da gerçekleştirilen vergisel teşviklerin etkisiyle son üç ayda yaklaşık 5 milyar lira artış gösterdi. STAR