• 158 trilyon dolarlık fona Türkiye de ortak oldu.
• Hindistan ve Endonezya da not için uzun yıllar bekledi.
  
• Not artışı ülkelere kısa vadede bile kazanç sağladı.

Derecelendirme şirketleri gelişmekte olan ülkelerin kredi notlarını yükseltme konusunda ellerini oldukça ağırdan aldı. Moody’s, Türkiye’nin kredi notunu yatırım yapılabilir seviyeye çekmek için 2013’e kadar beklerken, ekonomisi hızla gelişen Hindistan bu seviyeye 2011’de, Endonezya ve Uruguay da ancak geçen sene ulaşabildi. Aradan oldukça kısa bir süre geçmesine rağmen not artırımının ülkelerin ekonomilerine göreceli seviyede de olsa olumlu olarak yansıdığı görülüyor. Hindistan ekonomisi bu yıl 2 trilyon dolarlık bir büyüklüğü zorlarken, Endonezya ekonomisinin de 1 trilyon doları aşması bekleniyor. Uruguay’ın ekonomisi ise bu yıl yüzde 4 artarak 57 milyar dolara çıkacak. Kişi başına gelirin ise 2 bin dolar artarak 16 bin dolara yükselmesi bekleniyor.

Habertürk'te yer alan habere göre dünya ekonomisi üzerindeki etkisi giderek artan gelişen ekonomiler 2030 yılında küresel sermaye hareketlerinin merkezi haline gelecek. Dünya Bankası’nın hazırladığı son rapora göre 17 yıl içerisinde dünya üzerinde yapılan doğrudan yatırımların yüzde 50’si gelişmekte olan ülkelerde toplanacak. 158 trilyon dolara ulaşması beklenen bu miktar büyük oranda Çin, Hindistan, Brezilya, Türkiye, Güney Afrika, Endonezya ve Güney Kore gibi ülkelere yönelecek.

Rapora göre yatırımlarda aslan payı toplam yüzde 38 oranla Çin ve Hindistan’a kalacak. Yatırımların gelişmekte olan ülkelere yönelmesinin öncelikli nedeninin ise nüfus artışıyla ilgili olacağı tahmin ediliyor. Dünya Bankası’nın rakamlarına göre yalnızca 7 yıl sonra yani 2020 yılına gelindiğinde küresel ekonomide üretimi üstlenecek genç nüfusun neredeyse tamamı gelişmekte olan ülkelerde bulunacak. Bu demografik değişim gelişmekte olan ülkeleri üretimin merkezi yaparken küresel yatırımcıların da birinci adresi haline getirecek.