AB Komisyonu'nun 2009
Bahar Ekonomik Tahminler Raporu'nda, otomotiv ve beyaz
eşya gibi sektörlerde Avrupa'nın
üretim merkezi haline gelen
Türkiye'nin, dış talebin gerilemesiyle son aylarda sanayi üretimininde ciddi daralmalarla karşılaştığı belirtilerek, bankaların
kredi musluklarını kısmasıyla iç tüketimin ve yatırımların da olumsuz etkilendiği anlatıldı.
2009 yılında Türk ekonomisinin ihracatta daralma, iç talepte hızlı düşüş ve dış finasman bulmakta zorluklar gibi eş zamanlı şoklarla karşılaşma olasılığına dikkat çekilen raporda, son açıklanan verilerin çoğunlukla 2009 yılında yüzde 3,7 küçülmeye işaret ettiği kaydedildi.
Türkiye ekonomisindeki daralmanın, daha önceki örneklerden farklı olarak bankacılık ve
finans kesiminden kaynaklanmayacağı vurgulanan raporda, 2001 krizinin ardından yeniden yapılandırılan bankacılık sektörünün
sermaye yeterlilik oranının yüksekliğine ve döviz hareketleriyle zehirli varlıklardan kaynaklanan riskin sınırlı kaldığına dikkat çekildi.
Son yerel seçimlerdeki harcamaların ve hükümetin açıkladığı
teşvik paketlerinin, düşen iç talebi belli oranda dengelediği anlatılan raporda, Türkiye'nin sağlam bankacılık sektörü ve
stok miktarlarının, yeniden ayarlanmasına bağlı olarak 2010'da yüzde 2,2 büyüyeceği tahmin edildi.