Ulaştırma Bakanı Binali Yıldırım, özel iletişimde vergilerin kademe kademe kalkmasının gündemde olduğunu belirterek, ''İletişim vergisinde bizim kafamızdaki ideal rakam KDV. Dünyanın bilgi iletişim sektöründeki gelişmiş ülkelerinde bir tek KDV var. O da düşük oranda. Bu noktaya gelmek... Nihai hedef bu'' dedi. Bakan Yıldırım, Antalya'da 6 Kasımda başlayan Uluslararası Telekomünikasyon Birliği Tam Yetkili Temsilciler Konferansı'nın kapanış gününde basın mensuplarının sorularını yanıtladı. Yıldırım, bir gazetecinin, iletişim vergisinde gündeme gelen indirime ilişkin herhangi bir somut çalışma yapılıp yapılmadığına dair sorusuna, iletişimle ilgili ek vergilerin, Ağustos 1999'da yaşanan Marmara Depremi'nin ardından yaşanan sıkıntıyı aşabilmek amacıyla konulduğunu hatırlattı. O günlerde konulan yüzde 25 oranındaki verginin bugün de devam ettiğini belirten Bakan Yıldırım, şöyle konuştu: ''Toplamda iletişimdeki vergi payı, GSM'de yüzde 56 seviyelerinde, sabit hatlarda yüzde 43-44 seviyelerine ulaştı. Karşılaştırma yaptığımız zaman, dünya ülkelerine göre, bizden sonra gelen Uganda yüzde 30. Bazı ülkelerde yüzde 3'e kadar inmiş durumda. İşin oransal büyüklüğü bir yana, başka bir sıkıntı da vergi çeşitliliği. Başka ülkelerde tek kalem vergi varken, Türkiye'de 5-6 kalemde vergi var. Bildiğiniz gibi sektörün serbestleştirme, tekelin tamamen sona ermesi, Türk Telekom'un hisse devriyle tamamlandı. Dolayısıyla rekabet şartları çok daha belirgin hale geldi. Fiyatlar da düşmeye devam ediyor. Kampanyalar, promosyonlar, gerek cep telefonunda, gerek sabitte. Bu fiyat indirimleri de gelip bir yerde tıkanıyor. Tıkandığı yer neresi, vergi oranları çok yüksek olduğu için daha aşağı gidemiyorlar. Bugün vergilerin düşürülmesi dünden çok daha önemli hale geldi bu yüzden. Bu nedenle biz konuyla ilgili Bakanlar Kurulunda geçtiğimiz aylarda kapsamlı bir sunuş yaptık. Bize düşen, daha önce başlattığımız bu çalışmayı Maliye Bakanlığıyla koordinasyon halinde 2007 yılında yapıp, bu vergilerin hem indirme oranı, hem takvimini belirlemek. 2007'deki işimiz bu olacak. Hem orana yönelik çalışma yapacağız hem de uygulamaya yönelik çalışma yapacağız.'' Bakan Yıldırım, bir vergiden vazgeçiliyorsa, bir başka kaynak bulmanın da gerekli olduğunu ifade etti. Bu ikame edilemezse orada bir açık olacağını belirten Yıldırım, bunun da arzu edilen bir konu olmadığını söyledi. Binali Yıldırım, indirim konusunda bir rakam olup olmadığı yönündeki soruya da şu yanıtı verdi: ''İletişim vergisinde bizim kafamızdaki ideal rakam KDV. Dünyanın bilgi iletişim sektöründeki gelişmiş ülkelerinde bir tek KDV var. O da düşük oranda. Bu noktaya gelmek, nihai hedef bu. Hedef büyük ama adımı büyük atamıyoruz. Ülkemiz şartlarından dolayı. Adımı küçük küçük ve kararlı şekilde atmamız lazım. Bunun oranının ne olacağına, uygulamaya nasıl başlayacağımızı gayet tabii ki Maliye Bakanlığı ile birlikte karar vermemiz lazım.'' ÖZEL İLETİŞİMDEKİ VERGİLER Bakan Yıldırım, bir gazetecinin, ''Bu çalışma özel iletişimde vergiler kalkacak anlamına geliyor dersek yanlış olur mu'' şeklindeki sorusuna, ''O yanlış olmaz da erken olur'' yanıtını verdi. Bakan Yıldırım, sözlerini şöyle sürdürdü: ''Bu kademe kademe olacak bir şey. Bir anda olmaz. Hükümetimiz geldi, kurumlar vergisini düşürdü. Daha fazla girişimciler yatırımlarını artırsın diye. Gıdadaki, tekstildeki KDV'yi indirdik. Önceliklere göre vergi oranlarının Türkiye'de yüksek olduğunu herkes söylüyor. Bunun kayıt dışına yönelmeyi teşvik ettiğini de söylüyor. Ama bugüne kadar adımlar atılamamıştı. Hükümetimiz döneminde bunun da adımını atıyoruz. Maliyeci bakışıyla halkın beklentisi, bizim bakışımız her zaman örtüşmüyor. Bunu havacılıkta başardık. Maliyeyi ikna ettik. İki küçük deprem vergisi de orada vardı. Toplamı bir uçak biletinde 19 YTL'ye karşı geliyordu gidiş dönüşte. (Bunları kaldıralım, havacılık çok büyüyecek) dedik. (Oluşan cirodan daha fazla vergi alacak devlet) dedik. Gerçekten de yanılmadık. Anormal bir ciro artışı, yolcu artışı oldu. Maliye havadan para kazandı. KDV kazandı, Kurumlar Vergisi oluştu. 15-20 bin kişi iş buldu, onların ödediği vergiler oldu. Her yönüyle kazanıldı. Burada da böyle olacağından eminim ama ikna etmemiz lazım. Maliye bakanlarını ikna etmek her zaman kolay olmuyor. Sadece Türkiye'de değil, dünyanın her tarafında böyle. Maliye bakanları her ülkede zor bakanlardır. Türkiye bundan istisna değil, ama ikna edeceğiz.'' 1 YTL'YE OTOBÜS BİLETİ Bakan Binali Yıldırım, bazı otobüs firmalarının promosyon düzenleyerek 1 YTL'ye otobüs bileti satma yönündeki taleplerine ilişkin bir soruya da ''Otobüs firmalarında promosyon seviyesinde fiyat indirimine gidilir ama yıkıcı rekabet anlamında asla müsaade etmeyiz. Bir de hangi fiyata, hangi şartlarda hizmet verirseniz verin, güvenlikten hiçbir şekilde vazgeçmeyiz'' dedi. Fiyatta yapılan indirimin hizmet kalitesinde düşürme olarak kabul edilemeyeceğini belirten Bakan Yıldırım, bu konuya da müsamaha gösteremeyeceklerini ifade etti. Vatandaşların makul ücretlerle seyahat etmesinin kendilerini mutlu edeceğini vurgulayan Yıldırım, bir süre önce hava taşımacılığının serbest rekabete açıldığını, THY'nin yüzde 99 paya sahipken bugün itibariyle yüzde 62 paya düştüğünü dile getirdi. Yıldırım, ''Ama taşıdığı yolcu sayısı 8 milyondan 12,5 milyona çıktı. Hiçbir kaybı yok, aksine 5 milyonun üzerinde yolcu artışı sağladı. Bunun yanı sıra 9-10 milyondan fazla da yeni tarifeli sefer yapan özel şirketler taşıma yaptı. Havacılık son 3 yılda yüzde 139 oranında büyüme sağladı. Bu dünya rekorlarını alt üst eden bir gelişme'' dedi. Otobüs firmalarının, havacılıktaki gelişmeye itiraz etmediklerine de dikkati çeken Yıldırım, firmaların yolculara bazı fırsatlar sunmak istediklerini belirttiklerini söyledi. Otobüsün hala cazip olduğunu vatandaşlara göstermek istediklerini kaydeden Yıldırım, ''Bugüne kadar iki firma başvurdu bakanlığımıza. Biz onlara süreleri belli olmak üzere, 3 ay örneğin, (Toplam koltuk kapasitesinin yüzde 10'unu aşmamak üzere sembolik fiyatlarla taşıma yapabilirsiniz) diye prensip olarak uygun gördük ve bu çerçevede izinlerini vereceğiz'' diye konuştu.