Buna karşılık motorin tüketimi yüzde 2,4
LPG tüketimi yüzde 8 arttı.
PETDER'in 2010 Yılı Sektör Raporu'na göre geçen yıl benzinler, motorinler ve
otogazdan oluşan toplam otomotiv yakıtları tüketimi 2009 yılının aynı dönemine göre yüzde 1,9 oranında artarak 18,4 milyon ton olarak gerçekleşti. 2010 yılında ticari ve sınai faaliyetlerin önemli bir göstergesi olan kırsal motorin tüketimi bir önceki yılın aynı dönemine göre yüzde 4,6 azaldı.
Kırsal motorindeki bu gerilemenin en önemli nedeni
10 numara yağ adı altında devam eden faaliyetler oldu.
Motorin (düşük kükürtlü) tüketimi ise geçtiğimiz yıllardaki artışını 2010 yılında da devam ettirerek bir önceki yıla göre yüzde 23 artarak 4,9 milyon metreküpe ulaştı. Motorin türleri toplam tüketimi (motorin ve kırsal motorin) 2009 yılına göre yüzde 2,4 oranında artarak 2010 yılında yaklaşık 16 milyon metreküp olarak gerçekleşti.
Toplam benzin tüketimi 2010 yılında, 2009 yılına göre yüzde 7,7 oranında azalarak yaklaşık 2,1 milyon ton (2,7 milyon metreküp) oldu. Daha düşük ÖTV tutarı nedeniyle benzinden artan bir pay alan otogaz tüketimi aynı dönemde yaklaşık yüzde 8 oranında artarak 2,5 milyon tona ulaştı. 2010 yılında doğalgaz kullanımının daha da artması ve yaygınlaşmasıyla fuel oil ve kalyak türleri tüketimi bir önceki yıla göre yüzde 44 oranında azalarak 1,1 milyon ton oldu.
Kırsal motorinin yanısıra
ekonomik büyüme ve sınai
üretim ile ilişkili bir başka önemli gösterge olan yağlama yağları tüketimi yüzde 15 oranında artarak 416 bin tona ulaştı.
2010 yılında 10 numara yağ ve benzeri hileli akaryakıt faaliyetleri sonucunda oluşan
vergi kaybı 1,5 milyar TL'yi buldu. Bu tür faaliyetler büyük vergi kaybının yanı sıra, haksız
rekabet,
araç motorlarına ve çevre/ insan sağlığına telafisi imkansız zarar veriyor.
VERGİ GELİRİ 42 MİLYAR LİRA
Akaryakıt ve LPG
sektörlerinden sağlanan dolaylı vergi gelirleri 2010 yılında yaklaşık yüzde 17 artarak 42 milyar TL'ye ulaştı. Toplam akaryakıt tüketiminin (benzinler, motorinler ve fuel oiller) yüzde 3,9 azalmasına rağmen 1 Ocak 2010 tarih itibarı ile ÖTV tutarının artırılması ve artan petrol fiyatlarının KDV matrahını yükseltmesi nedenleriyle 2010 yılında akaryakıt tüketiminden sağlanan dolaylı vergiler (KDV ve ÖTV) bir önceki yıla göre yüzde 20 oranında artarak 35 milyar TL'ye yükseldi. LPG tüketiminden sağlanan dolaylı vergi gelirleri ile birlikte petrol ve LPG sektörlerinin sağladığı dolaylı vergiler 2010 yılında yüzde 17 artarak 42 milyar TL'ye ulaştığı hesaplandı.
2010 yılında
Türkiye motorinde dünyanın en yüksek vergi uygulayan ülkelerinden biri olmaya devam etti.
Benzinde ise dünyanın en yüksek vergi uygulayan ülkesi konumunu sürdürdü. Dolaylı vergilerin pompa fiyatı içindeki payı benzinde ortalama yüzde 67, motorinde yüzde 57 olarak, önceki yıllara göre önemli bir farklılık göstermezken, özellikle artan petrol fiyatları ve yıl başındaki ÖTV düzenlemesi, toplam dolaylı vergi gelirlerinin azalan akaryakıt tüketimine rağmen, yüzde 17 düzeyinde artmasına neden oldu.
DAĞITIM VE BAYİ KARI YÜZDE 9,5
Raporda benzin ve
motorin fiyatlarındaki artışın dünya petrol piyasalarından kaynaklandığı belirtildi. Son aylarda artış eğilimine giren petrol fiyatları ve döviz kurlarındaki hareketlenmenin benzin ve motorin pompa fiyatları üzerinde
baskı oluşturduğu kaydedilerek, şu değerlendirme yapıldı:
"2010 yılında dünya piyasalarında petrol fiyatları bir önceki yıla göre yüzde 28,4 artarak, yıl ortalaması 79,6 dolar /varil olmuştur. Raporun hazırlandığı dönemde varil fiyatı 100 doların üzerine çıkan petrol fiyatları nedeni ile uluslararası piyasalarda benzin ve motorin fiyatları da artarak 880 dolar /ton seviyelerine çıkmıştır. Artan petrol fiyatları, yüksek vergiler ile birlikte kamu oyunda pompa fiyatları üzerinde önemli tartışmaların ve
Avrupa-Türkiye pompa fiyatlarının karşılaştırılmasına neden olmuştur. Rapor, petrol piyasası kanununda en yakın erişilebilir piyasalar olarak kabul edilen dört
Akdeniz ülkesi (
İtalya,
İspanya,
Fransa,
Yunanistan) ile Türkiye'deki vergisiz pompa fiyatlarının uyumlu olduğunu göstermektedir. 2010 yılında benzin pompa fiyatlarının yüzde 90,5'ini
ürün bedeli ve vergiler oluştururken, tüm dağıtım ve bayi sektörünün masraf ve kar paylarının karşılandığı geriye kalan yüzde 9,5'lik brüt kısmında son dört yıl içinde TL bazında, artan enflasyona rağmen artmadığı ve yıl ortalaması olarak sabit kaldığı görülmektedir."
Cihan