Velev ki ekonomi çökmüş olsun!

59 bini görerek dünyada 2007’nin en iyi ikinci performansını yakalayan İMKB, global krizi iki kat daha ağır hissetti.

Velev ki ekonomi çökmüş olsun!

Borsa 32 binlere gerilerken, bono faizi yüzde 23’ü test etti. 2007 yılının sonlarına doğru dünyanın en büyük ekonomisi ABD’de geri ödenmeyen konut (mortgage) kredilerinden dolayı büyük bir ekonomik kriz patlak verdi. Bazı uzmanlar, yaşananları “İkinci Dünya Savaşı’ndan sonraki en büyük kriz” olarak nitelendiriyordu. Global krizin etkilerinin en şiddetli yaşandığı günlerde, piyasa çevrelerinin 2008 yılı başından beri ekonomiyi arka sıralara ittiği yönünde eleştirdiği AK Parti hükûmeti, doğru adımlar atarak ekonomiyi yeniden gündemin ilk sıralarına taşımıştı. Ekonomiden sorumlu üç bakan (Başbakan Yardımcısı Nazım Ekren, Maliye Bakanı Kemal Unakıtan ve Devlet Bakanı Mehmet Şimşek) ortak basın toplantısı düzenlemiş, iş dünyası ve piyasaların beklediği reformları gerçekleştireceklerini deklare etmişlerdi. Ekonomi dünyası, Türkiye’nin dünyada yaşanan kriz ortamından nasıl kârlı çıkabileceğini, dünyadan nasıl olumlu yönde ayrışabileceğini tartıştığı günlerde, yüzde 47 oy oranı ile kısa bir süre önce iktidar olmuş bir partiye açılan kapatma davasıyla şoke oldu. Oysa Yargıtay Cumhuriyet Başsavcısı Abdurrahman Yalçınkaya’nın dava açtığı gün (14 Mart), global krizin en derin anlarından biriydi. O gün Amerika’nın en büyük yatırım bankalarından 84 yıllık Bear Stearns batmıştı. 59 bin seviyesini görerek dünyada 2007’nin en iyi ikinci performansını gösteren piyasası olan İstanbul Menkul Kıymetler Borsası’nda (İMKB) sert düşüşleri, 14 Mart akşamı açılan dava tetikledi. Hisse senetlerinin yüzde 70’ten fazlasına sahip olan yabancılar daha bir yılını doldurmadan iki kişiden birinin oyunu almış partinin yasaklı hâle getirilmesine anlam veremiyordu. Kara günlerin başlangıcından önce Borsa 42 bin 400, dolar 1,25 YTL, bono faizi ise yüzde 17,80 rakamlarını gösteriyordu. 17 Mart Pazartesi sabahı İMKB global piyasaların ve gelişmekte olan piyasalar endeksinin 2 katı kadar gerilerken, Türkiye ekonomisi tam anlamıyla bir ‘Kara Pazartesi’ yaşadı. Kapatma davası dört ay boyunca piyasaların üzerinde Demokles’in kılıcı gibi sallanıp durdu. Borsa temmuz başında 32 bin 600’lü seviyelere kadar gerilerken, bono faizi yüzde 23 seviyelerini test etti. Global piyasaların tepki verip âdeta ralliye başladığı 1 Nisan günü Anayasa Mahkemesi kapatma davasını kabul edince İMKB’nin diğer borsalara göre olumsuz seyri hız kazandı. Global piyasalardaki toparlanma sürecinin (ralli) son bulduğu temmuz başında Borsa, kapatma davasının açıldığı güne göre yüzde 25 değer kaybetmişti. Temmuz ortalarında Türk borsası, Çin ile birlikte küresel krizden olumsuz yönde en çok etkilenen gelişmekte olan piyasaların başında geliyordu. Temmuz ayı ile birlikte konjonktürün değişmesi, Ergenekon çetesine yapılan operasyonun kapsamının genişletilmesi ve AK Parti’nin kapatılmama ihtimalinin etkili isimler tarafından dillendirilmeye başlanmasıyla birlikte piyasalar toparlanmaya başladı. Öyle ki uluslararası yatırım bankaları ve aracı kurumlarının daha bir ay öncesine kadar ‘AK Parti kesin kapatılacak’ ifadesine yer verilen karamsar raporları birden ‘Yüzde 80 kapatılmayacak’ şekline dönüşüverdi. Piyasaların özellikle de yabancıların Türkiye’deki gelişmeleri ne kadar yakından takip ettikleri ve doğru tahminde bulundukları bir kez daha teyit edildi. Terörist başı Abdullah Öcalan’ın Şubat 1999’da Kenya’da yakalanmasının haberi de kamuoyu duymadan önce ilk Borsa koridorlarına gelmişti. Kapatma davasının Anayasa Mahkemesi tarafından reddedilmesi ile birlikte 14 Mart’tan bugüne gelişmekte olan piyasalar ile Türkiye arasındaki açık neredeyse kapanmış oldu. Sonuçta demokrasinin gereken noktaya gecikmeli ve çok ciddi zararlar görerek de olsa gelmiş olması tüm yatırımcılara rahat bir nefes aldırdı. Ancak bu süreçte geride bırakılan fatura ağır oldu. Davanın ardından faizler beş puan arttı. Bu dönemde yaklaşık 50 milyar dolar borçlanma gerçekleştiren Hazine’nin kasasından fazladan çıkan para miktarı 2,5 milyar doları buldu. Faizlerdeki bir puanlık artışın Hazine’ye getirdiği yıllık ek maliyet 3,5-4 milyar YTL’yi buluyor. Hazine’den sorumlu Devlet Bakanı Mehmet Şimşek davanın Hazine’ye getirdiği ek maliyeti 20 milyar YTL olarak hesapladı. Şimşek, siyasi belirsizlik sebebiyle yatırımların ve inşaat sektöründe işlerin yavaşladığına, tüketimin de azaldığına dikkat çekti. Kapatma davasının etkisiyle Borsa’dan 1 milyar dolarlık çıkış oldu. Yabancılar geçen yılın aynı döneminde 4 milyar dolara yakın net alım yapmışlardı. Siyasi belirsizlik sonrasında İMKB’deki yabancı payı da yüzde 72’den yüzde 69 seviyesine kadar gerilerken, Borsa’daki düşüş sonucunda şirketlerin piyasa değeri 234 milyar dolardan 183 milyar dolara düştü. Borsa’ya kote şirketlerde yaklaşık 51 milyar dolarlık değer kaybı gözlendi. Diğer bir olumsuz etki ise yabancı sermaye girişinde yaşandı. Geçen yılın ilk beş ayında 11 milyar dolarlık yabancı sermaye girişi olurken, 2008’in aynı döneminde bu rakam 6 milyar dolarda kaldı. Yani giriş 5 milyar dolar azaldı. Hükûmet, Türkiye’ye yönelik yatırımlarını askıya alan 20 firmaya yeniden teklif götürme hazırlığında. Türkiye Yatırım Destek ve Tanıtım Ajansı, yaklaşık 3 milyar dolarlık yatırım için tekrar devreye giriyor. Faizlerdeki yükseliş başta olmak üzere hisse senedi piyasasından çıkış ve yabancı sermaye girişinin azalması sebebiyle toplamdaki net kaybımız 8,5 milyar doları buldu. Şimdi akıllardaki soru, bundan sonra ne olacağı... Mart başında konuşulan, Türkiye’deki piyasaların global piyasalardan ayrışıp olumlu seyir izleyip izleyemeyeceği idi. Kapatmama kararı sonrasında piyasalarda oluşan iyimser hava sürecek mi? Yabancıların her zaman ilgisini çekecek kapasiteye sahip olan Türkiye yükselişini hızlandırabilecek mi? Uzmanlara göre, bütün bunlar hükûmetin izleyeceği politikalara bağlı. Çetelere yönelik operasyonlara devam edildiği, uzun süredir konuşulan anayasa değişikliği yapıldığı, AB’ye yönelik reformların hızlandırıldığı, ekonomik reformların gerçekleştirildiği ve bütçe uyumu şimdiye kadar yapıldığı şekilde devam ettirildiği takdirde İMKB 2008’in ikinci yarısının en iyi performans gösteren borsası çok rahat olabilir, faiz ve döviz de geriler. YABANCILAR KAZANÇLI ÇIKTI, YERLİ KAYBETTİ Gelişmeleri değerlendiren para piyasası uzmanı Mehmet Ali Yıldırımtürk, dava sürecinde yerli yatırımcının tedbirli hareket ettiğini söylüyor. Yerli yatırımcı YTL’den dövize dönerken, yabancıların parti kapatmamayı satın alarak uzun vadeli bono ve tahvile girdiklerine dikkat çekiyor: “Yerliler kapatmaya, yabancılar kapatmamaya oynadı. Yabancılar daha çok orta ve uzun vadede pozisyon aldı. Yerliler ise kısıtlı kaynakları olduğu için cesaretli adım atamadılar. 4,5 aylık belirsizlik ortamı sonucunda yabancılar kazançlı, yerliler kayıplı çıktı.” Borsa Uzmanı Selim Işıklar ise “Borsa 32 binden 43 bine çıkarak 14 Mart öncesi fiyatlara geldi. Bundan sonra dünyadaki gelişmeler belirleyici olacak; ancak bu Türkiye için pozitif yönlü olacaktır. Borsa bu havayla 45 bini görecektir. Petrol fiyatları 100 dolar seviyesine düşerse 50 bini görmesi de mümkün.” değerlendirmesinde bulunuyor. Bank Asya Genel Müdürü Ünal Kabaca: TÜRKİYE BUNDAN SONRASI İÇİN GÜVENLİ BİR ADADIR Anayasa Mahkemesi’nin kararının ardından ekonomi normalleşerek mevcut mecrasına girecektir. En önemli unsurun yabancı sermaye üzerindeki etki olacağını düşünüyorum. Diğer bir önemli unsur ise iç piyasaya yönelik olacaktır. Dava sürecinde içeride likidite problemi yaşanmıştı. Ödemelerde durgunluğa girilmişti. Hem yatırımcı hem de şirketler değerlendirmesini tekrar yapacaktır. Bir daha bizi uğraştıracak yeni sıkıntılar çıkarmamamız gerekiyor. Bundan sonrası için Türkiye güvenli bir ada olacaktır. Yeni maceralara girmenin hiç kimseye faydası olmaz. Özellikle önümüzdeki günlerde cari açığın finansmanı noktasında önemli gelişmeler bekliyorum. Çünkü pek çok yatırımcı frene basmış bekliyordu. Şimdi doğrudan yatırımlar artacak. Şirket satın almalar ve yeni yatırımlara hız verilecek. Böyle giderse Türk ekonomisi global krizden de daha az etkilenecek. AKSİYON
<< Önceki Haber Velev ki ekonomi çökmüş olsun! Sonraki Haber >>

Haber Etiketleri:
ÖNE ÇIKAN HABERLER