Alt yapı çalışmaları tamamlanmayan İstanbul-Ankara arasındaki Yüksek Hızlı Tren’in (YHT) aradan 6 ay geçmesine rağmen can güvenliği noktasında büyük riskler içerdiği belirtildi. Devlet Demir Yolları APK Uzmanı ve Birleşik Taşımacılık Sendikası Genel Merkezi Yönetim Kurulu Üyesi İshak Kocabıyık, tamamlanmayan güvenlik önlemleri nedeniyle yeni bir tren kazası yaşanabileceğine dikkat çekti.

YHT’nin bulunduğu noktaların Ankara’daki ana kumanda masasından anbean takip edildiğini anlatan Kocabıyık, “YHT’nin kendine özgü; konvansiyonel dediğimiz eski hattın ayrı sinyal sistemi var. Ankara-Eskişehir’e kadar YHT sinyal sistemi ile geliyor. Eskişehir’den sonra YHT hat sinyal sistemini kullanılamıyor. Eskişehir’den sonra 50 kilometre ileride başka sinyal sistemi devreye giriyor. 4 ayrı trafik güvenlik sistemi var” dedi.

Sıkıntının Eskişehir ile Pendik arasında yaşandığını ifade eden Kocabıyık, Eskişehir’e girildikten sonra trafik kontrol sisteminin değiştiğine dikkat çekerek şöyle devam etti: “YHT’nin hareketi, kumandanın tablasından bir ışık şeklinde görebiliyor. Kör nokta dediğimiz kimi yerlerde treni göremiyoruz, kayboluyor. Bu çok büyük bir tehlike. En ufak aksaklıkta o hattın kullanılıp kullanılmadığını, o bölgede tren olup olmadığını kaçırırsanız onun üstüne tren gönderebilirsiniz.”  

Kocabıyık, “Kaza olmamasını nasıl önlüyorlar” diye sorarak şunları anlattı: “Bu hattın kapasitesi günlük 40-45 tren. Bugün işleyen tren sayısı 14. Azalttılar, başka türlü yapamazlar. Bu hat kapanmadan önce 12-13 karşılıklı tren çalışırdı. Ankara İstanbul arası 24 saat tren çalışırdı.

Şimdi son tren 19.30’da. Başka çare olarak Eskişehir–İstanbul hattında YHT hızını 50 kilometreye düşürüyorlar. Bu hatta 200 kilometre hızla giden tren, birden 50 kilometreye düşüyor. Bunu kaza olmasın diye yapıyorlar. Bunlar çok tehlikeli noktalar ve büyük zafiyete uğratır. Bir an önce düzeltilmesi lazım.” 250 kilometre hızın altındaki trenlere hızlı tren denmediğin hatırlatan Kocabıyık, şu bilgileri verdi:

“Eskişehir-Pendik arası bu trenin hız ortalaması 100 kilometreyi geçmez. İktidar, her şeyi ‘Ben yaptım' düşüncesi ile hayata geçiriyor. Bunu da siyasi malzeme yapmak için projeler tamamlamadan kullanıma açıyor.

YHT hattının tam verimli olarak kullanılması için Ankara-İstanbul hattının günlük 25 bin yolcu taşıması lazım. Bu da yarım saatte bir tren çalıştırmayı gerektirir. Oysa bugün 7 tren var. 7 trenle bu hattın bırakın güvenlik zafiyetİ ve kâr elde etmesini masraflarını karşılaması dahi mümkün değil. Bu zarar bütün ülke ve bu trene hiç binmeyen yurttaşların cebinden çıkıyor.”

İstanbul Büyükşehir Belediyesi Ulaşım Danışmanı Prof. Mustafa Ilıcalı hızlı trenlerin makinist koymadan merkezden yönetilebildiğini söyledi. Ilıcalı, “Ama daha güvenlikli olsun diye makinist koyuluyor. Kontrol merkezinde sadece tren değil dışarıdan bir taş düşse etki yapacak onu anında görebiliyoruz. 24 saat izlenebiliyor. Her türlü güvenlik merkezden sağlanmakta” diye konuştu.

Boğaziçi Üniversitesi İnşaat Mühendisliği Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Semih Tezcan, elektronik olarak kontrol edilen bu araçlarda, elektrik devresini aktaramadığı bölgeler olabileceğini söyledi.

Tezcan, “Başbakan'ın bindiği tren yolda kaldı, Marmaray'da aksaklıklar yaşandı. Bunlar zamanla rayına oturacaktır. Dünyanın birçok yerinde 400 kilometre hızla giden trenler peynir ekmek gibi kullanılıyor.

Fakat burada asıl önemli nokta bu projelerin tamamlanmadan açılması. Marmaray'ın sadece 13 kilometresi açıldı. YHT için de aynı şey geçerli. Dünyada YHT’ler faaliyete geçmeden önce yolcu koltuklarına kum torbaları konularak defalarca deneme seferleri yapılır. YHT ile deneme seferleri yapılmalı” ifadelerini kullandı.