Koç Holding CEO’su Bülend Özaydınlı, hisseleri bu ay sonunda Koç Finansal Hizmetler’e devredilmesi planlanan Yapı Kredi Bankası’nın gerçek değerinin küçük ortaklara yapılacak çağrının fiyatı ile ortaya çıkacağını belirtti. Özaydınlı, iki bankanın birleşmesinin ise 2006’nın ikinci çeyreğinde olacağını açıkladı. HİSSELERİNİN yüzde 57.4’ü 28 Eylül’de Koç Finansal Hizmetler’e (Koç-Unicredito ortaklığı) devredilmesi öngörülen Yapı Kredi Bankası’nın Koç Topluluğunu bankacılıkta ilk sıralara taşıyacağını dile getiren Koç Holding CEO’su Bülend Özaydınlı, planlarının iki bankanın 2006’ının ikinci çeyreğinde birleştirilmesi olduğunu açıkladı. Özaydınlı, Yapı Kredi’nin 2 milyar 21 milyon Euro olarak belirlenen toplam değerinin asıl şeklinin gerçek değerinin ise çağrı fiyatı ilan edildiğinde net olarak ortaya çıkacağını kaydetti. BİRLEŞME 2006’DA OLACAK: Yapı Kredi Bankası’nın yüzde 57.4 hissesinin Koç Finansal Hizmetler tarafından satın alınması işleminde son aşamaya gelindiğini, hisse devrinin bu ay sonunda tamamlanmasının planlandığını belirten Özaydınlı, bu çalışmalar hakkında şu bilgileri verdi: ‘İki bankanın hisse devri sonrasında gerçekleşecek entegrasyonu ile ilgili hazırlık çalışmaları ileri bir aşamaya gelmiştir. Yapı Kredi Bankası yetkililerin de katılımı ile birlikte uzun süredir kapsamlı bir çalışma yapılmaktadır. Birleşmenin 2006’nın ikinci çeyreğinde gerçekleşmesi hedefleniyor.’ ÇAĞRI FİYATI NETLEYECEK: ‘Koç ucuzcu mu, pahalıcı mı karar vermek lazım’ esprisini de yaparak Yapı Kredi’nin tartışılan fiyatına ilişkin soruları da yanıtlayan Özaydınlı, konuyu ‘girift bir olay’ olarak nitelendirdi ve Yapı Kredi’nin holding benzeri bir banka olduğunu vurguladı. Özaydınlı, Yapı Kredi hisselerinin alınması işleminde net hisse fiyatının, halka açık hisselere çağrı yaptıkları zaman belli olacağını belirterek, ‘Fiyat ancak çağrı fiyatına bakarak hesaplanacak ve net şekilde ortaya çıkacak’ dedi. BASİT BİR DEĞİŞİM DEĞİL: Yapı Kredi Bankası’nın Koç Grubu’na katılımının ‘basit bir hisse değişimi’ olarak algılanmaması, gerektiğini vugrulayan Özaydınlı, şöyle konuştu: ‘Bankanın fiyat-büyüklük ilişkisi basit karşılaştırmalarla değerlendirmeye kalkışılmamalı. Hisse alımı için Koçbank’ın ödeyeceği nakit ile Yapı Kredi’nin bazı varlıklarının satışından sağlanan gelirin bankaya girişi sağlanacak, hareketsiz konumda olan kredilerin bankaya nrakit olarak dönmesinde değerlendirilecek ve bankanın sermaye yeterlilik oranının sağlıklı düzeylere çıkması sağlanacak. Bu satın alma sadece Türk bankacılık sektöründe rahatlamaya yol açmakla kalmayacak aynı zamanda, belirsizliğin de ortadan kalkmasını sağlayarak Türk bankacılık sistemine olan güvenin artmasına neden olacaktır.’ MARKA DEĞERİNİ BİLİYORUZ: Yapı Kredi’nin sektörün köklü bankalarından biri olduğunu hatırlatarak, ‘Markasının değerini biliyoruz’ diyen Özaydınlı, bu konuda şöyle konuştu: ‘Bu markanın korunması tabii ki bu banka açısından, bizim açımızdan, Türkiye açısından çok önemlidir diye düşünüyoruz. Bu paralelde konuyu geliştirmekteyiz. Önümüzdeki günlerde, bu ay sonunda hisse devrinin tamamlanmasıyla, arkasından birleşme dönemine gelindiğinde bu konular daha net bir şekilde ifade edilecektir.’ 3 Ekim’de sorun görmüyoruz, Türkiye’ye güveniyoruz EKONOMİDE geçmiş dönemde gösterilen performansa bakıldığında gelecek döneme yönelik olarak da olumsuz bir düşünce taşımak için her hangi bir neden olmadığını ifade eden Bülend Özaydınlı, ‘Türkiye’nin ekonomik açıdan bugün yönetildiği gibi, önümüzdeki dönemde de iyi yönetileceğine inanıyoruz. 3 Ekim olayını da bir problem olarak görmüyoruz’ dedi. ‘Biz Türkiye’nin geleceğine güveniyoruz’ diyen Özaydınlı, iç talepte geçen yıla göre yavaşlama olsa bile ekonomik büyümenin sürdüğünün görüldüğünü, ancak tüketici güveninin düşük seviyede olduğuna da dikkat çekti. Bunun da büyümenin istihdama yeterince yansımamış olmasından kaynaklandığına dikkat çeken Özaydınlı, bu konuda en zor dönemin geride bırakıldığı, birkaç yıldır yapılan yatırımların artık istihdam da artışa neden olacağı beklentisi içinde olduklarını söyledi. Emeklilerin geleceği güvence altına alınıyor YAPI Kredi Bankası Emekli Sandığı’nın çalışan ve emekliler için önemini bildiklerini dile getiren Bülend Özaydınlı, emekli sayısı çalışan sayısını geçtiğinde emeklilik sistemlerinin iflas ettiğini, bunun bankalar için de geçerli olduğunu vurgulayarak, şu değerlendirmeyi yaptı: ‘Düşüncemiz, bekleyip duruma seyirci kalmak yerine, sistemi sağlıklı konuma getirmenin doğru yaklaşım olacağı yönünde. Tasarı da, banka emekli sandıklarının sosyal sigortalara devir edilmesi ile birlikte ilerde ortaya çıkacak yükün bugünden hesaplanarak Hazine’ye ödemesini sağlıyor. Böylece devlete de bir yük gelmeden emeklilerin gelecekleri güvence altına alınmış olacak. Hem çalışan ve hem de emeklilerin lehine olan bu taslağın kısa süre içinde yasalaşması bankalar için olduğu kadar, emekliler için de büyük önem taşıyor.’ Ford Otosan’a yeni model mi geliyor KOÇ Holding CEO’su Bülend Özaydınlı, otomotiv sektöründeki lider konumlarını ürün gamını sürekli genişleterek sürdürdüklerini vurgularken, Ford Otosan ile yeni atılım hazırlığında olduklarını da açıkladı. Ford Otosan’ın 6 aylık ihracatının yüzde 60 artışla yaklaşık 1.2 milyar dolara ulaştığını belirten Özaydınlı, ‘Ford Otosan şu aşamada ayrıntılarını veremeyeceğim, yeni atılımlar sağlayacak projeleri geliştirme safhasındadır’ dedi. Koç Topluluğu’nun organik büyüme ile mevcut faaliyetlerini de geliştirdiğini vurgulayan Özaydınlı, otomotiv şirketlerinin ilk 6 ayda yüzde 15’lik artışla üretimini 215 bin adete çıkardığını, pazar payının ise yüzde 29 olduğunu belirtti. İhracatın ise geçen yılın aynı dönemine göre yüzde 32’lik artışla 137 bine ulaştığını belirten Özaydınlı, bunun Türkiye’nin otomotiv ihracatının yaklaşık yarısı olduğunu vurguladı. Tofaş’ın Fiat, Peugeot ve Citroen’le yapacağı MiniCargo projesini ve Fiat’la yapılan D200 kodlu yeni bir sedan otomobil üretimi anlaşmasını hatırlatan Özaydınlı, şunları söyledi: ‘2007’nin ikinci yarasında piyasaya çıkacak bu modeller büyük oranda ihraç edilecek. Tofaş’ın yıllık üretimi 300 binin üzerine çıkacak ve Türkiye’nin en büyük otomotiv üreticisi olacak.’ Grundig’in Almanya payı yüzde 9.2’ye yükseldi KOÇ’un dayanıklı tüketim, inşaat ve turizm grubundaki çalışmalar hakkında da bilgi veren Bülend Özaydınlı, satın almalar dışında hedefler doğrultusunda hem ciroda hem de kárlılıkta geçen yılın üzerinde bir sonuç elde etmeyi planladıklarını açıkladı. Arçelik’in Rusya’daki fabrikasının 2006’da üretime geçeceğini, Beko Elektronik’in de 2006’ın sonunda burada ek bir yatırımla TV üretimine başlayacağını belirten Özaydınlı, Beko Elektronik’in satın aldığı Grundig’in Almanya’daki TV pazar payının yüzde 3.2’den yüzde 9.2’ye yükseldiğini de belirtti. Enflasyon hedefin altına iner cari açık sorun olmaz ENFLASYON konusunda bir risk görmedikleri gibi TÜFE’nin yüzde 7 ile resmi hedefin bir puan altında gerçekleşmesini beklediklerini açıklayan Bülend Özaydınlı, kısa dönemde cari açığın finansmanı konusunda da bir sorun görmediklerini kaydetti. Özaydınlı, sözlerine şöyle devam etti: ‘Mevcut tablonun elbette riskleri de var. Ancak bu risklerin hiçbiri yönetilemez değil. Risklerin iyi yönetilebilmesinde en önemli faktör psikolojik. Hükümetimizin, uygulama hatası olmayan istikrarlı ve kararlı bir yönetim göstereceğine ilişkin ipuçlarını sürekli iç ve dış kamuoyuna vermesinin olumlu sonuçların hızla alınmasında büyük yararı olacağına inanıyoruz.’