İstanbul Hububat Bakliyat Yağlı Tohumlar ve Mamulleri
İhracatçıları
ABD'nin
Chicago eyaletinde bu yıl sekizincisi düzenlenen Uluslararası Bisküvi,
Çikolata ve Şekerleme Fuarı'na (Sweet and Snacks Expo 2012) katıldı. İstanbul Hububat Bakliyat Yağlı Tohumlar ve Mamulleri
İhracatçıları Birliği Yönetim Kurulu Başkanı
Zekeriya Mete, konuya ilişkin açıklamasında,
Amerika'nın nüfus yapısı itibariyle çikolata ve
şekerlemeye aşırı ilgisi olduğunu, dolayısıyla Türk firmaları için bu
pazarda büyük potansiyel bulunduğunu kaydetti.
Mete, bu amaca ulaşmak için ABD'de açılan ve
sektöründe dünyanın en büyük fuarı olan Uluslararası Bisküvi,Çikolata ve Şekerleme Fuarı'na milli
katılım gösterdiklerini, fuarda 15 Türk firmasının 222 metrekarelik alanda ürünlerini sergilediğini ifade etti.
100 milyon dolarlık pazar
Geçen yıl ABD'ye çikolata ve şeker sektöründe 80 milyon dolarlık ihracat yaptıklarını vurgulayan Mete, bu yılki fuarla birlikte ihracat oranlarını yüzde 20 artırmayı hedeflediklerini kaydetti.
ABD'nin zor ancak girenlerin mutlu olduğu bir pazar olduğunu söyleyen Meti, şunları kaydetti:
''Bu pazarı önemsiyoruz. Siyasi ilişkilerimizin iyi olduğu bu dönemde Amerika ile ticari ilişkilerimizi de artırmayı hedefliyoruz. Siyasi ilişkilerin iyi olmadığı durumlarda ticari ve
ekonomik ilişkiler de kötü oluyor. Son 10 yılda Türkiye'nin dış politikasındaki olumlu ilişkilerin sonucunda bunu gördük. Amerika'nın gelir seviyesi ve nüfus gücü ortada. Gözümüzü diktiğimiz bir pazar. ABD'de
tatlı daha çok gidiyor. ABD pazarını özellikle organik yeni ürünler hazırladık. Benim asıl hayalini kurduğum Wall
Mart ve
Starbucks gibi büyük zincirler ile çalışmak. Bunun için çaba sarf edeceğiz. Bu pazar süreklik istiyor. Zor bir pazar. İhracat yapan firmalar çevre
ülkelerdeki rahatlığı gördükleri için uzak pazarlara açılmada çekingen davranıyorlar. Fakat şimdi durum değişti
Türk iş adamları dünyanın her yerine gidiyorlar.''
Mete, Amerika'ya yapılan ihracattaki sıkıntıların başında
finans probleminin geldiğine dikkati çeken Mete, ''Buradaki şirketler açık
hesap çalışmak istiyor. Daha önceleri önce
teşvik alıp sonra ihracat yapıyorduk. Fakat şimdi tersi bir durum söz konusu'' dedi.
200 ülkeye ihracat yapılıyor
Çikolata ve
şekerlemede 200 ülkeye ihracat yaptıklarını hatırlatan Mete, ''Zıt mevsimlerdeki ülkelerde faaliyet yapmayı planlıyoruz. Böylece piyasanın durgun olduğu mevsimlerde, bu ülkeler aracılığıyla ihracatımızı artırmayı hedefliyoruz. Bu amaçla 20 Haziran'da şekerin ana vatanı olan
Brezilya'da gerçekleşen fuara da çikolata ve şekerleme
tanıtım grubu olarak katılacağız. Türk sanayicisi, Brezilya ve Şili'ye de mal satar. Dinamik cesur hedefinden yılmayan ciddi bir sektörüz'' ifadelerinde bulundu.
Türkiye'de şekerin göz ardı edildiğine dikkati çeken Mete, şöyle devam etti:
''Halbuki
demir ve demir dışı metallerin ihracatı 6 milyar dolar,
tekstil ihracatı 6,5 milyar dolar,
hububat ihracatı da 5,5 milyar dolar. Maalesef oluşturduğumuz katma değer ile çıkardığımız ses aynı değil. Değirmencilik sektöründe ciddi sorunlar yaşanıyor. Bu kadar iç piyasaya katma değer oluşturan ve ihracat yapan sektör göz ardı ediliyor. 2012 yılında hububat ihracatında 6,5 milyar dolara çıkar, tekstil hammaddesi, demir dışı metalleri geride bırakarak ihracatta sekizinci sıradan altıncı sıraya yerleşiriz. Türkiye'de gizli ve ciddi bir istihdam oluşturuyoruz. Çünkü bizdeki yüzde 25
ithal girdi, yüzde 75
yerli katkı payı var. Sesimizi daha çok duyurabilmek için bünyemizde Çikolata ve Şekerleme Tanıtım Grubu kurduk. Bu gruba Türkiye'den ihracat yapan bütün şirketler katılıyor.''
Bünyelerinde oluşturdukları ihracat gruplarıyla, Türkiye'nin 500 milyar dolarlık ihracat hedefi için çalıştıklarını dile getiren Mete, çikolata ve şekerlemenin
yurt dışında tanıtımı için
bütçe ayırdıklarını bildirdi.
Bürokratik engeller can sıkıyor
Zekeriya Mete, ihracatçıların Ankara'daki bürokratik engellere çok takıldığını ve bunun biran önce çözülmesi gerektiğine dikkat çekerek, şöyle devam etti:
''İhracatçı dünyanın her yerindeki kültürü görüyor ve ülkesine taşıyor. Ankara'da ülke dışına çıkmamış, ihracat konusunda deneyimli olmayan kişiler, ihracat konusunda belgeleri onaylıyor. Burada da
bürokrasi maalesef yavaş ilerliyor. Bunu aşmak için ilk defa İstanbul İhracatçılar Birliği olarak, bürokratlarımızı yurt dışı fuarlarına götürmeye başladık. Bunun yanında bu işleri yapan kişilerin, özel sektörden seçilerek alınması gerekiyor. Özel sektörde çalışanlar, bu konuda daha hızlı, deneyimle ve aktif olacaklardır.''