Krizin biteceği tarihi açıkladı

Devlet Bakanı Mehmet Şimşek en çok 'Kriz ne zaman bitecek?' sorusuna muhatap oluyor.

<b>Krizin biteceği</b> tarihi açıkladı

Küresel piyasalardaki çalkantının ne zaman sona ereceğine yönelik değerlendirmeler iş dünyası tarafından yakından takip ediliyor. İşadamları krizin akıbetini öğrenmek için en yetkili ağızlara müracaat ediyor. Katıldığı her toplantıda soru yağmuruna tutulan ekonomiden sorumlu Devlet Bakanı Mehmet Şimşek en çok 'Kriz ne zaman bitecek?' sorusuna muhatap oluyor. Dünya genelinde alınan tedbirlerin uygulanmaya başlandığını, krizin bitişiyle ilgili kesin bir tarih vermenin zor olduğunu vurgulayan Şimşek "Toparlanma 2010 yılında başlar. Gönül arzu eder ki daha erken başlasın. G-20 zirvesi sonucunda çok daha somut tedbirler alınır ve erken başlar." diyor. Bakan Mehmet Şimşek, Gaziantep'teki seçim çalışmaları sırasında Zaman'ın sorularını cevapladı. Küresel kriz sürecinde bankacılık sektörünün sağlamlığının Türkiye'nin elini güçlendirdiğine dikkat çeken Şimşek, diğer ülkelere göre durumun iyi olduğunu belirtiyor. İşadamlarıyla sohbetlerinde ülkenin ekonomik yapısıyla ilgili bilgiler verdiğini, 'durum o kadar da kötü değilmiş' tepkisini aldığını aktaran Şimşek'e göre krizin ilk patlak verdiği dönemde alınacak tedbirler yetersiz kalacaktı. "Eylül ayında ne yapsaydık havaya giderdi, ekim ayında ne yapsaydık boşa giderdi. Kriz yeni başlamış bir tsunami gibiydi." diyen Şimşek, Türkiye'de ciddi miktarda sıcak para bulunduğunu, fiyatların serbest bir alan içerisinde hareket etmesine izin verdiklerini söyledi. Bakan'ın verdiği bilgiye göre Türkiye kriz sürecinde Rusya gibi ülkenin sınırlı olan dövizini rastgele harcamadı. Rusya'nın 2008 Ağustos ayında 597 milyar dolar rezervi vardı. Borsayı açık tutmak ve rubleyi korumak için 220 milyar dolar para harcadılar. Kur hareketlenince yabancı sıcak para çabuk çıkamadı. Şimşek, krizin Türkiye'yi üç kanaldan etkilediğine dikkat çekti. Bunlardan birincisi dış ticaret kanalı. İhracat yapılıyor, dış talep daralınca ihracat azalıyor ve istihdamı etkiliyor. Bunun yanı sıra dış ülkelerdeki bankalar zarar edince finansman kanalı da daraldı. Eskiden olduğu gibi Türkiye gibi ülkelere sermaye akmıyor. Üçüncü kanal, ayrı bir önem arz eden güven kanalı. Ne kadar iyi durumda olunursa olunsun, geleceğe ilişkin olumlu beklentiler yoksa, tüketimin, yatırımın ertelenmesi durumu ile karşı karşıya kalınıyor. Şimşek'in kriz hakkında iki temel mesajı var. Birincisi, bu kriz küresel bir kriz, Türkiye'nin bir katkısı yok. İkinci mesaj, krizin etkilerini sınırlamak için imkânlar çerçevesinde doğrular yapıldı. Şimşek, bundan sonraki dönemde kriz nedeniyle bozulan malî dengeleri düzeltmeye çalışacaklarına vurgu yapıyor. Devlet Bakanı Şimşek, Türkiye'de şu anda sıkıntıda olanların başında küçük ve ortabüyüklükteki işletmelerin (KOBİ) geldiğini belirtiyor. KOBİ'leri sıkıntıdan kurtarmak için kredilerinin yeniden yapılandırılmasına ilişkin çalışmaların sürdüğü bilgisini veriyor. Bunun yanı sıra KOBİ'lerin faydalandığı kredileri tekrar canlandırmaya yönelik de çaba harcanacak. Bakan Şimşek, hükümetin yanı sıra bankalar ve sivil toplum kuruluşları da dahil olmak üzere herkesin elini taşın altına koyması gerektiğini vurguluyor. Şimşek'e göre krizle birlikte gelişmekte olan ülkelere sermaye akışının durduğu bir dönemde Türkiye'ye geçen yıl 17,7 milyar dolar yabancı yatırımın gelmesi ekonomi için önemli bir avantaj. Varlık barışı ile piyasaya 14,5 milyar TL'nin girecek olması büyük bir başarı. Bakan Şimşek, paranın yastık altına gitmesini de sermaye kaçışı olarak değerlendirdi. Çiftçilerin borcunu öteleyen kararname Başbakanlık'ta Devlet Bakanı Mehmet Şimşek otomotiv, konut ve beyaz eşya için getirilen üç aylık vergi indiriminin ardından gelen tepkilerin olumlu olduğunu belirtiyor. Henüz toplu bir istatistik çıkmadığını, indirimin yansımalarının önümüzdeki günlerde daha net ortaya çıkacağını ifade eden Şimşek, beyaz eşya ve otomobile göre satın alınırken daha zor karar verilen konutta canlanmanın nisanda başlamasının beklendiğini söylüyor. Konut sektöründeki canlanmanın 200 sektörü etkileyeceği bilgisini veren Bakan, çiftçilerin borçlarını öteleyen ve tarım kredilerinin vadesini uzatan kararnameyi de imzalayıp Başbakanlık'a gönderdiğini duyurdu. Şimşek, bu düzenlemenin en kısa sürede çıkacağını ifade etti. Türkiye'ye döndüğümde yaşadığım sıkıntıları aştım Bakan Şimşek, yerel seçimlerde partisine destek vermek üzere mesaisinin büyük bir kısmını Gaziantep'te geçiriyor. Bölgedeki işadamlarıyla temaslarda bulunan Şimşek, aynı zamanda yerel mitinglere katılıp konuşma yapıyor. "Gaziantep'te çadır kurduk." diyen Şimşek, ifadelerinin kamuoyunda zaman zaman yanlış yorumlanmasıyla ilgili şu değerlendirmelerde bulunuyor: "Aslında artık her kesime yönelik bir mesaj tarzımız oluştu. G-20 zirvesinde de nasıl konuşacağımı biliyorum, Araban gibi bir ilçede de nasıl konuşacağımı biliyorum. Sıkıntım olmadığı kanısındayım. İlk geldiğimizde bu tür sıkıntılar oldu. Şu anda halkın dilinden konuşuyoruz. Diyalog konusunda bir sorun yok."
<< Önceki Haber Krizin biteceği tarihi açıkladı Sonraki Haber >>

Haber Etiketleri:
ÖNE ÇIKAN HABERLER