Bilim adamları
deniz yosununun içindeki
şekeri
yakıta dönüştüren bir
teknik geliştirdi. 3-4 yıl içinde yosundan üretilecek olan yakıt araçlarımızda kullanılabilecek.
BBC
Focus dergisinde yer alan habere göre, mısır ya da şeker kamışı gibi çeşitli bitkilerden elde edilen bioyakıtlar zaten günümüzde kullanılıyor. Fakat bu kaynaklar aynı zamanda
gıda maddesi olarak da kullanılıyor ve talep ediliyor. Bunların üretimi için bol miktarda
toprak,
temiz su ve
gübre gerekiyor. Ancak deniz yosunu için bunların hiçbirine gerek yok. Ancak buna rağmen deniz yosununun biyoyakıta dönüştürülmesi oldukça zor.
California'da bulunan Bio Architecture Laboratuarı'nın kurucusu Yasuo Yoshikuni, deniz yosunundaki hakim şeker molekülünün parçalanması çok zor olduğunu belirterek, "Son dönemdeki teknolojiler deniz yosunundaki şekerlerin tümünü çözmek ya da metabolize etmek için yeterli değildi" dedi. Fakat, Bio Architecture Laboratuarı'ndaki ve
Washington Üniversitesi'ndeki araştırmacılar, mikroplarda aljinat parçalayan genleri bulmayı ve bunları E.coli bakterisine eklemeyi başardılar. Özel olarak oluşturulan bu E.coli, yenilebilir kahverengi deniz yosunu olan Kombu'dan biyoetanol üretilmesini sağlıyor. Biyoetanol benzinle karıştırılabilir ve çok az bir değişiklikle ya da hiçbir değişiklik gerektirmeden otomobillerde kullanılabilir. Yoshikuni, kahverengi deniz yosununun fazla miktarda şeker içerdiğini ve bu miktarın mısır gibi hiçbir tarım mahsulüyle yarışamayacağını söylüyor. Bu yosun türü kırmızı ya da yeşil yosun türlerine göre çok daha hızlı büyüyor.
Bu konuda tek potansiyel engel ise yeterli miktarda kahverengi deniz yosununun yetiştirilip yetiştirilemeyeceği.
Yemek için yıllık olarak birkaç bin ton ekiliyor, ancak deniz yosunu yakıt olarak kullanılırsa milyarlarca ton yetiştirilmesi gerekebilir. Tüm bunlara rağmen hızlı yol alan Bio Architecture Laboratuarı, Temmuz ayında deniz yosunu yakıtıyla ilgili bir
pilot proje yapacaklarını duyurdu. Yosun kaynaklı yakıtın 3-4 yıl içerisinde ticarileşmesi bekleniyor.