O, Türkiye’de faizsiz sistemle otomobil ve ev satışının kurucusu, 28 Şubat döneminde yayınlanan İrticacı firmalar listesinde O’nun şirketleri Ülker Grubundan sonra ikinci ve üçüncü sırada yer aldı. Otomobil satmaması için çeşitli yerlerden baskılar yapıldı. Otomobil bayilerine gönderilen gizli yazışmada onun firmasına otomobil verenin bayiliğinin iptal edileceği bildirildi. 28 Şubat olmasaydı 500 bin kişiyi otomobil sahibi yapardık diyen Emin Şirketler Grubu Yönetim Kurulu Başkanı Emin Üstün 28 Şubat döneminde yaşadığı sıkıntıları anlattı.
28 ŞUBAT ÖNCESİNDE HERŞEY YOLUNDAYDI
28 Şubat öncesi
büyüme sürecindeydik. Yeni açılımlar gerçekleştiriyorduk. Yaptığımız yatırımlarla çok önemli bir süreci başlatmıştık. Yurtdışında inşaatlar yapıyorduk. Büyük bir
yatak fabrikası kurmuştuk, çeşitli mobilyalar üretiyorduk. Emin Yatakları kalitesi ve fiyatıyla çok iyi bir yere gelmişti. Keza Emin
Otomotiv tabir yerindeyse kapısında otomobil almak isteyenlerin kuyruklar oluşturduğu bir firmaydı. Daha pek çok firmamız vardı ve hepsinde işler yolundaydı. Ülkemiz ekonomisine bir
Anadolu sermayesi olarak önemli katkılar sağlıyorduk. Ta ki 28 Şubat dönemine kadar…
EMİN OTOMOTİV’E OTOMOBİL VERENİN BAYİLİĞİ İPTAL EDİLECEK
O dönemde otomobil
markaları sınırlıydı. Birkaç marka vardı. Biz de büyük otomobil kampanyaları yapıp faizsiz sistemimizle insanları kolay yoldan otomobil sahibi yapıyorduk. Her ay binlerce kişi otomobil hayaline kavuşuyor sıra beklemiyor, faiz ödemiyor vs. 28 Şubat sürecine geldiğimizde otomobil markaları sözleşmiş gibi bize otomobil vermeyi durdurdu. Elimizde paramız var bayilere gidiyoruz ancak; Emin Otomotiv dediğimiz zaman size otomobil yok diyorlar. Bizim hemen arkamızdan başka bir firma geliyor ve alıyor yani parası olan herkes otomobil alıyor ama Emin Otomotiv alamıyor. Bu durumun sebeplerini sonradan öğrendik tabi, meğer bayilere gizli bir yazı gönderilmiş. Bu yazıda Emin Otomotiv’e otomobil verenin bayiliğinin iptal edileceği yazıyordu. Bir otomobil markasında ise durum biraz daha farklıydı. Baskı nereden nasıl yapılıyordu bilemiyorum ama birileri bize engel olmak istiyordu. Sonunda bir markayla
anlaşma yaptık. Büyük
gazetelere reklam vermememiz şartıyla ayda 50 civarında otomobil vereceklerdi. O dönemde hem büyüyemedik hem de önümüze çok büyük engeller konuldu.
GİZLİ GİZLİ OTOMOBİL TEMİN ETTİK
Bayiler otomobil vermeyi durdurunca talebi karşılayamaz hale geldik müşterilerimize bu durumu anlatamazdık. Hemen ivedi bir şekilde çözüm yolu aradık. İlk etapta kendi adımızı kullanmadan müşterilerimizin adıyla otomobiller aldık. Tanıdık bayilerden gizli gizli otomobil temin ettik. Fakat yinede bazen bizi tespit ediyorlardı ve o müşteriye otomobil vermiyorlardı. Çok ciddi anlamda sıkıntılar yaşadık ancak; müşterimize bu sıkıntıları yansıtmamak için elimizden gelen gayreti gösterdik. O günlerde biz çok
mağdur olduk ama Allah’a
şükür kimseyi mağdur etmedik.
28 ŞUBAT OLMASAYDI 500 BİN KİŞİYİ OTOMOBİL SAHİBİ YAPARDIK
Emin Otomotiv’in faizsiz sistemi o kadar büyük ilgi görüyordu ki adeta insanlar başvurmak için kuyruklar oluşturuyordu. 28 Şubat döneminde çok büyük engellemeler oldu, adeta size iş yaptırmayacağız denildi. Bütün bu engellemelere karşı biz bu güne kadar 60 bin civarında aileyi otomobil sahibi yaptık. Eğer o gün üzerimize gelinmeseydi biz 500 bin aileyi otomobil sahibi yapardık çünkü gerçekten çok büyük bir ilgi vardı. O dönemde yaşanan ilginç bir durum daha vardı. Hürriyet’in bir eki vardı otomobil ve sanayi ile ilgili,
Güven Erkaya’nın o ekte bir beyanatı vardı. Demişti ki: “Almanya’dan
Mercedes getirme
teşvik kanunu Emin Otomotiv için
Erbakan hükümetinin çıkardığı bir kanundur.” Oysa biz bir tane bile Mercedes getirmemiştik. Ayrıca bizim Türkiye dışında 140 temsilcimiz olduğunu söylüyordu. Bizim o dönemde Türkiye içinde 140 temsilcimiz vardı yurtdışında hiç temsilcimiz yoktu. Bütün bunlar hedefe koyma çabalarıydı.
İRTİCACI FİRMALAR SIRALAMASINDA İKİNCİ SIRADAYDIK
28 Şubat sürecinde Faik Bulut tarafından hazırlandığı öne sürülen bir
kara liste yayınlandı. Bu listede pek çok firma irticacı diye adlandırılıyor, bu firmalardan
alışveriş yapılmaması söyleniyordu. O günün medyası da bu listeyi kullandı. Şu an hala o listeye
arama motorlarından ulaşılabiliyor. Bizim gurubumuzun lokomotif firması olan Emin Otomotiv o listenin ikinci sırasındaydı birinci sırada ise
Ülker Grubu vardı. Bizim diğer firmalarımızda o listede ön sıralardaydı. Bir defa hedefe konulmuştuk ve üzerimizdeki baskı her yerden yapılıyordu. Tabii hedefte olduğumuz için maliyeden de çok ciddi baskı gördük. Bütün defterlerimize el konuldu. Bize “damga pulu” adıyla hiç olmayan bir
vergi çıkartmak suretiyle bugünün parası 3 milyon ceza kestiler.
Bu arada baskı sadece bize değil ilan verdiğimiz gazetelere de yapılıyordu isimleri önemli değil ama o dönemde pek çok gazete bizim ilanlarımızı almak istemedi.
15 YIL GERİYE GİTTİK
Eğer 28 Şubat süreci olmasaydı biz bugün ulaştığımız noktaya 15 yıl evvel ulaşmış olacaktık. Sadece biz değil Anadolu sermayesi de aynı şekilde 15 yıl geriye gitti. Darbeler sadece
ülkeleri ve ülke ekonomilerini geriye götürmüyor firmaları da geriye götürüyor ya da büyümesini engelliyor. 28 Şubat olmamış olsaydı belki de bugün 10 bin kişiyi istihdam ediyor olurduk. 28 Şubat süreci başladığında grubumuzun bünyesinde 15 kadar şirketimiz vardı. Maalesef bunlardan çoğunu kapatmak zorunda kaldık.
YILLARCA YATIRIM YAPMAKTAN KAÇINDIK
Yatırımlar güvenli ortamlarda yapılır. Maalesef 2002’ye kadar bu güvenli ortamı bulamadık ve yatırım yapmaktan kaçındık. Yarın ne olacağını pek kestiremiyorduk. Bugün geldiğimiz noktada grubumuz adına yeni yatırımlar yapıyor, Anadolu insanının önünü açmaya çalışıyoruz. Bir buluşu olan,
girişimci bir ruha sahip kişilere veya tüzel kişilere
ortaklık yoluyla
destek olmaya çalışıyoruz. Yatırım güven ortamını sever, bu güven ortamı günümüzde mevcut. Yeni bir iş kuracak girişimciye, işini büyütmek isteyene 10 bin TL’den 1 milyon TL’ye kadar ortaklık yoluyla destek olmaya hazırız. Biz Anadolu sermayesinin güçlenmesi ve büyümesi taraftarıyız. Biz büyürken başka girişimcileri de büyütme gayreti içerisindeyiz.