Erbil'deki Bölgesel Yönetim, merkezî hükümetin karşı çıkmasına rağmen uzun süredir kendi topraklarında ürettiği petrolü satmak için diplomasi yürütüyordu. Geçen perşembe günü Habur'dan K.
Irak'a geçen tankerlerin
ham petrol getirmek üzere gittikleri bildirildi. Bugün dolu olarak
Türkiye'ye giriş yapacak tankerlerin, petrolü Mersin'deki
rafinerilere götüreceği kaydedildi. Buradaki testlerden sonra
ithalatın başlaması bekleniyor.
Türkiye'nin
Kuzey Irak'tan petrol alma girişimleri
Başbakan Tayyip Erdoğan'ın Brezilya'ya giderken yaptığı açıklamaları akla getirdi. Erdoğan, gezide kendisine eşlik eden
gazete genel yayın yönetmenlerine yaptığı açıklamada,
Bağdat yönetiminin K.Irak'taki yönetime işlenmiş petrol ürünü vermeyi azalttığını belirterek, Türkiye'nin buna
seyirci kalamayacağını vurgulamıştı. Erbil'in Türkiye'den mazot, benzin gibi işlenmiş petrol ürünleri talep ettiğini kaydeden Erdoğan, "Oradan ham petrol alıp Türkiye'de işleyeceğiz. Ardından
Kuzey Irak'a geri göndereceğiz." demişti.
Kuzey Irak'ta petrol üretimi her geçen gün artmasına rağmen, petrolü işleyecek yeterli rafineri olmaması sebebiyle bölgede benzin, mazot ve kerosin sıkıntısı yaşanıyor. Kuzey Irak, işlenmiş petrol ürünleri konusunda Bağdat'taki merkezi hükümetten gelecek petrole bağımlı durumda. Erbil'deki gözlemciler, özellikle son dönemde merkezi yönetim ile yaşanan sorunlar dolayısıyla hem üretilen ham petrolün uluslararası piyasalara ulaştırılmasında sıkıntılar yaşandığını hem de merkezden gelen benzin ve mazot miktarında azalma olduğunu belirtiyorlar. K.
Irak yönetimi de, dünyanın en önemli petrol havzaları kendi bölgelerinde olmasına rağmen, işlenmiş petrol ürünleri sıkıntısından muzdarip. Erbil başta olmak üzere Musul, Anbar ve Diyala gibi bölgelerde zaman zaman benzin kısıtlaması yapılıyor. Bu durum Bağdat'taki Nuri el Maliki hükümetine karşı artan hoşnutsuzluğun da kaynakları arasında gösteriliyor.
Erbil-Bağdat ilişkileri kuvvetleniyor
Bölgede petrol ticareti ile uğraşan gözlemciler, Erbil'in kendi petrolünü satmaya başlaması ve Türkiye'nin Kuzey Irak'tan ham petrol almasını,
Ankara-Bağdat ilişkilerinde yeni bir dönemin habercisi olarak değerlendiriyor. Gözlemcilere göre Maliki hükümetinin bu duruma göstereceği tepki, zaten gergin olan Türkiye-Bağdat ilişkilerini yeni bir safhaya taşıyabilir. Yerel kaynaklar, önümüzdeki günlerde
Kürt bölgesinden Türkiye'ye ham petrol sevkine gösterilecek tepkilerin, kamyon trafiğinin akıbetini de belirleyeceğini belirtiyor.
Türkiye'nin K.Irak'taki Bölgesel Yönetim'den doğrudan alım yapmasının, aynı zamanda
terörle mücadelede de etkileri olması bekleniyor. Erbil'in, stratejik ilişkilerini zenginleştirdiği Ankara'dan gelecek, "kendi topraklarında yerleşen
terör örgütü mensuplarına yönelik tavrında değişiklik beklentilerine" olumlu bakabileceği kaydediliyor.
İngiliz Telegraph gazetesi ise K.Irak'ın merkezi hükümetin karşı çıkmasına rağmen, Türkiye'ye petrol
ihraç etmeye başladığına dikkat çekti. İki yerel kaynağa dayanarak tankerle petrol
taşıma işinin perşembe günü başladığını öne süren gazete, bu adımın Ankara ile Erbil arasında 'ciddi bir taahhüt'ü göstereceğine işaret etti.
İhtiyacı olan petrolün yüzde 93'ünü ithal etmek zorunda olan Türkiye, halen 11
ülkeden alım yapıyor. İhtiyacın yaklaşık yüzde 40'ının karşılandığı
Rusya en fazla petrol alınan ülke olurken, yüzde 35 ile
İran ikinci sırada geliyor. Ancak ABD'nin, İran'ın petrolden elde ettiği geliri nükleer
silah üretme yolunda kullandığı gerekçesiyle bu ülkeye ve petrol alan ülkelere
ambargo kararı bulunuyor. Bu çerçevede dünyanın pek çok ülkesi gibi Türkiye de Tahran'dan alımını dereceli olarak azaltıyor.
Enerji Bakanı
Taner Yıldız, ambargoyu değerlendirirken İran petrolünden doğacak açığın Suudi
Arabistan ile Cezayir'den alınacak miktarların artırılarak kapatılmasının hedeflendiğinin altını çizmiş, bunun yanında Libya'dan da alıma başlayacaklarını kaydetmişti. Yıldız, Türkiye'nin asıl hedefinin 11 olan petrol kaynağı ülke sayısının artırılması olduğunu vurgulamıştı. Türkiye'nin ABD'nin kararından önce de petrol kaynaklarını çeşitlendirme çalışmasına başladığını ifade eden Yıldız, "Şu anda doğalgaz aldığımız ülkelerin sayısı 5'tir. Bu sayıyı 6'ya, 7'ye, mümkünse 8'e çıkartmayı istiyoruz. Ham petrol aldığımız ülkelerin sayısı da 11'dir. Bunu da 12'ye, 13'e, mümkünse 14'e çıkartmayı hedefliyoruz." açıklamasını yapmıştı.