Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, "Avrupa, katı göç politikalarının, göçmenlere karşı ötekileştirme, ayrımcılık ve hoşgörüsüzlüğün tırmanışa geçtiği bir bölge olmamalıdır" dedi. 'Avrupa Günü' vesilesiyle yayımladığı mesajda Erdoğan, Türkiye'nin Avrupa ailesinin bir üyesi olduğunun altını çizdi.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, 'Avrupa Günü' münasebetiyle bir mesaj yayımladı. Erdoğan, şu ifadelere yer verdi: "Bugün, bir barış projesi olan Avrupa Birliği'nin temellerinin atıldığı Deklarasyon'un 65'inci yılını yâd ediyoruz. 'Avrupa Günü' olarak kutlanan bu yıldönümü, AB'nin geleceğine dair görüş ve beklentilerin paylaşılması bakımından önemli bir vesile teşkil ediyor. Kuruluşundan itibaren kıtamızda barış ve istikrarın korunmasında önemli başarılara imza atan AB, maalesef bugün ciddi ekonomik, siyasi ve toplumsal sorunlarla karşı karşıya bulunuyor. Bölgesel ve küresel olaylar bağlamında kritik gelişmelerin yaşandığı bir süreçte, AB'nin siyasi açıdan bir cazibe merkezi olmaya devam etmesi önemlidir. AB'nin, üzerine inşa edildiği demokrasi, insan hakları, hukuk devleti gibi değerleri tutarlı ve güçlü biçimde savunması, bölgemizdeki krizlerin aşılmasında hayati rol oynayacaktır. Biz aynı anlayışla, AB'nin içe kapanmaması, barış havzasını genişletmesi, daha fazla ülkeyi kapsayan daha güçlü bir Birlik haline dönüşmesi gerektiğine inanıyoruz.
'TÜRKİYE, AVRUPA AİLESİNİN BİR ÜYESİDİR'
Avrupa ailesinin bir üyesi olan, bölgesinde güven ve istikrar abidesi olarak yükselen Türkiye, mevcut soruların çözümünde Birliğe en fazla katkı yapabilecek ülkelerin başında geliyor. Bu sebeple, AB'ye tam üyelik sürecimizi stratejik bir hedef olarak görüyor, kararlı bir şekilde sürdürüyoruz. AB'nin de Türkiye'nin katılım sürecini stratejik bir perspektiften değerlendirmesi, bazı üye ülkelerin kısa vadeli siyasi hesaplarına rehin etmemesi ve zedelememesi gerekir.
'AP'NİN EVRENSEL DEĞERLERE SAHİP ÇIKMASINI BEKLİYORUZ'
Bu vesileyle, son dönemlerde AB ülkelerinde ırkçılık, yabancı düşmanlığı, göçmen karşıtlığı ve İslamofobinin zemin kazanmasından duyduğumuz derin endişeyi de vurgulamak istiyorum. Avrupa, katı göç politikalarının, göçmenlere karşı ötekileştirme, ayrımcılık ve hoşgörüsüzlüğün tırmanışa geçtiği bir bölge olmamalıdır. Bu eğilimlerin kendisini en bariz biçimde gösterdiği Avrupa Parlamentosu'nun da evrensel değerlere sahip çıkması öncelikli beklentilerimiz arasında yer almaktadır. Bu düşüncelerle başta vatandaşlarımız olmak üzere bütün Avrupalıların Avrupa Günü'nü kutluyor, herkesi sevgi ve saygıyla selamlıyorum." CİHAN