Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, bölgedeki hendeklerin HDP'li belediyeler tarafından kazıldığını ileri sürerken baraj inşaatın durdurulmasına yönelik eylemleri yapanların da HDP'li siyasiler olduğunu savundu. Erdoğan, "Buradaki amacın özellikle siyasetin alanını boşaltmak, demokrasinin araçlarını ve imkanlarını devre dışı bırakarak tüm kitlelerini terör örgütünün arkasına çekmek olduğunu biliyoruz" dedi. Erdoğan HDP'ye seslenerek "Tercihinizi yapın; demokrasinin mi yanındasınız, terörün mü yanındasınız?" diye sordu.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, resmî bir ziyaret için Türkiye'ye gelen Avrupa Birliği (AB) Konseyi Başkanı Donald Tusk ile bir araya geldi. Baş başa ve heyetler arası görüşmelerden sonra ortak basın toplantısı düzenlediler. Tusk'a Türkiye'nin AB üyeliğini destek verdiği için teşekkür eden Erdoğan, "Maalesef son dönemde müzakere sürecimizde durağan bir seyir yaşanıyor. Bu süreçte ilerleme sağlanması diğer alanlardaki ilişkilerimize de ivme kazandıracaktır." diye konuştu.
AB Konseyi Başkanı Tusk ile esas olarak göçmen ve terörle mücadele konularının ele alındığını ifade eden Erdoğan, Ege ve Akdeniz'de boğulanın insanlık olduğunu söyleyerek "Unutulmamalıdır ki bu insanlar orada yaşayanların imkanlarını ellerinden almak için değil, kendi asgari hayat haklarını korumak için yönelmişlerdir. Hayatta kalma mücadelesi veren bu insanlar karşısında Avrupa ülkelerinin meseleye kendi konforlarını bozmama düşüncesiyle yaklaşmaları asla ahlaki bir tavır değildir. Bu tavır, Avrupa'nın üzerine kurulduğu tüm değerlere sırtını çevirmesi anlamına gelmektedir." diye konuştu.
'GÖÇMEN KOTA FİKRİNİ DESTEKLİYORUZ'
Mülteci sorunun çözümüne ciddi katkı sağlayacak ülkelerin başında Almanya'nın geldiğini söyleyen Erdoğan, göç akınından en fazla etkilenen ülkenin Türkiye olduğunu kaydetti. Türkiye'nin bu süreçte Avrupa ve Batılı ülkelerden yeterli oranda katkının gelmediğini kaydeden Erdoğan, daha adil yük paylaşımı isteyerek sürecin sürdürülebilir olmadığını söyledi. Erdoğan, "Herkesin yükü kendi imkanına göre paylaşacağı göçmen kotaları fikrini desteklediğimizi özellikle ifade etmek isterim." dedi.
'TBMM ÜYESİ OLAN HERKESİN SORUMLU DAVRANMASI GEREKİYOR'
Terörle mücadele hususunda ise Türkiye'nin kritik bir dönemden geçtiğini söyleyerek, "Kendisine siyasetçi diyen, bu sıfatı kullanan, hele bir de TBMM üyesi olan herkesin sorumlu davranması gerekiyor. Allah aşkına soruyorum, 'görevlendirilmiş çeteler, isim belirlenmiş maaşlı insanlar, kendinizi harcatmayın, hükümet yok, herkes ayağını denk alsın, size yazık olur, karşılık vermek hakkınızdır, onları anasından doğduğuna pişman edin' gibi tehditkar ifadelerin siyasetle, siyaset diliyle en küçük bir ilgisi olabilir mi?" dedi.
'PARTİ BİNALARINA YÖNELİK SALDIRILARI KESİNLİKLE TASVİP ETMİYORUM'
"Parti binalarına yönelik saldırıları kesinlikle tasvip etmiyorum. Müsebbiplerini de kınıyorum. Hangi siyasi partinin, hangi STK'nın mensubu olursa olsun bana göre yanlış yapıyorlar. Bunlarla ilgili gerekli adli işlemler hiç şüphesiz yürütülecektir" diyen Erdoğan kendilerinin parti binalarına yönelik gösterdikleri net tavrı onların da kamu binalarına ve araçlarına yönelik saldırıları karşısında göstermelerini beklediğini söyledi.
'HENDEKLER (HDP'Lİ) BELEDİYELER TARAFINDAN KAZILIYOR'
HDP'lilerin güvenlik güçlerinin verdiği kayıpları sevinçle karşıladıklarını iddia eden Erdoğan, "Bölgedeki ilçelerde, mahallelerde hendekler, kanallar kazılması talimatını veren cumhurbaşkanı mı, başbakan mı yoksa bu partinin yöneticileri mi? Tüm Güneydoğu, Doğu bu bölgelerdeki ilçeler, beldeler hatta iller, burada kullanılan iş makinaları hangi belediyelerin iş makinaları? Bu belediyeler tarafından bu hendekler kazılıyor. Bu döşenen mayınlar, kimler tarafından kimin talimatı ile acaba döşeniyor? Bunların talimatını ben mi veriyorum? Bunların talimatını Sayın Başbakan mı veriyor? Yoksa bunların talimatını sırtını teröre dayayanlar mı veriyor?" diye sordu. Hendeklerin ise valiler ve kaymakamlar tarafından kapatıldığını söyledi.
'AMAÇ TÜM KİTLELERİ TERÖR ÖRGÜTÜNÜN ARKASINA ÇEKMEK'
"Bunlar camilerimizi yakacak kadar ileri gitmişlerdir" diyen Erdoğan, "Söze geldiğinde barışı ve kardeşliği dillerinden düşürmeyenler fiiliyatta kendilerinden olmayan herkese karşı her türlü faşizan baskıyı uygulamaktadır. Eğer bugün birçok işyeri yakılmışsa, baraj inşaatların durdurulması için her türlü hamle yaptıysalar kimler yaptı? Terör örgütünü arkasına alan siyasi partinin mensupları yapmıştır. Her fırsatta cumhurbaşkanı ve hükümeti suçlamak suretiyle de terörle aralarındaki açık ilişkiyi gizlemeye hedef şaşırtmaya çalışmaktadırlar. Buradaki amacın özellikle siyasetin alanını boşaltmak, demokrasinin araçlarını ve imkanlarını devre dışı bırakarak tüm kitlelerini terör örgütünün arkasına çekmek olduğunu biliyoruz." ifadelerini kullandı.
'MÜCADELENİZİ SİYASETLE Mİ KANLA MI YÜRÜTECEKSİNİZ?'
Siyasetin dili ile konuşanlarla siyasetin dili ile konuşacaklarını söyleyen Erdoğan, "Terör örgütü ile arasına mesafe koymakta zorlanan bu partiye bir kez daha sesleniyorum; tercihinizi yapın. Demokrasinin mi yanındasınız, terörün mü yanındasınız? Mücadelenizi siyaset aracılığıyla mı yürüteceksiniz; silahla, bombayla, şiddetle, kanla mı yürüteceksiniz?" diye konuştu. HDP'nin terörün yanında saf tutmaları halinde bunun bedelini ödemeye göze alması gerektiğinin altını çizdi.
DONALD TUSK: HDP VE HÜRRİYET'E YAPILAN SALDIRILARI ELEŞTİRİYORUM
AB Konsey Başkanı Tusk ise ziyaretin hem Türkiye hem de Avrupa için zorlu bir zamana denk geldiğini ifade ederek zor dayanışma ve sadakat vurgusu yaptı. Türkiye'deki çok acımasız terör saldırısına maruz kaldığını kaydeden Tusk, terörün güçlü bir şekilde kınanması gerektiği üzerinde durdu. Tusk, "Biz AB Türkiye ile yakın işbirliği yapmak istiyoruz terörle mücadelede. PKK'nın Avrupa'daki varlığı ile mücadele etmeye devam edeceğiz. Bu arada, HDP Genel Merkezi ve Hürriyet gazetesine yapılan saldırıları da eleştiriyorum." diye konuştu.
Tusk, göçmen konusunda ise tarafların birbirini suçlamanın sorunun çözümüne herhangi bir katkı sunmayacağını vurguladı. CİHAN