İşte Erdoğan'ın katıldığı bir televizyon programında yaptığı açıklamalarından satırbaşları:
PUTİN ARADI, ABD ARADI
Şehit haberleri geldikçe daha fazla duygulandım. Şehitler tepesi boş değil. Bu millet bunu bir kez daha ispatlamış oldu. Dünyadan birileri arıyor, darbeye karşı verdiğiniz mücadeleden dolayı sizi kutlarız diyor.
Birkaç istisna dışında Katar Emiri'ni zikretmem gerekir. Sürekli aradı. Rusya, sayın Putin aradı. ABD aradı. Kimse ilgili bakanını, yetkilisini buraya gönderme zahmetinde bulunmadı.
15 TEMMUZ SONRASI BAŞLAYAN CADI AVININ BİLANÇOSU
Bu olay olmamış olsaydı bunların üzerine bu şekilde gidemeyecektik. Şimdi milletim çok daha iyi tanıma fırsatı buldu. Çok ciddi sayıda bugün itibarıyla gözaltına alınan şahıs 18 bin 699 idi. Tutuklu sayısı 10 bin 137. Şehitlerimizin sayısı 237. Yaralı sayısımız 2 bin 191, Allah onlara şifa versin.
'FRANSA GİBİ UZATABİLİRİZ'
Polisimiz içinde de ciddi manada örgütlenmişler. Aynı şekilde yargıda. Devletin tüm kurumlarında örgütlenme var. Hepsini temizlememiz gerekecek. Bir defa çok ciddi sayıda görevden alma olayı var. Bu görevden alma sürecini bizler OHAL sürecinde devam ettireceğimiz gibi baktık ki bu iş normalleşmeye girmedi, Fransa gibi uzatabiliriz.
Parlamentomuz bütün yüreklerini ortaya koyarak dört partinin temsilcileri de orada yerini alıyor ve orada mücadelelerini sürdürüyor.
ERDOĞAN YİNE FARKLI SAAT VERDİ
21.30 gibi eniştem beni arıyor. Daha önce saatleri karıştırdık. Beylerbeyi Sarayı'nın orada bir hareketlilik var diyor. Bu haberi aldıktan sonra ben inanamadım. Ziya dalga mı geçiyorsun, ne alakası var dedim. Daha sonra MİT Müsteşarı'nı, Genelkurmay Başkanı'nı aradım, ulaşamadım. Sayın Fidan'a ulaşabildiğimde kendisinden bilgileri aldım. Arada özellikle Başbakanımızla irtibat halindeyiz. Cumhurbaşkanlığı, Başbakanlık, Meclis durumlarını görünce sıkıntı oluyordu. 10'a doğru Fidan'a ulaşma fırsatım oldu. Böyle bir durum olduğunu, kendisinin Genelkurmay'a gittiğini, Genelkurmay'dayken böyle bir durum olmadığını 20.30 gibi gelmiş. MİT'e geldiğinde orası da bombalanmaya başlamış. Bilgileri o anda kendilerinden kabataslak aldık. Bu süreç içinde maalesef bir gerçeği tespit ettik ki burada ciddi bir istihbarat zafiyeti var. Bu saate kadar bu olmazdı. Bir iki saatin çok büyük önemi var. Bütün bunlara rağmen anında bazı müdahaleler yapılabildi. Uçuşu yapanlara karşı bazı karşı tedbirler alınabildi.
Hareket kabiliyetini şu anda artırıyoruz. Tüm İçişleri Bakanlığı'nın hareket kabiliyeti çok ileri gidecek. Silah, mühimmat noktasında çok daha güçlü hareket edecek. Terörle mücadelede bu noktada polisin, jandarmanın gücünü artıracağız. Polis, jandarma el ele bunu yürütecek.
"ASKERİ OKULLAR KAPATILACAK, MİLLİ SAVUNMA ÜNİVERSİTESİ KURULACAK"
Bugün yeni bir hazırlığı yaptık. Bugün yarın o da Resmi Gazete'de yayımlanır. Okullar meselesi. Askeri okullar kapatılacak. Tüm okullarda liseler, mesleki okullar, buralardan rahatlıkla harp okullarına giriş olacak. Harp okullarının üzerinde bir çatı olacak. Milli Savunma Üniversitesi kurulacak. Bunun altında, kara, deniz, hava harp okulu olacak. Orada kurmay, kıdem gidiyor. Burada okuyanların hepsi lisans. Lisansüstü kurmaylık yerine geçmiş olacak. Harp akademilerinin yerine lisansüstü eğitimi getiriyoruz.
Mesleki noktada kadrolara ihtiyaç var. Astsubay meslek yüksekokulları gibi. Mesleki noktada eksikleri gidermek için bunu yapacağız. Kalite, kariyer noktasında çok ciddi bir gelişmeyi koyacağız. Jandarma akademisi kurulacak. Bir diğer adım. Bütün askeri hastanelerin hepsi sağlık bakanlığına bağlanacak.