Erdoğan'dan Bank Asya yorumu: Paralel ile mücadelenini önemli bir adımı


Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Bank Asya'ya el konulmasıyla ilgili olarak, "Tabi bu sürecin en önemli ayaklarından bir tanesi. Orada meşru olmayan yollarla nasıl paralar toplandı ve nasıl böyle bir yapı, finans sektöründe ayakta tutuldu, şimdi bu ortaya çıktı. Suistimaller ortaya çıktı, BDDK nihayetinde, TMSF'nin teftiş raporları neticesinde kararını verdi, tabi bu kararın neticesinde de TMSF'ye devredildi. Bu süre 1,5 yıl sürdü. Eğer hukuk içerisinde bu olmamış olsa, zaten hemen 1,5 yıl önce anında el konulurdu ama bir hukuki süreç takip ediliyor ve bu hukuki süreçte de en sonunda buraya gelindi, şimdi artık TMSF burayı yürütüyor." değerlendirmesini yaptı.

Erdoğan, Show TV'de yayınlanan 'Cumhurbaşkanı ile Gündem Özel" programına konuk oldu.

Cumhurbaşkanlığı Sarayı'ndaki programda gündeme ilişkin soruları cevaplayan Erdoğan, New York Times Gazetesi'nin Türkiye ile ilgili yazılarıyla ilgili soruya, New York Times'ın bu görevinin yeni olmadığına işaret ederek, şöyle konuştu:

"New York Times, Allah rahmet etsin Sultan Abdülhamid'e de aynı şeyi yaptı. Ondan sonra aynı şeyi Menderes'e yaptı. Aynı şeyi rahmetli Turgut Özal'a yaptı. Daha sonra bana yaptı. Ve bunu düşünün, 1896'da Sultan Abdülhamit'e yapan bu gazete, bir görevi ifa ediyor ve bunun arkasında hangi gücün olduğu belli. Bu güce, verilen talimat istikametinde hizmet ediyor. Şu anda da yaptığı bu. Gezi olaylarında filan da aynı görevi üstlendi, yine yürüttüler biliyorsunuz. Aynı işi BBC, CNN yaptı. Hepsi yüklendiler. Dert ne biliyor musunuz? Dert, Türkiye'yi zayıf düşürmek, Türkiye'yi bölmek, parçalamak ondan sonra yutmak. Ama bunu başaramadılar. Buna fırsat vermeyeceğiz. Bu millet, birlik, beraberlik içinde olduktan sonra, yani bir olup, iri olup diri olduktan sonra yetmez, kardeş olduktan sonra yetmez, hep birlikte Türkiye dedikten sonra affedersin bu üst aklın güdümündeki malum yapılar bu işi başaramayacaklar."

"BİR DARBE HÜKÜMETİ OLDUĞU ZAMAN GELİR BUNLARIN HEPSİNİ DOĞRAR GEÇER"
"Paralel Yapı'nın faaliyetlerinin bu konuda çok etkin olduğu biliniyor. Bugün örneğin 'bir trol hesap üzerinden operasyon yapılacağı tartışmaları, bazı isimlerin gözaltına alınacağı' iddiaları gündeme geldi. Paralel Yapı, hala etkinliğini nasıl sürdürebiliyor bu kadar? Paralel Yapı'yla mücadelede istenen seviyeye gelindi mi?" şeklindeki soruya da Erdoğan, bunun 40 yıllık bir siyasi, askeri, ekonomik, emniyete müteveccih güvenliğe yönelik ve devletin tüm kurumlarının içindeki bir yapılanma olduğunu söyledi.

Bu 40 yıllık yatırımın bir anda silip süpürüp atamanın güçlüğüne dikkati çeken Erdoğan, "Ama şu anda çok ciddi bir zafiyet içerisinde oldukları belli. Bakın dün bir araya gelemeyenler, şu anda rahatlıkla bir araya gelebiliyorlar. Kaldı ki biz bu mücadeleyi hukuk içerisinde vermek durumundayız. Yani biz bir darbe hükümeti değiliz. Bir darbe hükümeti olduğu zaman gelir bunların hepsini doğrar geçer. Ama biz ne böyle bir özlemin içindeyiz ne de bir gayretin içindeyiz." değerlendirmesini yaptı.

Erdoğan, Mısır'da yapılan darbeyle beraber 2 bini aşkın insanın ve Mursi'nin idama mahkum edildiğini, 40 bin kişinin cezaevlerinde bulunduğunu, böyle bir yapının oluştuğunu belirterek, "Tabi biz böyle bir noktada değiliz. Biz bir hukuk devletiyiz ve hukukun gereği neyse bunu yapıyoruz, bunu yapmak durumundayız. Ama ne diyoruz? En son siyaset belgesinin içerisinde de bu girdi. Ulusal güvenliğimizi tehdit eden legal görünümlü illegal örgütler, şimdi çalışmalar buna göre yürüyor. Biz Millî Güvenlik Kurulu'nda tavsiye kararımızı aldık, Hükümetimize gönderdik ve Hükümetimiz de kararını aldı ve tekrar dönüldü, tekrar Millî Güvenlik Kurulu'nda son durumu gözden geçirdik ve şimdi de bu yola koyulmuş vaziyetteyiz." dedi.

"BDDK NİHAYETİNDE, TMSF'NİN TEFTİŞ RAPORLARI NETİCESİNDE KARARINI VERDİ"
"Bank Asya'ya TMSF el koydu. Bu da paralel yapılanmanın finans kaynaklarına yönelik bir mücadelenin ayağı mı?" sorusu üzerine Erdoğan, "Tabi bu sürecin en önemli ayaklarından bir tanesi. Orada meşru olmayan yollarla nasıl paralar toplandı ve nasıl böyle bir yapı, finans sektöründe ayakta tutuldu, şimdi bu ortaya çıktı. Suistimaller ortaya çıktı, BDDK nihayetinde, TMSF'nin teftiş raporları neticesinde kararını verdi, tabi bu kararın neticesinde de TMSF'ye devredildi. Bu süre 1,5 yıl sürdü. Eğer hukuk içerisinde bu olmamış olsa, zaten hemen 1,5 yıl önce anında el konulurdu ama bir hukuki süreç takip ediliyor ve bu hukuki süreçte de en sonunda buraya gelindi, şimdi artık TMSF burayı yürütüyor." değerlendirmesini yaptı.

"BÖYLE BİR BAŞLIĞI ATMAN İHANETTİR"
Erdoğan, MİT TIR'larını gündeme getiren Can Dündar ile ilgili çarpıcı açıklamalarda bulundu. Haberi yayınlayan Dündar için "Geçmişini biliyorsunuz malum takımlarından birisidir." diyen Erdoğan, "Böyle bir başlığı atman bile bana göre hem ülkeye bir ihanettir hem de bunun nereye gideceği konusunda sen bu kararı neye göre veriyorsun? Paralel yapının dediği istikamette bunu kullanıyor." değerlendirmesinde bulundu.

"Millî İstihbarat Teşkilatı TIR'larına ait olduğu iddia edilen görüntüler yayınlandı Cumhuriyet gazetesinde. Bunun ardından bir tartışma başladı, siz de bu tartışmaya müdahil oldunuz. Bu yayını yapan gazetenin Genel Yayın Yönetmeni Can Dündar hakkında suç duyurusunda bulundunuz. Bu sürece müdahil olmanızın nedeni ne?" şeklindeki soruya Erdoğan, MİT'in devletin şu anda en özel teşkilatı olduğunu ve bu teşkilatın gerek ulusal bazda, gerekse uluslararası bazda hassas görevleri olduğunu ifade ederek, şöyle konuştu:

"Bu görevleri yerine getirirken kimler nereye kadar buraya müdahale edebilir, bunların da hepsi kanunlarla belirlenmiştir. Ve bu tür bir şeyde, Başbakan'ın her şeyden önce, Müsteşara herhangi bir müdahale falan olacağı zaman bundan haberinin olması lazım, izninin olması lazım. Bu olayla ilgili olarak MİT araçları olduğu halde, bunlara müdahale etme yetkisi yok. Böyle bir yetki olmadığı halde, burada MİT'in bu TIR'larına çok farklı bir alanda bir müdahale söz konusu olmuştur. Bunun ardından uluslararası alanda bir tezvirat, Türkiye'ye yönelik bir karalama kampanyası var. Peki bunun arkasında kim var? Baktığımız zaman burada bir defa yine bir üst aklın olduğuna inanıyorum. Üst aklın kullandığı kim? Bu da paralel yapı. Paralel yapı burada da devreye girdi. Ve neticesinde bakın şu anda hepsi dökülmeye başladı. Bunlar konuşuldu. O günlerde bunlar gazetelerde, televizyonlarda yer aldı. Peki şimdi, tekrar seçimin son haftasına girerken ismini zikrettiğiniz gazete ve o ismini zikrettiğiniz şahıs ki geçmişini biliyorsunuz malum takımlarından birisidir, şu anda bunu gündeme getirmesinin tek sebebi, tekrar ülkeye zarar vermek, bir tezvirat, böyle bir kampanya. Kaldı ki bu yargıda şu anda. Yargı süreci devam ediyor. O savcılar, hakim vesaire bunlar hepsi yargılanıyor. Askerler yargılanıyor. Bununla ilgili olarak subay, astsubay bazı tutuklu olanlar var. Böyle bir sürecin içerisinde sen kalkıyorsun, böyle bir başlık atıyorsun. Bir defa bu başlığı atman bile bana göre hem ülkeye bir ihanettir hem de bunun nereye gideceği konusunda sen bu kararı neye göre veriyorsun? Paralel yapının dediği istikamette bunu kullanıyor."

"BAYIRBUCAK TÜRKMENLERİ'NE HER TÜRLÜ İNSANİ VE LOJİSTİK DESTEĞİ VERDİK"
Erdoğan, Bayırbucak Türkmenleri'ne her türlü insani, lojistik desteği verdiklerin, bunu da vermeye devam edeceklerini belirterek, Bayırbucak Türkmenleri'nin ileri gelenlerin konuyla ilgili açıklamaları olduğunu vurguladı.

Gerek kendisine, gerek dönemin Dışişleri Bakanı Ahmet Davutoğlu'na MHP'li milletvekilinin de bir teşekkürleri olduğuna da işaret eden Erdoğan, şunları söyledi: "Siz olmasanız Bayırbucak Türkmenleri burada ne yapacaklar? Çünkü Suriye'de rejim onların da üzerine geliyor. Lazkiye'den Hatay'a doğru, o bölgede biliyorsunuz Bayırbucak Türkmenleri var ama bunlar Türkiye'de Hükümeti, son dönemlerde şahsımı terör örgütlerine destek veriyormuşuz diye itham etme noktasına gittiler. Bir algı operasyonu. Bunu kim adına yapıyorlar, o da belli." CİHAN
<< Önceki Haber Erdoğan'dan Bank Asya yorumu: Paralel ile mücadelenini... Sonraki Haber >>

Haber Etiketleri:
ÖNE ÇIKAN HABERLER