Kardeşlerin yürüttüğü iddia edilen karmaşık sahtekarlığın dikkat çekici ayrıntıları arasında, bir ABD Yurtiçi Gelirler Servisi ajanının ABD’ye iade edilmemek için korunma talep ettiklerini söylediği Türkiye Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’la kardeşler arasında ilişki olduğunu iddia ettiği ifadesi de var.

Kingston kardeşler ve iş ortakları Lev Aslan Dermen (diğer adıyla Levon Termendzhyan) yenilenebilir biyoyakıt ürettikleri iddiasıyla düzmece vergi iade başvuruları yapmakla suçlandılar. Asılsız başvuruların toplam tutarının 1.1 milyar doları bulduğu, bunun 551 milyon kadarını teslim aldıkları söyleniyor.

Fundamentalist bir Mormon klanının mensubu olan kardeşler, eski bir Utah başsavcısı tarafından “örgütlü suç ailesi” olarak tanımlanıyor. Şirket vergi iadesi alabilmek için şişirilmiş yakıt miktarları ve sahte şirket kayıtları üretiyordu.

Utah gazetesi Herald Journal “belgelere göre Kingstonların Utah’ın Sandy şehrinde bir ev ve değeri 1 milyon doların üstündeki Bugatti Veyron marka spor otomobil için milyonlarca dolar harcadığını” bildirdi.

Kardeşlerle Erdoğan arasındaki bağlantı ise Türkiye’ye gitmek üzereyken yakalanmalarının hemen ardından gündeme geldi: Salt Lake Tribune gazetesi Jacob Kingston’un Türkiye Cumhurbaşkanıyla ve Türk işadamı Sezgin Baran Korkmaz’la görüştüğünü belgeleyen bir fotoğraf yayınladı.

Görüşmenin Eylül 2017’de gerçekleştiği bildiriliyor. Davayla ilgilenen federal hukukçular Kingston’un ziyaret sırasında ayrıcalıklı muamele gördüğünü, Türkiye’ye pasaportsuz girmesine izin verildiğini ve kendisine polisin refakat ettiğini söylediler.

Mahkeme Kingston kardeşlerin, Eylül 2013’ten 2015’in sonuna dek 130 ile 134 milyon dolar parayı Korkmaz’ın sahibi olduğu SBK Holding’e doğrudan veya SBK’nin ABD merkezli kardeş şirketi aracılığıyla aktardığını tespit etti. Savcılar mahkemeye “Termendzhyan ile diğer davalı Jacob Kingston’un SBK Holding AŞ isimli bu Türk şirkete ve onun yatırımlarına 500 milyon doların üzerinde yatırım yaptıklarını gösteren delillere” sahip olduklarını söyledi.

Bu paranın bir kısmının Türkiye’deki bir yalıya harcandığı, Isaiah Kingston’un sadece katma değer vergisi için 483 bin dolarlık ödeme emri verdiği bildiriliyor.

Savcılar Türkiye’de tuttukları büyük miktarda para, sahip oldukları özel jet ve onlara önceden bilgi verdiği anlaşılan emniyet güçleri içindeki bağlantıları nedeniyle kardeşlerin kaçma ihtimalleri olduğunu savunmuştu.

Ağustos’ta ifade veren IRS ajanı Tyler Hatcher, kardeşlerin Türk Cumhurbaşkanı ile yakın ilişkileri olduğunu ve Türkiye’ye gidebilmeleri halinde iadeden korunacaklarını iddia eden ilk ABD yetkilisi oldu.

Salt Lake Tribune gazetesinin elde ettiği bir deşifreye göre, davaya bakan ABD’li savcı Richard Rowling’e konuşan Hatcher, “tanıklar bize Baran ile Termendzhyan’ın paralarının Türkiye’de güvende olması ve yurtdışı edilme ihtimaline karşı korunabilmek için servetlerini kullandığını söylediler” dedi.

Türk hükümetinin 2016 Temmuz’unda bir darbe girişimi nedeniyle suçladığı Gülen hareketinin lideri, İslamcı Türk vaiz Fethullah Gülen’in iadesini talep eden Erdoğan’ın yurtdışı etme konusunda ABD’yle uzun süredir devam eden bir anlaşmazlığı zaten var. Gülen 1990’ların sonundan beri Pensilvanya’da gönüllü sürgünde yaşıyor.

Türk hükümetinin pek çok defa iade talebinde bulunduğu, Erdoğan’ın Gülen Türkiye’ye iade edilmedikçe ABD’den gelecek iade taleplerine yanıt vermeyeceğini söylediği bildiriliyor.

Kingston kardeşler ve Dermen için bir duruşma tarihi belirlenmedi.

KAYNAK : AHWALNEWS