Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, görevden aldığı Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası (TBMM) Başkanı Murat Çetinkaya ile ilgili eleştirilerini sürdürdü. Erdoğan, Ankara'da Hak-İş 14. Olağan Genel Kurulu'nda yaptığı konuşmada faiz indirimi konusunda hükümetin taleplerini şimdiye kadar yerine getirmeyen TCMB eski başkanı Çetinkaya ile ilgili olarak "Faiz denilen, her türlü kötülüğün anası olan, hele hele para politikalarında bu konuyla ilgili verilen talimatlara uymayan bu arkadaşımızın bir değişikliğe tabi tutulmasının gerektiğine inandık. Şimdi kimler savunuyor bunu? Dikkat ediyorum hep faizciler savunuyor" ifadelerini kullandı.
Erdoğan, "Ekonomi politikalarında Merkez Bankası, kendisinden beklediğimiz rolü hakkıyla oynayabilse böyle bir değişikliğe zaten ihtiyaç olmazdı“ diye konuştu.
"Çekilmez oldu"
Cumhurbaşkanı, Bosna-Hersek dönüşü uçakta gazetecilere yaptığı açıklamada da ekonomideki olumsuzluklardan dolaylı olarak TCMB eski başkanını sorumlu tutarak TCMB'nin bağımsızlığı ile ilgili soru işareti yaratan ifadeler kullanmıştı.
Erdoğan Türk medyasına yansıyan haberlere göre Çetinkaya'nın görevden alınmasını, "Merkez Bankası ile ilgili attığımız adım yeni yönetim sisteminin Cumhurbaşkanına vermiş olduğu bir yetkinin neticesidir. Çünkü Merkez Bankası Başkanı daha önce layüseldi, hiçbir şey soramazsınız, istediği gibi adım atar. Şimdi burada da yapı içerisinde Sayın Başkanın kendine has birçok tasarrufu olmuştur ve bu tasarruflar neticesinde de maalesef ağır bedeller ödendi. Bu artık bir yere kadar katlanılabilirdi, çekilmez oldu ve ondan sonra da bunu başta Hazine ve Maliye Bakanım olmak üzere arkadaşlarımızla değerlendirmemizi yaptık ve burada bir değişikliğe gitmenin faydalı olacağına inandık“ diye açıklamıştı.
Kanun ne diyor?
Erdoğan'ın TCMB ile ilgili açıklamaları Merkez Bankası bağımsızlığı ile ilgili tartışmaları yeniden alevlendirdi.
1211 sayılı TCMB Kanununda Merkez Bankası'nın temel amacı "fiyat istikrarını sağlamak" olarak tanımlanıyor, "Banka, fiyat istikrarını sağlamak için uygulayacağı para politikasını ve kullanacağı para politikası araçlarını doğrudan kendisi belirler" deniyor. Aynı maddede bankanın hükümetin büyüme ve istihdam politikalarını "fiyat istikrarını sağlama amacıyla çelişmemek" kaydıyla destekleyebileceği kaydediliyor.
Kanunda "Bankanın temel yetkileri" başlığı altında "Banka, Hükümetle birlikte enflasyon hedefini tespit eder, buna uyumlu olarak para politikasını belirler. Banka, para politikasının uygulanmasında tek yetkili ve sorumludur" ifadesiyle Merkez Bankası'nın bağımsızlığı vurgulanıyor.
TCMB ayrıca fiyat istikrarını sağlamak amacıyla kanunda belirtilen para politikası araçlarını kullanmaya, uygun bulacağı diğer para politikası araçlarını da doğrudan belirlemeye ve uygulamaya yetkili kılınıyor. Kanunda TCMB "Bu Kanun ile kendisine verilen görev ve yetkileri, kendi sorumluluğu altında bağımsız olarak yerine getirir ve kullanır" ifadeleri yer alıyor.
TCMB Başkanının görevden affı
1211 sayılı kanunun 28'inci maddesinde Merkez Bankası başkanlarının görevden af olunmasıyla ilgili 27'nci maddedeki yasakların gerçekleşmesi ve kanunla kendisine verilen görevlerin devamlı surette ifasını imkansız kılacak durumların ortaya çıkması hallerinde, atanmasındaki usule göre görevinden af olunabileceği kaydediliyor.
Bahsi edilen 27'nci maddedeki yasaklar ise "başkanlık görevinin özel bir kanuna veya Cumhurbaşkanlığı Kararnamesine dayanmadıkça TCMB dışında teşrii, resmi veya özel herhangi bir görev ile birleştirilmesi, Başkan‘ın ticaretle uğraşması, bankalar ve şirketlerde hissedar olması" olarak sıralanıyor.
15 Temmuz sonrasında ilan edilen Olağanüstü Hal'in (OHAL) yürürlükten kaldırılmasının hemen öncesinde, geçen yıl Temmuz ayı başında yürürlüğe sokulan 703 sayılı Kanun Hükmünde Kararname (KHK) ile, ilgili kanunlarda yer alan "Başbakan", "hükümet", "Bakanlar Kurulu" ifadeleri "Cumhurbaşkanı" şeklinde değiştirilmiş, bu düzenleme de TCMB'nin bağımsızlığını zedeleyeceği gerekçesiyle eleştirilere hedef olmuştu.