Özkan'ın Habertürk'e verdiği röportajın ilgili bölümü şöyle:
"Çok enteresan bir şey söyleyeceğim. Hatırlarsanız Sayın Erdoğan Başbakan olduğu dönemde Dolmabahçe’deki ofisinde dönemin Genelkurmay Başkanı Yaşar Büyükanıt ile özel bir görüşme yapmıştı. İçeriği açıklanmadı ve Büyükanıt “Benimle mezara girecek” dedi. O görüşmeden tam bir ay sonra Ümraniye’de bir gecekonduda mühimmatlar bulundu. Sonra Poyrazköy baskını oldu ve Ergenekon süreci başladı. Bence Sayın Büyükanıt o gün bu cemaatin devlet, emniyet, istihbarat ve ordu içinde ulaşmış oldukları tehlikeli noktayı Sayın Erdoğan’a haber verdi ve ikna etti. 2007’de Erdoğan bu örgütün devlet içerisinden tasfiye edilme operasyonunu başlatacaktı."
Başbakan başdanışmanı Ergenekon operasyonları sebebiyle Cemaat'i bitirme operasyonunun dershane tartışmasına kadar ertelendiğini itiraf etti:
"Ama bir ay sonra orduya ait mühimmatların bulunduğu, darbe günlüklerinin ele geçirildiği haberleri üzerinden bir kamuoyu oluşturdular. Ordunun darbe hazırlığı içerisinde olduğunu ve kendilerinin bu darbeyi deşifre ettiğini söylediler. Süreci manipüle ettiler. Böylece Ergenekon sürecine toplumsal bir destek kazandılar. Fakat kuvvet komutanları yavaş yavaş içeri alınmaya başlayınca ve İlker Başbuğ hapse atılınca Sayın Erdoğan bir şeylerin yanlış gittiğini fark etti. Ergenekon süreci ve Taraf Gazetesi aleyhine konuşmalar yapmaya başladı. 2011 sonrasında da dershaneler tartışmasını açarak örgütün tasfiye sürecini başlattı."
Başbakan başdanışmanının açıklamaları AKP'nin Türkiye'de derin devletle ilk dakikadan itibaren hiç mücadele etmediğinin aksine el sıkışıp Cemaat'i tasfiye etmek için anlaştığının itirafı olarak kayıtlara geçti.
Erdoğan'ın 17 Aralık sürecinde söylediği 'Cemaat ihanet etti' sözlerini de hükümsüz kılıyor...