Türkiye’nin 11 ilini sarsan depremlerin ardından, yapılması planlanan seçimler yeniden tartışılmaya başlandı.
Gazeteci Murat Yetkin, kendi internet sitesinde yayımlanan “Erdoğan taktik değiştiriyor: seçime düşen depreme sarılır” başlıklı yazısında, AKP’nin seçim döneminde atacağı adımları ele aldı.
Yetkin, “Erdoğan deprem ardından taktik değiştiriyor. Cumhurbaşkanı devletin yapmak zorunda olduğu deprem harcamalarını seçimlerde AK Parti hesabına yazmak istiyor” yorumunda bulundu.
“ANCAK BEN DÜZELTİRİM” SLOGANI
İktidar çevrelerinden alınan izlenimin, Erdoğan’ın depremlerden sonra devletin yapacağı onarım ve yeniden inşa faaliyetinin AKP’nin seçim kampanyasına dönüştürme hazırlığında olacağını kaydeden Yetkin, “Bu taktik deprem felaketi ardından yaşanan sorunların getirdiği tepkiyi ‘Ancak ben düzeltirim, bir yılda düzeltirim’ gibi çaresiz kalan insanların inanmak isteyeceği sloganlarla neredeyse tamamen iletişim ve algı yönetimi yöntemlerine dayanıyor” ifadelerini kullandı.
YARDIM PARALARI SEÇİM KAMPANYASI BÜTÇESİ OLARAK MI KULLANILACAK?
Deneyimli gazeteci Murat Yetkin, iktidar çevresindeki taktik değiştirme gerekçelerini 5 maddede şöyle aktardı:
“Bu taktik değişikliği iktidar çevrelerindeki bir dizi saptamaya dayanıyor. Şöyle özetlemek mümkün:
1- Türkiye’nin gündemi artık deprem: Çok aykırı gelişmeler olmazsa Türkiye’nin siyasi gündemi de seçime dek artık deprem; bundan kaçış yok.
2- Depreme müdahalede dağınıklık: AFAD’ın depremin ilk saatlerinde çalışmalara başlamadaki hazırlıksızlığı ve dağınıklığı, askerin enkaz kaldırma çalışmalarına -hazır olmasına rağmen- geç dahli AK Parti aleyhine yazıldı.
3- Dış güçler söylemi çöktü: Deprem sırasında Yunanistan, Ermenistan, İsrail gibi AK Parti ve MHP seçmeninin tepkisel olduğu ülkelerden dahi gelen yardımlar, dış politika husumetine dayanma ihtimalini de ortadan kaldırdı.
4- AK Parti teşkilatında hasar: Deprem bölgesinde AK Parti il ve ilçe yönetimleri dağılmış durumda. Milletvekilleri olası tepki nedeniyle halkın içine çıkmaya çekiniyor.
5- Seçim bütçesinde açık: Depremden önce -örneğin EYT’lere söz verilen artışlar seçim yatırımı yerine geçecekti. Oysa şimdi deprem onarım ve yeniden inşasına ayrılması gereken bütçe var. Bu bütçenin seçim propaganda bütçesi gibi kullanılması fikri üzerinde durulduğu anlaşılıyor.”
“BAĞIŞLARIN 4’TE 3’ÜNÜN DEVLET KESESİNDEN YAPILMASI BÖYLECE ANLAM KAZANIYOR”
Televizyonların ortak yayınında toplanan bağışların çoğunu devlet kurumları yapmıştı. Yetkin, devlet kurumlarının kasasından bağış kampanyasına aktarılan paraları şöyle değerlendirdi:
“Erdoğan depremin ikinci günü bütçeden 100 milyar liranın deprem yaralarını sarmak için kullanılacağını duyurmuştu. Bütçeden ayrılan kaynağın kullanımında denetim sorunları var. Oysa bağış bütçesinde bu sorunlar yok. Tek Yürek kampanyasında 115 milyar bağışların 86 milyar lirasının, yani dörtte üçünün devlet kesesinden yapılması böylece anlam kazanıyor. Böylece TBMM’den geçen bütçenin kullanım kısıtlarının de etrafından dolaşılmış oluyor. Toplamı 215 milyar lira.”
“KAMU KAYNAKLARINI KULLANACAK AMA AK PARTİ HESABINA YAZMAYA ÇALIŞACAK”
“AKP’nin başka kozu kalmadı” tespitinde bulunan Yetkin, yazısını şöyle sürdürdü:
“Dolayısıyla Erdoğan yarından tezi yok kalıcı konut temel atma törenleri yapacak, bölgede beton santralleri, prefabrik konut tesisleri açılışları yapacak, bunları gerekirse ihalesiz olarak kendisine yakın şirketlere yaptıracak, kamu kaynaklarını kullanacak ama AK Parti hesabına yazmaya çalışacak.
Bunu deprem bölgesine de Türkiye’nin geri kalanına da “Yaparsam ben yaparım” diye sunacak. Yeni taktik en özet haliyle bu. “Yeter söz milletin” depremle birlikte tedavülden kalkmış olabilir.
Deprem öncesinde AK Parti’nin Erdoğan’dan başka anlatacağı hikayesi, kullanacağı kozu, Erdoğan’ın da geçmiş başarılarından başka anlatacağı hikayesi kalmamıştı. Şimdi AK Parti’nin yine Erdoğan’dan başka hikayesi yok ama Erdoğan’ın bir felaketten çıkarmaya çalışacağı umut var ve bunu da parti bütçesine değil kamu bütçesine ödetme hazırlığında.”