AB nüfusunun yüzde 96'sını temsil eden ülkelerde yaklaşık 26,000 kişiyle yapılan bu özel anket, Haziran ayında yapılacak kritik seçimlere ilişkin bir ipucu veriyor.
Ankete göre, tahmin edilen sonuçlar Avrupa Parlamentosu aritmetiğini değiştirmeyecek; yani merkez partiler yasaları geçirmek için gereken çoğunluğu sağlamaya devam edecek.
Ancak araştırmaya göre radikal ve AB şüphecisi sağ partiler, AB'nin altı kurucu üyesinden dördünde anketlerde üst sıralarda yer alarak önemli kazanımlar elde ediyor.
Yaklaşık 400 milyon kişinin oy kullanma hakkına sahip olduğu ve 6-9 Haziran 2024 tarihleri arasında yapılacak seçimler dünyanın en büyük oy kullanma işlemlerinden biri.
Avrupa'nın pandemi, enflasyon ve kapsamlı bir savaşla karşı karşıya kaldığı beş çalkantılı yıla rağmen Ipsos, AB'nin iki baskın siyasi partisinin kaderinde kayda değer bir değişiklik olmayacağını öngörüyor.
Avrupa yanlıları çoğunluğu elde etmeye devam ediyor
Ankete göre merkez sağ EPP ve sol Sosyalistlerin sahip olduğu AP milletvekili sayısında çok ciddi bir değişim olmayacak.
Ankete göre üçüncü sıradaki Emmanuel Macron'un Yenilenen Avrupa koalisyon biraz daha zayıflıyor. Oylarını artıran radikal sağcı ID ve Avrupa şüphecisi ECR grupları Yeşiller partisini altıncı sıraya düşürecek.
Bir sonraki Avrupa Parlamentosu'nun ilk önemli görevlerinden biri Avrupa Komisyonu Başkanı'nı onaylamak olacak.
Sonuçlar, Sosyalistler ve Yeşiller ya da Liberaller de dahil olmak üzere diğer iki büyük Avrupa yanlısı partinin desteğiyle ihtiyaç duyduğu çoğunluğu elde edebileceğini gösteriyor.
Ancak Avrupa Politika Merkezi'nden Fabian Zuleeg Euronews'e verdiği röportajda bu rakamların tüm hikayeyi anlatmadığını, pratikte partilerin ve ülkelerin tek tek politika konularında bir araya getirilen oylamalarda her zaman sadık kalmadığını söyledi.
Brüksel merkezli düşünce kuruluşunun CEO'su Zuleeg, merkezin zayıflaması halinde özellikle tartışmalı konularda parlamentoda çoğunluk sağlamanın çok daha zor hale geleceğini söyledi.
Zuleeg, bu durumun Avrupa Komisyonu'nun harcama programları ya da standart belirleme gibi yasama dışı araçlara daha fazla bel bağlamasına yol açabileceğini de sözlerine ekledi.
Radikal sağın yükselişi
Kasım 2023'te yapılacak ulusal seçimlerin sürpriz galibi Hollandalı Geert Wilders ise dokuz sandalye kazanacak.
Giorgia Meloni'nin İtalya'nın Kardeşleri partisinin İtalya'nın 76 sandalyesinden 24'ünü alması beklenirken, Belçika'da iki sağcı parti, Flaman Çıkarı ve NVA, üçer sandalye alacak. Almanya'nın AfD partisinin 15 AP milletvekili çıkararak ülke genelinde üçüncü sıraya yerleşmesi bekleniyor.
Euronews'e konuşan akademisyen Cas Mudde, bu başarıların Avrupa politikaları üzerinde etkileri olabileceğini, göç ve yeşil yasalar konusunda daha sert bir çizgi izlenebileceğini söyledi.
Ancak Avrupa'daki popülist aşırılıklar konusunda uzmanlaşan Georgia Üniversitesi profesörü Mudde, aşırı sağcıların Ukrayna'ya destek gibi konularda her zaman aynı fikirde olmadığını ve Brexit tarzı bir geri çekilmenin gündemde olmadığını söyledi.
Euronews'e e-posta yoluyla konuşan Mudde, "Genel olarak Avrupa entegrasyonunun artırılmasına destek azalacak" dedi ancak "Bugün aşırı sağcı partilerin çoğu AB'den ayrılmak yerine dönüşmek istiyor" diye ekledi.
Yeşiller destek kaybediyor
Ankete göre Yeşiller Partisi, çoğunluğu Fransa ve Almanya'da olmak üzere 17 milletvekili kaybederken, EPP'nin pozisyonu son zamanlarda AB'nin yeşil politikalarına karşı sertleşti.
Ancak Jos Delbeke Euronews'e verdiği röportajda, AB'nin genel stratejik hedeflerini çoktan belirlediğini ve bunun bir iklim U dönüşü anlamına gelmediğini söyledi.
Floransa Ulusötesi Yönetişim Okulu'nda profesör olan ve daha önce Avrupa Komisyonu'nun iklim değişikliği bölümünü yöneten Delbeke, "Önemli mevzuat parçaları zaten kabul edildi" ve bir sonraki görev daha çok bunların uygulanmasına odaklanacak dedi.
Delbeke, artan çiftçi protestolarına ve kirlilikle mücadele ve doğanın korunması konusunda yapılması gereken bazı işlere rağmen yeşil anlaşmayı ortadan kaldırmanın "çok zor olacağını" söyledi.
Belirsizlikler devam ediyor
Bu sonuçlar daha sonra temsil edilebilirliği sağlamak için yeniden ağırlıklandırıldı ve geriye kalan küçük dokuz AB üyesi için tamamlandı.
Ancak daha önümüzde üç ay var ve bunlar sonuç değil tahmin. Seçimler sona erdikten sonra bile yeni koalisyonlar olabilir.
İzlenmesi gereken kilit noktalardan biri, anketin milletvekillerinin yaklaşık yüzde 10'unu oluşturabileceğini öne sürdüğü, tanımlanmış herhangi bir gruba ait olmayan "kararsız" milletvekillerinin rolü.