Firmaların vadeli satışlarından doğan ve faturaya dayanan alacaklarını devrettiği faktoring şirketlerine, kayıtdışı satışları kayıtlı göstermek için sahte fatura ibraz edildiği öne sürüldü. Avukat Şamil Demir, "Talep tüccardan geliyor. Bunlar kayıt dışı evrakları kırdırmaktan yana. Ortada kayıt dışı satış, kayıt dışı evrak var. Firmalar burada faturalandırma yapmıyor ve ayrı kredilendirme yöntemleri arıyor. Hatta vadeli para almak için faktoring şirketlerine sahte fatura sunabiliyor." dedi.

Ticari davalar ile ilgilenen avukat Şamil Demir, konuyla ilgili olarak Cihan'a yaptığı açıklamada, son dönemde vadeli para almak için naylon fatura ile faktoring şirketlerinin kapısı çalan firmaların arttığını ifade etti. Faktoring konusunda oluşan mağduriyetlerle öncelikle ticaret erbabının mücadele etmesi gerektiğini dile getiren Demir, şöyle devam etti:

"Ama burada sorun şu, talep tüccardan geliyor. Bunlar kayıt dışı evrakları kırdırmaktan yana. Yani ahlaki çöküntü faktoringden değil tüccardan başlıyor. Çünkü ortada kayıt dışı satış, kayıt dışı evrak var. Firmalar burada faturalandırma yapmıyor ve ayrı kredilendirme yöntemleri arıyor. Hatta vadeli para almak için faktoring şirketlerine sahte fatura sunabiliyor." diyor. Demir, faktoring şirketlerinin faturasız belgeleri almalarını sorun olarak görüyor ve "Bu şirketler tefeci olmakla itham ediliyor. Ama bu şirketleri tefeci haline getirenler firmalar. Bunlar için parayı alana dek bir sorun yok. Sorun parayı almalarının ardından başlıyor ve tefeci ithamları da öyle."

Benzer bir durumun çekte de yaşandığını aktaran Demir, bu konuda şunları söyledi:

"Faktörler tarafından çekin erken tarihte tahsili veya icra kararı alınması legal. Burada evvela çekin bir ödeme ürünü olduğu bilinmelidir. Ama şu an çekten bono niyeti ile yararlanıldığını görüyoruz. Tabii kanunlarda karşılıksız bono diye bir şey yok. Burada faktoring firmaları haklarını kullanıyor, ama iyi niyetli değil. Yani faktoring şirketleri kayıt dışı ekonominin ürünü. Ama iyi tarafı da var, devlet tarafından denetlenebiliyor. Belli oranlarda tüccarın yanında olabiliyor. Faktoring şirketleri tefeci ithamları ile karşı karşıya. Ama bu şirketler legal, tefeci illegal faaliyet yürütüyor. Yine art niyetten dolayı mağdur olduğunuzda faktoring şirketine dava açma imkânınız var. Yine faktoring alanında rekabet var, rekabet şartlarında belirlenen faiz oranları var. Yani kendi içinde bir ticari denge var, tefecilikte böyle bir şey yok."

FAKTORİNG ŞİRKETLERİNİN ALACAKLARI 25,8 MİLYAR LİRA

Finansal Kurumlar Birliği'nin verilerine göre Türkiye'de şu an 72 faktoring şirketi var. 6 ay itibari ile bu şirketlerin müşteri adedi 100 bin 292. Sektörün geliri 59 milyar 221 milyar lira, aktifleri 27 milyar 541 milyon lira, alacakları da 25 milyar 803 milyon lira. Faktoring şirketlerine talep giderek artıyor. Bu durumda durgunluğun ve kur oynamalarının rol oynadığını anlatan İstanbul Tüccarlar Kulübü Başkanı İlker Önel'e göre tüccar durumdan memnun değil. Önel de konuyla ilgili şu değerlendirmeleri yaptı:

"Malum 2015 başında 2,35 lira olan kur 3 liraya geldi. Bu durum hammadde ithal eden, dolar ile alıp lira ile satan tüccar için sorunlu. Borçlar arttı. Buna ilave olarak irili ufaklı şirketlerde çek problemi görüldü. Bankalar çaktırmadan faizleri arttırdı. 2015'e başlarken şirketler yüzde 9,5-10 faiz ile kredi kullanıyordu şu an 18-20 faiz ile kullanıyor. Bu ortamda sorunlar attı. Tüccarlar, şirketler de 13-15 aylık çekleri bankalar yerine faktoringlere kırdırmaya başladı. Tabii faktoring şirketleri kar etmeyi amaçlıyor. Bu anlamda uygulamaların yankılarını görüyoruz. Kendi müşterileri ile ilgili background aramaya başlıyor."
CİHAN