(...)
Diyelim ki, her şeye rağmen, bir koalisyon hükümeti üzerinde uzlaşma sağlandı.
“Külliye”de oturan zat, Türkiye’nin bir koalisyon hükümeti tarafından yönetilmesine izin verecek mi?
Şimdiye kadar buna dair hiçbir emare ortaya çıkmadı.
Tam tersine Cumhurbaşkanı, sanki paralel seçim kampanyası yaptığı partisi seçimi kaybetmemiş gibi, “Türkiye’nin tek hakimi” havasını sürdürüyor.
Konuşmalarında, tavırlarında, farklı toplum kesimleri ile ilişkilerinde en ufak bir değişiklik yok...
Mevcut Başbakan’ın, “Cumhurbaşkanı’nı tartışma konusu yapmayız” ifadesi zaten ayrı bir garabet...
Çünkü demokratik bir rejimde hiçbir makama “kutsiyet” izafe edilmesi düşünülmez, böyle bir şey kimsenin aklına gelmez.
Bu şartlarda sağlıklı bir koalisyon zemini olacağını öngörmek ne yazık ki mümkün gözükmüyor.
Ama Türkiye’nin önümüzdeki birkaç yılda artık koalisyonlarla yönetileceği gerçeği ile karşı karşıyayız.
Koalisyondan kaçış mümkün görünmüyor.
(...)