Antalya'da bir esnaf, faturalı mal verdiğini iddia ettiği kişi hakkında icra kararı çıkarttı. İcraya itiraz eden kişi ise herhangi bir mal teslim almadığını belirterek mahkemeye başvurdu. Mahkeme, tespit davası açtı. Davayı kısmen kabul eden mahkeme, usulüne uygun tutulan iş yeri defterinde faturanın kayıtlı olduğu gerekçesiyle faturayı düzenleyeni haklı buldu. Davada son sözü söyleyen Yargıtay, faturanın düzenlenmiş olmasının mal teslimi yapılacağı anlamına gelmeyeceğine dikkat çekerek, mahkeme kararını bozdu.
Antalya 4. Asliye Ticaret Mahkemesi'nde, 2012 yılında açılan menfi tespit davasında konuşan davacı avukatı, davalının müvekkili aleyhine faturaya dayalı alacak için icra takibi yaptığını, taraflar arasında akdi ilişki olmadığını, müvekkiline mal teslim edilmediğini söyledi. Davacı avukatı, müvekkilinin borçlu olmadığının tespitine, icra takibinin iptaline ve kötü niyet tazminatına karar verilmesini talep etti. Mahkemede savunma yapan faturayı düzenleyen davalı esnafın avukatı ise davanın reddine ve tazminata karar verilmesini istedi.
Antalya 4. Asliye Ticaret Mahkemesi, 30 Nisan 2014 günü açıkladığı kararında, usulüne uygun tutulan davalı defterlerine göre davalının alacaklı olduğu, ancak davacıyı temerrüde düşürmediğinden, işlemiş faiz talep edemeyeceği gerekçesiyle davanın kısmen kabulüne hükmetti. Mahkeme, kararında, "İşlemiş faiz olan 844,85 lira yönünden davacının borçlu olmadığının tespitine, reddedilen miktar yönünden tedbir kararı uygulandığından davalı lehine tazminata karar verilmiştir." denildi.
"İSPAT YÜKÜ SATICIDADIR, MAL TESLİM ETTİĞİNİ İSPATLAMALI"
Karar, hem davacı hem de davalı avukatlarınca temyiz edildi. Dava dosyasını yeniden inceleyen Yargıtay 19. Hukuk Dairesi, davanın icra takibine konu fatura nedeniyle borçlu olmadığı ve faturaya konu malların teslim alınmadığı iddialarına dayandığına dikkat çekti. Mahkeme kararının bozulmasına hükmeden Yargıtay 19. Hukuk Dairesi, kararında şu ifadelere yer verildi:
"Satım sözleşmesi hükümleri gereğince satıcının malın teslimini kanıtlaması gerekir. İspat yükü satıcı konumunda bulunan davalıdadır. Davalının, iddiasını yazılı belge ile ispat etmesi gerekir. Faturanın sadece davalı satıcının defterinde kayıtlı olması malın teslimine karine teşkil etmez. Davacı, icra takibine konu fatura nedeniyle borçlu olmadığını, malları teslim almadığını belirterek, menfi tespit talebinde bulunmuştur. Yasada düzenlenen satım sözleşmesi gereğince satıcının malın teslimini kanıtlaması gerekir. Somut olayda ispat yükü satıcı konumunda bulunan davalıdadır. Davalının, iddiasını, yazılı belge ile ispat etmesi gerekir. Faturanın sadece davalı satıcının defterinde kayıtlı olması malın teslimine karine teşkil etmez. Mahkemece ispat yükünün tayininde yanılgıya düşülerek yazılı şekilde karar verilmesini doğru görülmemiş, hükmün bozulması gerekmiştir. Açıklanan nedenlerle hükmün davacı lehine bozulmasına, bozma nedenine göre davalı vekilinin temyiz itirazlarının şimdilik incelenmesine yer olmadığına oy birliği ile karar verildi."
CİHAN