Türkiye Barolar Birliği Başkanı Metin Feyzioğlu, Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın Anayasa Mahkemesi ile ilgili sözlerini değerlendirerek, kamuoyunun gözden kaçırdığı bir kısım olduğunu söyledi. Feyzioğlu, "Bu bir beraat kararı değildir, mahkeme Anayasa Mahkemesi'nin kararında direnebilirdi. Fakat yargılama bitmedi daha' şeklindeki devam cümleler, yargılamayı sürdürmekte olan mahkemenin mahkumiyet kararı vermesini talimatlandırır nitelikte. Vahim olan kısmı bu." dedi.

Türkiye Barolar Birliği Başkanı Metin Feyzioğlu, Büyük Birlik Partisi (BBP) Genel Başkanı Mustafa Destici'yi makamında ziyaret etti. Feyzioğlu, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın Anayasa Mahkemesi'nin gazeteciler Can Dündar ve Erdem Gül ile ilgili tahliye kararına yönelik olarak söylediği 'uymuyorum, saygı da duymuyorum' sözlerini değerlendirdi. "Anayasa'ya göre hakimlere telkin, tavsiye, emir, talimat verilemez" maddesini hatırlatan Feyzioğlu, "Sayın Cumhurbaşkanı'nın karara uymuyorum ve saygı da duymuyorum' cümlesi bu manada talihsizdir. Bu kararı icra etmesi gereken makam zaten cumhurbaşkanlığı makamı değil. Ne cezaevinin kilidi Sayın Cumhurbaşkanı'nda, ne de mahkemenin hakimi olarak karar verme pozisyonunda. 'Uymuyorum' demesi herhalde 'içime sinmiyor anlamında." ifadelerini kullandı.

"MAHKEMENİN MAHKUMİYET KARARI VERMESİNİ TALİMATLANDIRIR NİTELİKTE"

Kamuoyunun gözden kaçırdığı bir kısım olduğunu söyleyen Feyzioğlu, şöyle konuştu: "Bu bir beraat kararı değildir, mahkeme Anayasa Mahkemesi'nin kararında direnebilirdi. Fakat yargılama bitmedi daha' şeklinde devam cümleler, yargılamayı sürdürmekte olan mahkemenin 'mahkumiyet kararı vermesini' talimatlandırır nitelikte. Vahim olan kısmı bu. Bunu herhangi birisi söylerse, ilgili mahkeme bir 'sanane' diyebilir, iki, duymazdan, görmezden gelebilir. Fakat yargılamayı yapan mahkemenin üyelerini atayan, onların her türlü özlük işinden sorumlu olan HSYK'nın seçilmesinde birinci derecede etkili ve yetkili olan cumhurbaşkanı, ben bu yargılama henüz bitmediği için mahkumiyet kararı verileceğini umut ediyorum anlamına gelen bir cümle sarf ettiğinde, bu o mahkemeye 'mahkum et' talimatının verilmesidir. Talimat anlamına gelen bu cümle sarf edildikten sonra açık söylüyorum 'bu mahkeme artık bir mahkumiyet kararı verirse Türkiye'nin tabi olduğu Avrupa Konseyi Değerler Sistemi'nde talimatla verilmiş bir mahkumiyet olur. Sayın Cumhurbaşkanı mahkemeye talimat vererek Anayasa Mahkemesi'nin kararına saygı duymadığını ifade ederek, hem kendi yetkilerini aldığı anayasayı tanımadığını maalesef ifade etmiştir. Aynı zamanda bu mahkemenin adil yargılama yapabileceğine dair her türlü algıyı yerle bir ederek adli yapıya büyük zarar vermiştir."

CİHAN