Bugünkü ziyaretinin Dışişleri Bakanı olarak Ukrayna’ya ve Kiev’e ilk ziyaret olduğunu belirten Fidan, Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın da Ağustos 2022’de Lviv’e yaptığı ziyaretten sonra Ankara’dan Ukrayna’ya yapılan üst düzeydeki ilk ziyaret olduğunu dile getirdi.
Fidan, dün olan Ukrayna’nın bağımsızlık gününü en içten dilekleriyle kutladığını belirtti. Türkiye’nin Ukrayna’nın toprak bütünlüğüne verdiği desteği yineleyen Fidan, savaşta hayatını kaybedenler için başsağlığı diledi.
“MUTABIK KALDIĞIMIZ KONULARIN TAKİBİNİ YAPTIK”
Fidan, Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın daveti üzerinde Ukrayna Devlet Başkanı Volodimir Zelenskiy’in 7 Temmuz'da Türkiye'yi ziyaret ettiğini anımsatarak, “Bu ziyarette liderlerimiz bölgesel ve ikili düzeydeki bütün konuları detaylarıyla ele almışlardır. Biz de bugün Cumhurbaşkanlarımızın mutabık kaldıkları konuların takibini yapma imkanı bulduk.” dedi.
Kiev ziyaretine Ukrayna Devlet Başkanı Zelenskiy tarafından kabul edilerek başladığını dile getiren Fidan, daha sonra Devlet Başkanlığı Ofisi Başkanı Andriy Yermak ile bir araya gelerek konuları daha detaylıca ele aldıklarını ifade etti.
Fidan, Ukrayna Başbakanı Denis Şmıgal ile de bir araya geldiklerini ve bu görüşmede ekonomi ve kalkınma konularını detaylı şekilde görüştüklerini ve Ukrayna Ulusal Yolsuzlukla Mücadele Ajansı'nı da ziyaret ettiğini ve orada bir brifing aldığını kaydetti.
Mevkidaşı Kuleba ile de gündemlerindeki konuları da derinlemesine istişare edeceklerini belirten Fidan, iki ülke arasındaki stratejik ortaklık çerçevesinde gelecek dönemde atılabilecek adımları ele alacaklarını ifade etti.
“ÇABALARIMIZI SÜRDÜRÜYORUZ”
Bakan Fidan, Türkiye ve Birleşmiş Milletler'in ara buluculuğunda hayata geçirilen ve 17 Temmuz’da sona eren Karadeniz Tahıl Girişimi sayesinde 33 milyon tondan fazla tahıl ve gıda ürününün küresel pazarlara ulaşmasının sağlandığını dile getirerek şöyle devam etti:
“Maalesef 17 Temmuz itibariyle bu (Karadeniz Tahıl Girişimi) sona erdi. Şu anda tahıl ihracatı için alternatif yollar arandığını biliyoruz. Ancak bu yolların orijinal girişime alternatif olamayacağını ve riskler barındırdığını da görüyoruz. Karadeniz Girişimi'nin getirdiği kazanımlar kaybedilmeden sürecin bir an önce tekrar canlandırılmasına yönelik çabalarımızı sürdürüyoruz. Tüm taraflarla her düzeyde diyaloga bu nedenle devam edeceğiz.”
Türkiye’nin 2014’te Kırım’ın Rusya tarafından yasa dışı olarak ilhakının ardından Ukrayna’nın toprak bütünlüğüne desteklediğini tereddütsüz bir biçimde ortaya koyduğunun altını çizen Fidan, aynı tutumu 24 Şubat 2022 sonrasında da gösterdiğini belirtti.
Fidan, Kuleba ile yapacağı görüşmede Türkiye ile Ukrayna arasındaki ikili ilişkileri tüm yönleriyle ele alacaklarını dile getirerek, “Stratejik ortağımız Ukrayna ile olan ilişkilerimiz savaşa rağmen gelişmeye devam etmekte. Ekonomik ilişkilerimizin savaşın sınamalarından en az düzeyde zarar görmesi için çabalarımıza devam edeceğiz.” ifadelerini kullandı.
Kiev’de bugün yaptıkları görüşmelerde iki ülke arasında bir köprü olan Kırım Tatar Türklerine nasıl daha fazla destek olabileceklerini ağırlıklı olarak ele aldıklarını kaydeden Fidan, “Zelenskiy hükümeti, Kırım Tatar Türklerinin haklarını kuvvetlendirilmesi için önemli adımlar attı. Bu konuda Ukrayna'ya teşekkür ediyoruz.” dedi.
Fidan, Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın 2 gün önce Kiev’de gerçekleştirilen Kırım Platformu Zirvesi'ne görüntülü mesaj gönderdiğini, Cumhurbaşkanı Başdanışmanı Büyükelçi Akif Çağatay Kılıç'ın da Türkiye'yi temsilen zirveye katıldığını dile getirerek, ekimdeki Parlamenter Zirve’ye de Türkiye Büyük Millet Meclisi (TBMM) Başkanı Numan Kurtulmuş'un katılmasının öngörüldüğünü kaydetti.
“UKRAYNA’YI DESTEKLEMEYE DEVAM EDECEĞİZ”
Türkiye'nin her zaman Ukrayna’nın yanında olmaya devam edeceğine vurgu yapan Fidan, “Özellikle Ukrayna’nın ihya edilerek fiziken ayağa kaldırılmasına destek vermeye devam edeceğiz. İnanıyorum ki önde gelen müteahhitlik şirketlerimiz Ukrayna'nın yeniden imarına damgalarını vuracaktır. Ukrayna işbirliğimizi daha da güçlendirmesi için üst düzey temaslarımıza önümüzdeki dönem de devam edeceğiz.” dedi. Fidan, mevkidaşı Kuleba'yı da en uygun zamanda Türkiye’ye beklediğini dile getirdi.
“BU GİRİŞİMİN CANLANDIRILMASI TÜRKİYE İÇİN BİR ÖNCELİK”
Karadeniz Tahıl Girişimi'nin tekrar hayata geçirilmesi için yapılan çalışmalar hakkındaki soruyu cevaplayan Fidan, “Bu girişimin canlandırılması Türkiye için bir öncelik. Dünya gıda güvenliği için ve insani çabalar için ayrı bir yer tutuyor bu girişim. Bu konuda Sayın Cumhurbaşkanımız çok sistemli bir çalışma yürütmekte. Bu vesileyle başta Ukrayna olmak üzere BM, Rusya, Avrupalı ve bazı Amerikalı aktörlerin de içinde olduğu çok geniş bir kümeyle kesintisiz bir görüşme ve fikir trafiği var. Bu konudaki çalışmalarımız, çabalarımız devam edecek. Umuyorum başarılı bir netice alırız. Ukraynalı dostlarımıza özellikle bu konudaki yapıcı destekleri için ayrıca teşekkür etmek istiyorum.” ifadelerini kullandı.
Basın toplantısında, Bakan Fidan’a Rusya’nın Ukrayna limanlarına yönelik saldırıları da soruldu.
Fidan, Türkiye'nin tahılın nakliyesi için kilit roldeki limanlar ve araçlara yönelik bombardımanları tasvip etmesinin mümkün olmadığının altını çizerek, “Tam da bu nedenden dolayı baştan beri Rusya'nın tekrar denkleme alınması gerektiğini hep düşündük. Rusya’nın denklemde olmadığı çözümde, bir alternatifte bu türden sahnelerle karşılaşacağımızı hep öngörmüştük. Dostlarımızla da paylaştık bunu. Onun için diplomatik çabalarımızı sürdürmeye devam edeceğiz.” dedi.
UKRAYNA DIŞİŞLERİ BAKANI KULEBA’DAN AÇIKLAMA
Kuleba, Dışişleri Bakanı Fidan’ı Kiev'de ağırlamaktan memnuniyet duyduğunu dile getirerek, “Bu onun Kiev'e ilk ziyareti. Bu ziyaret tarihe geçecek. Çünkü bu, savaş başladıktan sonra Türkiye Cumhuriyeti Dışişleri Bakanı tarafından yapılan ilk ziyaret.” diye konuştu.
Kuleba, Ukrayna ve Türkiye arasındaki ilişkilere değinerek, “İki ülke arasında hakiki bir ortaklık ve karşılıklı desteğe dayalı ilişki var. Bu ortaklık herhangi bir ek yoruma muhtaç değildir.” değerlendirmesinde bulundu.
İki gün önce Kırım Platformu 3. Zirvesi'nin Kiev'de gerçekleştiğini anımsatan Kuleba, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın bu platforma gönderdiği görüntülü hitabını takdir ettiklerini belirtti.
Kuleba, Fidan'ın Kiev ziyareti kapsamındaki görüşmelerde Karadeniz Tahıl Koridoru Anlaşması'nın yeniden canlandırılmasının ana konu olduğunu aktararak, “(Tahıl anlaşmasının yeniden canlandırılması) Bu konuda ortak yaklaşıma sahibiz. Söz konusu girişimin yeniden başlatılması için ortak gayretlerimiz var.” dedi.
Ukrayna Devlet Başkanı Volodimir Zelenskiy tarafından teklif edilen “Barış Formülü”nde Türkiye'nin katılım rolünü de ele aldıklarını belirten Kuleba, “Türk şirketlerinin Ukrayna'nın inşasındaki rolünü görüştük. Detaylı olarak NATO ve Ukrayna'nın NATO üyeliğini ele aldık. Ukrayna ve Türkiye'nin ilişkisi her seviyede devam ediyor. Türkiye bizim için NATO'nun önemli üyesidir. Ukrayna ve Türkiye her düzeyde o kadar çok alanda ve o kadar bir güven ile birbirine bağlı ki ülkelerimiz ve halklarımız arasındaki ilişkilerin daha da gelişeceğinden eminim.” ifadelerini kullandı.
“Türkiye'nin savaşı sonlandırma ve akan kanı durdurma yönündeki rolü” ile ilgili soruyu yanıtlayan Kuleba, şunları kaydetti:
“Geniş çaplı işgalin başlangıcından bu yana birçok ülke bu savaşın sona ermesinde rol oynama konusunda istekli olduklarını dile getirdi. Ancak çok az ülke en azından bir şeyler yapmayı başardı. Şu ana kadar elde ettiğimiz en büyük başarı da aslında Türkiye’ye ait. Bence bu gerçek, Türkiye’nin meselenin barışçıl çözümü açısından gösterdiği çabalar bu soru hakkında yeterli bilgi veriyor. Türkiye’nin etkili olduğuna inanıyoruz, çünkü her şeyi aynı anda çözmeye çalışmak yerine çok spesifik konulara odaklandı. Çatışmanın boyutu ve derinliği nedeniyle bu imkansızdır. Türkiye çok spesifik konulara odaklanıyor ve bunları çözüyor. Biz de Türk diplomasisinin bu alandaki etkinliğini çok önemsiyoruz.”
Türkiye'nin Ukrayna ile ilgili girişimlerinin önemine işaret eden Kuleba, “Her zaman ilk önce sonuçlara ulaşmaya çalışıyorlardı ve sonuçları ilk aşamaya koyuyorlardı. Kamuoyu önünde herkesi kendilerinin en iyi müzakereciler olduğuna ikna etmeye çalışmıyorlardı. Kalitelerini ödüllerle değil yaptıklarıyla kanıtladılar.” değerlendirmesinde bulundu.
Ukrayna ile Rusya arasındaki müzakerelerin mümkün olup olmadığını yorumlayan Kuleba, Wagner paralı savaşçı grubunun kurucusu Yevgeniy Prigojin'in ölümüne dikkat çekti.
Kuleba, “Masada son zamanlarda gördüğümüz çok tuhaf bir soru var: Putin’in (Rusya Devlet Başkanı) eski bir arkadaşı olan Prigogin’le, nasıl kendi aralarında ateşkes müzakeresi yaparak bir anlaşmaya varmaya çalıştı ve masaya oturdular. Televizyonda yayınlandı. Sonra patlama oldu. Kayıtları eksikti ve artık yok gibi görünüyor. Bunun bir ders olduğunu düşünüyorum. Bu, Putin ile müzakere etmenin değeri hakkında açık bir ders.” diye konuştu.
Kuleba, Ruslarla konuşan bazı ülkelerin onların bu savaşın kendileri için parlak bir sonunun olmadığını anlamalarını sağlamaya dönük çabalarını memnuniyetle karşıladıklarını belirtti ve bu bağlamda Türkiye’nin gösterdiği çabayı takdirle karşıladıklarını vurguladı.