Mark Toner, başkent Washington’da düzenlediği günlük basın toplantısında gündeme ilişkin soruları yanıtladı.

Birleşmiş Milletler’in (BM) öncülük edeceği çözüm arayışlarının Suriye’de tek çözüm yolu olduğuna ilişkin ABD’nin görüşünün değişmediğini belirten Toner, barış görüşmelerinde kimlerin yer alacağının, müzakerelere önderlik eden gruplara ve Suriye halkına bağlı olduğunu söyledi.

Toner bir soru üzerine, Suriyeli Kürtleri temsil eden PYD’nin terör örgütü IŞİD’e karşı en etkili mücadele eden grup olduğunu ve bu nedenle de barış görüşmelerinin yapılacağı masada olması gerektiğini savundu. Toner, “PYD savaşta varlığı olan bir grup. Suriye’deki çözüm arayışlarında da seslerinin duyulması gerekiyor. Bize göre, bir noktada bu sürecin bir parçası olmak zorundalar” diye konuştu.

ABD’nin PKK’yı terör örgütü olarak gördüğünü fakat PYD’yi aynı şekilde değerlendirmediğini belirten Toner, kendilerine silah desteği vermediklerini, yalnızca taktiksel destek sağladıklarını söyledi.

Toner, “Eğer PYD, PKK değilse neden onlara silah vermiyorsunuz” sorusunu da şöyle yanıtladı: “YPG IŞİD’e karşı önemli ve etkili bir güç. Türk hükümetinin PYD ile ilgili duyarlılığını göz önünde bulunduruyoruz.”

Savunma Bakanı Ash Carter’ın, geçen Nisan sonlarında Güney Carolina Senatörü Lindsey Graham’ın soruları üzerine, “ABD’nin, Türkiye’nin tüm karşı çıkışlarına karşın silah ve maddi yardım sağladığı PYD ve PKK arasında işbirliği olduğunu bildiği” sözlerinin anımsatılması üzerine şöyle konuştu: “Carter’ın açıklamaları şu an önümde olmadığı için buna ilişkin değerlendirme yapamayacağım.”

Toner, Türkiye’de anayasa ve sistem değişikliği için yapılan çalışmalara ilişkin sorulara verdiği yanıtlarda şunları aktardı:

“Ortak bir ve müttefik olarak gelişmeleri yakından izliyoruz. Türk parlamentosu ve halkının karar vereceği içişleri konusuna girmeyeceğim. Daha önceleri de söylediğimiz gibi, Türkiye’nin demokrasisi bizim için önemli. Bize göre Türk halkı için de önemli, bunun farkındayız.”