Tasarının mütalaası için Ulusal Meclis’te oluşturulan özel komisyon, ülkedeki Hıristiyan, Yahudi ve Budist toplulukların temsilcilerinin tasarıya dair görüşlerini dinledi. Fransa Piskoposlar Konferansı Başkanı Eric de Moulins-Beaufort, tasarının esasen baskıcı olduğunu ve Katolik toplumunca talep edilmediğini belirtti. Reims Başpiskoposu Moulins-Beaufort, dini kurumların finansmanın daha sıkı şekilde kontrolünü ve yabancı finansmanının engellemesini hedefleyen yasa tasarısının, dindarların rahatsız edici ve izlenmesi gereken kişiler olduğu izlenimi verdiğini söyledi.
‘DİNİ ÖZGÜRLÜKLERİ ZAYIFLATIR’
Fransa Başhahamı Haim Korsia da yasa tasarısının dini özgürlüğü zayıflatacağını ve tali zararlar vereceğini ifade etti. Fransa Protestan Federasyonu François Clavairoly, Protestanlığın daha fazla gözetleme ve kontrol getiren yasa tasarısının karşısında olduğunu kaydetti. Ortodoks Psikoposlar Asamblesi Başkanı Emmanuel Adamakis de yasa tasarısının kapsamlı yapısının soru işaretleri oluşturduğunu, tüm dinlerin özgürce ifasını engelleme riski taşıdığını vurguladı.
İSLAM KONSEYİ TEMCİLERİ GÖRÜŞ BİLİDERCEK
Diğer yandan, Fransa Budist Birliği Başkanı Olivier Wang-Genh ise Budistlerde ayrılıkçılık eğilimi olmadığını, kültün doğasının ülkenin yasalarına saygı duyarak uymayı gerektirdiğini savundu. Wang-Genh, “Buda’nın öğretileri, aşırıcı ve radikal görüşlere kapılmamanın ilacıdır” ifadesini kullandı. Fransa İslam Konseyi’nin temsilcilerinin çarşamba günü komisyonda tasarı hakkındaki görüşlerini bildirmesi bekleniyor. Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron yönetiminin hazırladığı ve önce ‘İslamcı ayrılıkçılıkla mücadele’ olarak tanıttığı tasarının adı daha sonra ‘Cumhuriyet değerlerini güçlendiren prensipler’ olarak değiştirilmişti. Tasarı ile camilerin finansmanının daha sıkı şekilde denetlenmesi, Müslümanlar üzerindeki baskıyla Müslüman derneklerin kontrolünün artırılması, din görevlilerinin yurt dışından gelmesinin engellenmesi hedefleniyor.