VOA Türkçe'de yer alan habere göre 18 ay devam eden gerilimli süreç dün, önce Senato, ardından Ulusal Meclis Genel Kurulu’nda yapılan jet görüşmelerin ardından sona erdi. Senato’da 114’e karşı 214 oyla ve Ulusal Meclis Genel Kurulu’nda da 186’ya karşı 349 oyla kabul edildi.
Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron’un ikinci beş yıllık iktidarının en önemli sınavı haline gelen yasa tasarısı, göçmenlere karşı cumhuriyet tarihinde görülmedik biçimde sert uygulamalar içeriyordu. Tasarı, hükümetin, sağ parti Cumhuriyetçiler’e (LR) verdiği tavizler sayesinde geçti. Aşırı sağ bu gelişmeyi “bu bir ideolojik zaferdir, bizim ideolojimiz iktidarda” sözleriyle kutluyor.
Emmanuel Macron, Başbakan Elisabeth Borne ve İçişleri Bakanı Gerald Darmanin, metnin kabul edilmesinin ardından sonucu memnuniyetle karşıladıklarını dile getirdi. Ancak sağa verilen tavizler ve aşırı sağın desteği, Rönesans Partisi içindeki kırılmayı daha da derinleştirdi.
Sağlık Bakanı yasanın kabul edilmesi gerekçesiyle istifa etti
Sert maddeler içeren tasarıya, iktidar partisinden 62 milletvekili destek vermedi ya da karşı oy kullandı, altı bakan istifa tehdidinde bulundu. Oylama sonrasında tasarının yasalaşmasının ardından Sağlık Bakanı Aurelien Rousseau, göçmenlere yapılan sağlık yardımlarının kaldırılması maddesi nedeniyle istifa etti.
Macron’un uzun süredir Meclis gündemine getirmek için doğru zamanı kolladığı göç yasası tasarısı, Ekim sonunda Senato’da, Aralık başında da Ulusal Meclis gündemine getirildi. Senato’da çoğunluğu elinde tutan Cumhuriyetçiler, tasarıyı ülke tarihinde görülmedik bir şekilde sertleştirerek kabul etti ve Meclis’e gönderdi.
Ulusal Meclis’te Anayasa Komisyonu’nda ele alınan tasarı, hükümet ve sol partiler tarafından yeniden yumuşatılarak, 11 Aralık’ta Meclis Genel Kurulu’na sevk edildi. Ancak tasarının “hafifletilmesine” itiraz eden sağ ve aşırı sağ ile aynı metni “göçmenler için sert ve kabul edilemez” bulan sol partiler tasarının görüşülmeden reddedilmesi için önerge verdi. Geçen hafta yapılan oylamada, muhalefetteki tüm partiler farklı nedenlerle de olsa birleşince, Macron iktidarı, ikinci döneminin en büyük yenilgisini aldı.
Cumhurbaşkanı Macron Anayasa’nın, Senato ve Meclis’ten oluşan ortak bir komisyonda tasarının yeniden ele alınmasını düzenleyen maddesini işleterek uzlaşma aradı. Bu komisyonun 18 Aralık’ta başlayan ve iki gün süren görüşmelerinin ardından çoğunluğu elinde tutan Cumhuriyetçiler, tasarıyı Senato’daki sert biçimiyle yeniden kabul ettirdi.
Tasarı, göçmenlere aile birleşimi hakkını zorlaştıran, çalışmayan göçmenlere sosyal yardımlar ve konut yardımını “en az 30 ay mesleki faaliyette bulunma ve 5 yıl Fransa’da ikamet etme” şartına bağlayan, sağlık yardımlarını tümüyle kaldıran, çifte vatandaşların suç işlemeleri durumunda Fransız vatandaşlığını düşüren, yabancı öğrencilerin kabul edilmesi için depozit göstermesini içeren ağır koşullarla ve aşırı sağın onlarca yıldır talep ettiği yeni düzenlemelerle yasalaştı.
Aşırı sağın “ideolojik” zaferi
Sağ ve aşırı sağ partiler, yeni göç yasasının kabul edilmesinden duyduğu memnuniyeti gizlemedi. Yasa metninin “beklentilerinin de ötesinde” sertleştiğini ve kendi parti programındaki temel maddeleri içerdiğini gören aşırı sağ Ulusal Bütünleşme (RN) partisi, “ideolojik zafer” ilan etti. RN lideri Marine Le Pen, “Sosyal yardımlar ve çalışma koşullarında önceliği yabancılara değil Fransızlara veren bir yasa.Yıllardır savunduğumuz tüm fikirler bu yasada. Bu bizim için ideolojik bir zaferdir. Fikirlerimiz artık ülkede gündemi belirliyor” dedi.
Yasa görüşmeleri sırasında kürsüden söz alan Cumhuriyetçiler Meclis Grup Başkanı Olivier Marlex de, “Esasen Cumhuriyetçiler’e (LR) ait olan bir metin kabul edildi. Bu metin gerçek bir dönüm noktasıdır. Fransa uzun bir aradan sonra ilk kez, göç politikasının kontrolünü yeniden kendi eline geçiriyor” dedi.
LR lideri Eric Ciotti de, “Bu yasa ülkemizi Avrupa'nın en cömert sosyal modeli haline getiren göçmenlik talebine son verecek” diye konuştu.
Yasaya radikal bir söylemle karşı çıkan sol muhalefet ise uzlaşma metninin bir “utanç” yasası olduğunu belirterek, iktidara “ruhunuzu kaybedeceğinize seçimleri kaybedin. Ruhunuzu aşırı sağa sattınız” eleştirisinde bulundu.
İktidarda çatlak
Fransa medyasında yer alan haberlere göre Meclis’te kriz devam ederken kurmaylarını Elysee Sarayı’nda toplayan Cumhurbaşkanı Macron, “tasarıyı geri çekelim, parti içinde büyük bölünme ve istifalar olabilir” uyarısına rağmen, “Bu yasayı geri çekmek aşırı sağın işine yarar, ne pahasına olursa olsun bu yasa geçecek” talimatını verdi.
Bu toplantıyla eş zamanlı bir araya gelen iktidarın sol kanadından gelen altı bakan, “Yasa geçerse istifa ederiz” uyarısı yaptı. Macron’un yasayı Cumhuriyetçiler’in istediği biçimde geçirmesi üzerine Sağlık Bakanı Aurelien Rousseau istifa etti.
Ancak Elysee’nin istifayı kabul edip etmediği henüz açıklanmadı. İktidara mensup 20’si Macron’un Rönesans Partisi’nden olmak üzere 62 milletvekili de karşı ya da çekimser oy kullandı.
Göç yasası ne getiriyor?
İçişleri Bakanı Gerald Darmanin tasarının kabul edilmesini “İyiyle iyi, kötüyle kötü olacağımız bir yasa” diye tanımladı.
Kabul edilen 27 maddelik yasa, aile birleşimi koşullarını zorlaştırıyor, sağlık ve sosyal yardımları azaltıyor, toprak hakkını sorguluyor, göç kotaları oluşturuyor ve yasa dışı ikamet suçu yaratıyor.
Sosyal yardımlar zorlaştırılıyor: Avrupalı olmayan (AB vatandaşları hariç) ve kayıt dışı çalışan yabancıların, sosyal yardım ve konut yardımı (APL) alabilmesi için beş yıldan fazla Fransa’da bulunmuş olmaları şartı aranacak. Diğerleri için bu şart 30 ay.
Devlet sağlık yardımı: Belgesiz göçmenlere yönelik devlet tıbbi yardımının (AME) kaldırılması sağın en çok önem verdiği madde idi. İktidar 2024 başında, sağlık yardımlarını kaldıracak bir reform yapma sözü vererek LR’in desteğini aldı. Ancak metne “hasta yabancıların oturma iznine erişimin kısıtlanmasına” ilişkin ifadeler yerleştirildi. Bazı istisnalar dışında, hasta yabancılara, yalnızca “geldiği ülkede uygun tedavi” bulunmadığı takdirde oturum izni verilmesi şartı getirildi.
Belgesiz göçmenlerin yasallaştırılması: Belgesiz göçmenlerin durumlarının yasallaştırılması konusunda da hükümetin revize ettiğinden daha sert bir versiyon kabul edildi. Buna göre, valilere, belgesiz işçileri, ihtiyaç olan mesleklerde düzenli hale getirme konusunda “takdir yetkisi” verdi.
Ancak valiler, “Fransa'da en az üç yıl ikamet eden ve son 24 ayın en az 12 ayında çalışmış olan” yabancılar için bu kararı, yalnızca bir yıllığına alabilecek. Bu sistem 2026 sonuna kadar denenecek.
Hükümetin getirdiği tasarından yalnızca “belgesiz bir işçinin, işvereninin onayı olmadan oturma iznini talep edebilmesi” hükmü korundu.
Meclis yabancı kotası oluşturacak: Cumhuriyetçiler, Parlamento’ya, ülkeye kabul edilecek yabancıların (sığınmacılar hariç) sayısını önümüzdeki üç yıl için sınırlayacak kotalar oluşturulmasını önerdi. Ancak bu öneri yasada, “Parlamento'da göçmenlik konusunda her yıl bir tartışma düzenlenmesi” şeklinde yer aldı.
Vatandaşlığın düşürülmesi, toprak hakkı: Yasanın kamuoyunda en çok tartışma yaratan maddelerinden biri de “kamu yetkisini elinde bulunduran herhangi bir kişiye karşı kasıtlı cinayetten suçlu bulunan çifte vatandaşların Fransız vatandaşlığının düşürülmesi” oldu. Sağın bastırmasıyla bu madde de yasada yer aldı.
Sağın ikinci büyük talebi de, “Fransa’da doğan bir çocuğun otomatik olarak vatandaş olmasına son verme” talebiydi. Bu talep de yasada, “yabancı ebeveynlerden Fransa'da doğan kişilerin reşit olduğunda Fransız vatandaşlığı almasının otomatikleştirilmesi sona ermesi” şeklinde yer aldı.
“Otomatik” olmaktan çıkarılıp “talep etme” esasına dönüştürülen yeni metne göre “yabancı kişinin 16 ila 18 yaşları arasında vatandaşlık talep etmesi gerekecek. Eğer başvurucu bir suçtan mahkûmiyet almışsa, Fransa'da doğmuş olsa bile vatandaşlığa alınması imkânsız hale gelecek.
Yasa dışı ikamet suçu: Yasayla, Fransa’da yasa dışı bulunma “bir suç” olarak tanımlandı. Sağ partiler hapis cezası da talep etti ancak madde yasada, “hapis cezası olmaksızın para cezasının da eşlik ettiği” bir formülle yer aldı. Sağın karşı çıkmasına rağmen hükümet, nihai uzlaşmada “reşit olmayan yabancıların gözaltına alınması yasağını” korumayı da başardı.
Aile birleşimi: Bir göçmenin ailesini Fransa’ya getirmek için ülkede kalış süresi 18 aydan 24 aya çıkarıldı. Aile bireylerini davet için başvuru sahibine "istikrarlı, düzenli ve yeterli kaynaklara ve sağlık sigortasına sahip olma” şartı getiriliyor. Davet edilen eşin minimum 21 yaşında olması şartı da eklendi.
Yabancı öğrenciler: Yasanın en çok eleştirilen unsurlarından biri de yabancı öğrencilerin girişlerini zorlaştıran madde oldu. “Öğrenci ikamet izni” talebinde bulunan yabancılara, kimi özel durumlar dışında, olası çıkarılma masraflarını karşılamak amacıyla bir ön depozito yatırma zorunluluğu getirildi.