Hristiyanlık üzerine 20’den fazla akademik eseri bulunan 92 yaşındaki teolog, aynı zamanda Hristiyanlar, Müslümanlar ve Yahudilerin diyalog çalışmaları yaptığı “İbrahim kardeşliği” derneğinde aktif olarak yer alıyordu.

Siegwalt’ın, Fransa’daki Hizmet Hareketi gönüllülerine gönderdiği mesajından bazı kesitler şu şekilde:

“Sevgili dostlar,

Fethullah Gülen’in ölüm haberinin sizi ve yakınlarınızı ne kadar etkilediğini anlıyorum. Onun ve onun kurduğu Hizmet hareketinin, büyüme ve genç yetişkin olma biçiminiz ve İslam anlayışınızdan; ruhsal, kültürel ve profesyonel hayata bağlılığınıza kadar sizin üzerinizde derin bir etkisi oldu. Ve onun yasaklanmasıyla, Türkiye’de Hizmet’e yönelik baskılarla ve birçok ülkede yayılmasına getirilen kısıtlamalarla, sizler planlarınızda çalkantılar yaşadınız ve çoğunuzu profesyonel geleceğinizi tamamen yeni bir şekilde tasavvur etmeye zorlandınız. En derin üzüntülerimi ifade etmek isterim.”

“Ayrıca Hizmet’in “değerlerini” burada, Fransa’da benimsemiş ve çalkantılı zamanlarda da benimsemeye devam etmiş olmanıza duyduğum derin saygıyı da ifade etmek isterim.”

“Fethullah Gülen’in düşüncesinin ve reformist hareketinin özüyle tanışmamı ve Hizmet’e ilgi duymaya başlamamı konferanslarda konuşmam için bana yaptığınız davetler sayesinde size borçluyum. Hem Hıristiyanlığa karşı büyük açıklığınız – ve bilgili merakınız – hem de Kur’an aracılığıyla Allah’ın büyüklüğünü, adaletini, merhametini, açıklığını ve tüm bunları derin bir dindarlıkla bir ilişki olarak güçlü manevi formunda temsil ettiğiniz Müslüman inancınızın gerçekliği sayesinde, hizmetin Müslüman-Hıristiyan diyaloğu için sunduğu büyük ‘fırsatı’ anladım. Sizler bunu kardeşçe, saygılı ve hoşgörülü yaşamınızla, kültürünüzle, İslam hakkındaki bilginizle ve günümüzün kültürel bağlamında İslam’ın geçerliliğini göstermek zorunda olduğunuzun bilinciyle temsil ediyorsunuz.”

“Her biriniz kendi başınıza, sevdiklerinizle birlikte yolculuğunuza devam edeceksiniz. Tanıkların ölümü, zamanında büyümeye devam etmek üzere toprağa ekilen bir tohumdur. Tarih ve her halükarda nihai yargı, Fethullah Gülen’in çalışmalarında neyin tarihin ve onun ölümünün sınırlarını aşacağını ve neyin verimli kalmaya devam edeceğini ortaya çıkaracaktır.”

“Fethullah Gülen’in vefatı, hem Müslümanlar hem de Hıristiyanlar olarak hepimiz için en derin minnettarlığımızı ifade etmek, ondan geriye ne kaldığını anlamak ve inanç, umut ve sevgiye olan bağlılığımızı sürdürmeye çağırmak için bir vesiledir.”

“Tüm sadık ve hararetli dostluğumla. Sizlere güç, cesaret, azim, güven, umut ve neşe diliyorum.”