Avrupa Konseyi, gazetecilerin maruz kaldığı baskı ve şiddeti incelediği raporunu yayınladı. "Gazeteciler Baskı Altında” başlıklı raporda, Avrupa'da çok sayıda gazetecinin baskı, korkutma ve takibata maruz kaldığı bildirildi. Avrupa Konseyi araştırma kapsamında AB ve AB üyesi olmayan ülkelerin oluşturduğu Batı Avrupa, Doğu Avrupa, Güney Kafkaslar, Güneydoğu Avrupa ve Türkiye'den veriler incelendi.
Araştırma kapsamında geçen üç yıl içerisinde konuşulan gazetecilerin yüzde 40'ı haksız etkilere maruz kalmaktan şikayetçi oldu. Gazeteciler bu durumun özel yaşamları üzerinde de etki yarattığını söyledi.
Fiziksel şiddet ise en çok şikayet edilen konuların başında geldi. Gazetecilerin yüzde 69'u bu tarz şiddete maruz kaldıklarını bildirdi. Yüzde 53'ü online taciz, yüzde 35'i polisin korkutması ve yüzde 13'lük bir kesim de cinsel tacize maruz kaldığını ifade etti. Toplamda gazetecilerin yüzde 23'ü gözaltına alındığını, soruşturma sürecine maruz kaldığını, soruşturma tehdidi aldığını ya da cezai yaptırımlara maruz kaldığını bildirdi.
En fazla şikayet eden gazeteciler Türkiye'de
Bölgesel farklılıklar baz alındığında en fazla fiziksel şiddet deneyiminin yaşandığı yer Güney Kafkaslar oldu. Bunu az farkla Türkiye izledi. En fazla şiddet tehdidi yüzde 69.2 ile Türkiye'de yaşandı. Bunu yüzde 66 ile Güney Kafkaslar ve yüzde 60 ile Doğu Avrupa izledi. Gazetecilere yönelik en fazla cinsel taciz vakası da yüzde 18.3 ile Türkiye'de yaşandı. Hırsızlık ya da ekipmanlara zarar verilmesi ve el konması vakalarında ilk sırada Doğu Avrupa ve Güneydoğu Avrupa başı çekti.
Psikolojik şiddet deneyimi ise tüm bölgelerde yüksek seviyede tespit edildi. Rapora göre kendilerinin hedef alınarak gözetim altında tutulduğunu düşünen gazetecilerin oranı Türkiye'de yüzde 87 düzeyinde. Yetkililerin gazetecilere karşı takibatta en çok kişinin namını zedeleyecek terörle mücadele, güvenlik yasası ya da devleti koruma yasalarına dayandığı bildirildi.
Online tacizlerde Türkiye ilk sırada
Siber alanda tacizler de en fazla Türkiye'de çıktı. Türkiye'de yüzde 71 olan bu oran, Güneydoğu Avrupa'da yüzde 59, AB ve AB üyesi olmayan ülkelerin oluşturduğu Batı Avrupa'da yüzde 56.1 olarak kaydedildi.
Farklı kaynaklardan gelen tehditlere en fazla maruz kalan gazeteciler de yine Türkiye'de çıktı. Yüzde 72'lik bir kesim polisin tehdidine, yüzde 64.4'lük bir kesim de siyasi grupların tehdidine maruz kaldığını söyledi. Bu alanda en düşük oran yüzde 34.8 ile Güney Kafkaslar'da çıktı.
Otosansür en fazla Türkiye'de
Rapora göre, tüm bu baskılar pek çok gazeteciyi oto sansüre sürüklüyor. Yine bu alanda en fazla oto sansür yapan gazeteciler Türkiye'de kaydedildi. Yüzde 51'lik bir kesim olayları daha az eleştirel verdiğini, yüzde 42'lik bir kesim hassas ya da eleştirel hikayelerin tonunu düşürdüğünü, yüzde 42'lik bir kesim de içeriği kabul edilebilir tartışmayla çerçevelediğini bildirdi.
Gazetecilerin sağlığı bozuluyor
Avrupa Konseyi'nin araştırmasına katılan gazeteciler genel olarak, baskı, tehdit ve takibat nedeniyle pek çok durumda stres, depresyon ya da psikolojik izlenme korkusu gibi sağlık sorunları da yaşadıklarını bildirdi.
Avrupa Konseyi Genel Sekreteri Thorbjørn Jagland rapora ilişkin açıklamasında "Gazetecilerin şiddet ve tehditten uzakta çalışabilecekleri bir ortam yaratma zorunluluğu ulusal yetkililere aittir. Gazeteci dostu yasalar çıkarmak, çoğulcu bir medya ortamı için gerekli koşulları sağlamak ve istenmeyen müdahaleleri soruşturma ve cezalandırma gücü sadece onların elinde” ifadelerini kulandı.