Ülkelerindeki iç savaştan dolayı dünyanın dört bir yanına dağılan Suriyelilerin dramı, Ege Denizi'nde boğularak hayatını kaybeden ve cesedi Ege sahillerine vuran 3 yaşındaki Aylan Kurdi'nin fotoğrafıyla daha net hissedilmeye başlandı. Savaştan kaçarak vatan topraklarını çocuklarıyla birlikte terk etmeye zorlanan insanların hikayeleri, 4 yıldır yürek burkuyor. Savaşın kanlı yüzü aileleri dağıtırken, adına şimdi mülteci denen bu insanlar yine de binbir umutla gelecek için güzel hayaller kurmaya çalışıyor.

Suriye'nin başkenti Şam'da mutlu bir hayat süren 3 çocuk sahibi Huda ve Eymen çifti de bunlardan biri. Eymen Almanya'ya 3 yaşındaki oğluyla geçmeyi başarabilmiş. Eşi Huda ve iki kızı da resmi işlemleri halletmek için uğraşan Eymen'den gelecek mutlu haberi Gaziantep'te zor şartlar altında bekliyor. Onlar şimdi, 2 göz odalı ve 11 kişinin kaldığı evde umutlarının gerçeğe dönüşmesi için dua ediyor.

Eymen Hac, Şam'da Suriye'nin meşhur tatlılarını yapan bir usta. Ancak savaşın izleri ona yaptığı bu işi bıraktırmış. Ailesiyle birlikte daha iyi şartlarda hayat sürebilmek için ülkeden ayrılmayı planlamış. Şam'da bir süre daha kaldıktan sonra kendisi 3 yaşındaki oğlu Emin'le Almanya'ya gitmiş. Halep'e giden eşi Huda Cemil ise savaşın soğuk yüzü onları burada da barındırmayınca iki kızıyla birlikte Gaziantep'e yerleşmeye karar vermiş. Şimdi Gaziantep'te Dumlupınar Mahallesi'nde iki kardeş aileden toplam 11 kişi iki göz odada yaşamlarını sürdürmeye çalışıyor. Huda'nın tek isteği, eşinden gelecek umutlu bir haber. Buna çok ihtiyaçları olduğunu ifade ederek, bir an önce dağılan ailesinin birleşmesini beklediğini anlatıyor.

Yaşadığı durumu anlatan Huda, şunları söylüyor: "Eşim tatlı işiyle uğraşırdı. Ancak savaştan dolayı yaşamak için rahat bir ortam bulamadık. Rahat diyebileceğimiz hiçbir şeyimiz kalmadı. Zaten eşim 2,5 yıldır hiç çalışamıyordu. O Almanya'ya gitti, biz de Halep'e geçtik. Oradan da Gaziantep'e geldik. Şimdi ablamın ailesiyle beraber oturuyoruz. Tek isteğimiz eşimin yanına gidebilmek."

Geçim sıkıntısı yaşadıklarını dile getiren Huda, "Eşim burada yok. Kimse bana bakmıyor. Yaşamak için, ekmek için, çocuklarım için gitmem lazım. Burada hayat gerçekten çok zor. Ablamın ailesi 8 kişi. 3 kişi de biz eklenince 11 olduk. Hayat da çok pahalı. Avrupa'da imkanların daha iyi olduğunu duyduk. Şimdi tek beklentimiz eşimden gelecek bir haber. Aylan Kurdi ve ailesinin düştüğü duruma düşmek istemiyoruz. Biz o şekilde gitmeyeceğiz. Görüntüleri bizim yüreğimizi burktu. İnşallah yasal yollarla oraya yerleşmek istiyoruz." ifadelerini kullanıyor. Huda'nın Siba ve Jana isimli kızları da Avrupa'ya gidebilmek için anneleriyle birlikte gün sayıyor. CİHAN