Rusya, değişen konjonktür ve Ukrayna krizi bağlamında kendisine karşı konsolide olan Kollektif Batı ve NATO karşısında mevcut Nükleer Doktrini'ni güncellemeye hazırlanıyor.

Enerji uzmanı Alexey Anpilogov, Batı’nın nükleer caydırıcılığa yönelik belgeleri gözden geçirmesi ve dünya genelinde yaşanan değişiklikler nedeniyle Rusya’nın da nükleer stratejisini güncellemesi gerektiğini belirtti. Anpilogov, mevcut nükleer doktrinin büyük ölçüde modası geçtiğini ve yeni bir strateji ihtiyacının doğduğunu ifade etti.

Anpilogov, Rusya’nın şu anki nükleer doktrininin muhafazakâr olduğunu ve “nükleer olmayan” caydırıcılığa vurgu yaptığını söylüyor. Mevcut strateji, nükleer silahları sadece devletin varlığına yönelik varoluşsal tehditlerde son çare olarak ele alıyor. Ancak uzman, bu yaklaşımın daha proaktif bir strateji ile değiştirilebileceğini öne sürüyor.

Rusya’nın doktrini, yeni silah dağıtım sistemleri ve nükleer olmayan konvansiyonel silahlarla saldırı kapasitesini artırmayı içerecek şekilde genişletilebilir. Bu, modern savaş koşullarına uygun yeni yetenekleri içeren bir stratejiye işaret ediyor.

Anpilogov, mevcut nükleer stratejinin Suriye ve özellikle Ukrayna savaşındaki askeri deneyimlerden ders almadığını belirtiyor. Bu deneyimler, askeri düşüncenin yeniden değerlendirilmesini ve nükleer stratejinin bu deneyimlere uygun olarak yeniden yapılandırılmasını gerekli kılıyor.

Rusya’nın gelecekteki nükleer doktrini, daha aktif bir caydırıcılık politikasına odaklanabilir. Batı’nın nükleer stratejilerindeki değişimlere yanıt olarak, Rusya’nın da kendi stratejisini güncelleyerek yeni tehditlere karşı daha hızlı ve etkili adımlar atması bekleniyor.