Ana muhalefetteki Hristiyan Birlik (CDU/CSU), Avusturya-Almanya sınırında da düzenli kontroller yapılmasını talep ediyor.
İçişleri Bakanı Faeser sabit noktalarda düzenli kontroller yapılmasını şimdiye kadar reddetmiş, polisin somut şüphe olmaksızın yaptığı ani kontrollerin daha etkili olduğunu savunmuştu. Son haftalarda ise özellikle Almanya'nın doğusundan yaşanan düzensiz girişlerdeki hızlı artış üzerine Bakan üzerindeki baskı da arttı.
"Sınır kontrolleri düzensiz göçü tamamen engellemez"
Federal İçişleri Bakanı Faeser, sınırlarda sabit noktalarda düzenli kontroller yapılacak olmasının Almanya'ya düzensiz göçün tamamen engelleneceği anlamına gelmeyeceğini de dikkat çekti.
İçişleri Bakanı, Türkiye ile de düzensiz göç konusunda daha yakın işbirliği yapılması gerektiğini ifade etti. Türkiye ile mevcut göç mutabakatının güncellenmesi gerektiğini belirten Bakan Faeser, "Halen geçerli olan AB-Türkiye mülteci mutabakatı iyi biçimde işlemiyor" diye de ekledi.
2016'da yapılan söz konusu mutabakatın mimarı sayılan göç uzmanı Gerald Knaus da Ankara ile göç konusunda yeni bir anlaşma yapılması gerektiğini belirtiyor. 2016 yılında varılan mutabakat, prensipte Türkiye'den düzensiz yollarla Yunanistan'a gelen göçmenlerin Türkiye'ye geri gönderilmesini mümkün kılıyor. Bu anlaşma için Türkiye'ye 6 milyar euro destek sözü verilmişti.
Almanya Federal Göç ve Mülteciler Dairesi'nin (BAMF) açıklamasına göre, Ocak-Ağustos aylarında ülkeye gelen 204 bin göçmen iltica talebinde bulundu. Bu da geçen yılın aynı dönemine göre yüzde 77 daha artış anlamına geliyor. En çok iltica başvurusu yapılan ülkeler sıralamasında Suriye, Afganistan ve Türkiye geliyor.
Aylar bazında bakıldığında ise Türkiye'den yapılan iltica başvuruları Temmuz ve Ağustos aylarında rekor seviyede artış kaydederek Afganistan'ı geride bıraktı ve Türkiye bu aylarda Suriye'nin ardından en çok iltica basvurusu yapan sığınmacı gelen ikinci ülke oldu.