Bugün ve Kanaltürk'e el konulduğu sırada bina içinde gözaltına alınan kurum çalışanı Kamil Maman'ın 'izinsiz gösteri ve direnme suçu', adliyede örgüt kurmaya dönüştü. İş yerinde izinsiz gösteri yapmak gerekçesiyle gözaltına alındığını belirten Maman, şiddete maruz kaldığını belirterek bileklerindeki kelepçe izlerini gösterdi.

Koza İpek Grubu'na el konulması kararından sonra yayın organlarına da kayyum atanmıştı. Dün sabah saatlerinde, kayyum olarak atanan kişilerin binaya girişleri sırasında, çalışanlar ve vatandaşlar tepki göstermişti. Tepki gösteren vatandaşlardan 4'ü gözaltına alındı. Gazete binasının içinde de Bugün muhabiri Kamil Maman gözaltına alındı. Gözaltına alınan 5 kişi sabah saatlerinde emniyete götürüldü. Saat 09.00'dan akşam 18.00'e kadar karakolda bekletilen gözaltındakilere hiçbir soru sorulmadı.

Emniyetteki işlemlerinin ardından geceyi karakolda geçiren 5 kişi, bu sabah İstanbul Adalet Sarayı'na getirildi. Sabah 08.00'da adliyeye gelen şahıslar, soruşturmayı açan terör ve örgütlü suçlar savcısı Adem Meral'in ifade almasını bekledi. İfade almayan savcı, gözaltındakileri serbest bıraktı ancak adli kontrol uygulanması talebinde bulundu. Maman ve diğer 4 kişi bu kez de nöbetçi hakimin gelmesini bekledi. İstanbul 9. Sulh Ceza Hakimi Maksut Karakulak saat 12.00'de görev yerine geldi. Hakimlikte savunma yapan 5 kişiye her hafta imza atma şartı konuldu.

Adliye çıkışında soruları cevaplayan ve neler yaşadıklarını anlatan Maman, "Kendi gazetemde ikinci katında toplantı ve gösteri yürüyüşlerine muhalefet gibi komik bir suçla gözaltına alındım. Hatta gözaltı bile değildi. Arkadan kelepçelediler. Direnmememe, gözaltına alabilirsiniz dememe rağmen 6 tane polis üzerime çöktü. Zorla, neredeyse işkencevari bir şeklide... Bileklerimdeki izler hala duruyor, gözaltına alındım." dedi.

Karakola götürüldüklerini ve kendilerine hiçbir şey söylenmediğini anlatan Maman, "Neden alındığım konusunda ilk etapta hiçbir bilgi verilmedi. 6 saat durduk. Gözaltında değilsiniz dendi bana polisler tarafından. Tutanak ortada yok. Hangi suçu işlediğimiz, hangi delillerin olduğuna dair hiçbir şey yok." diye konuştu.

Polisin kendisine 'sizin foto film şubedeki görüntülerinize bakacağız ona göre karar vereceğiz' dediğini belirten Maman, "Ben de bizim ne suç işlediğimiz ortada, yoksa bizi niye gözaltına aldınız dedim. Polis tabi bir cevap veremedi" şeklinde konuştu.

Savcının gözaltı kararını akşam saatlerinde çıkardığını ifade eden Maman, "O saate kadar gözaltında değilmişiz. Daha sonra görüntü izlendiğinde zaten benim gözaltımla ilgili hiçbir görüntü de yok. Gazete içerisinde gözaltına alındığım tutanakta belirtilmesine rağmen sanki ben orada toplantı ve gösteri yürüyüşü yapmışım gibi kendi çalıştığım gazetede böyle bir suçla karşılaştım. Sonra nasılsa birden suç maddesi değişmeye başladı. Mahkemeye geldiğimizde ise bugün hakim bize örgüt kurmak, benim örgüt kurmak suçundan gözaltına alındığımı söylendi ama gözaltı kararlarında örgüt kurmak diye bir suçlama yoktu." dedi.

Hakime tek başına nasıl örgüt kurduğunu, örgütün üyelerinin kim olduğunu sorduğunu anlatan Maman, "Hakim tabi ki cevap veremedi bana. 'Burada öyle yazıyor' demekle geçindi.
Ne savcılıkta ne poliste hiçbir şey sorulmadı. Sadece iki soru soruldu. 'Bugün gazetesinde ne işiniz var' ve 'o gün orada ne yapıyordunuz' diye soruldu. Polis memurları benim orada gazeteci olarak görev yaptığımı bilmelerine rağmen böyle komik sorular sormakla yetindiler." diye konuştu.

Türkiye ve gazetesi adına üzüldüğünü belirten Maman şunları söyledi: "Ben gazetem adına üzgünüm, el koydular. Gazete patronum Akın İpek ve ailesine geçmiş olsun diyorum. Çok iyi insanlar. Bugüne kadar bizim maaşlarımızı en ufak bir şekilde ertemelediler. İş arkadaşlarımın işten kovulacağını bili.yorum. Birkaç kişi kovulmuş gözaltındayken duydum. Bunların devamı da gelecektir. Onların da çoluk çocukları var. Onlar adına çok üzgünüm. İnşallah en kısa sürede bu kargaşa biter. Gazetecilik, gazeteciler özgür kalır."
CİHAN