12 Eylül darbesinin mağdurlarından 500 bin gözaltı tepkisi

Sahur baskınına onay veren savcılardan Okan Özsoy’a atfedilen 12 Eylül 1980 askeri darbesindeki gibi 500 bin insanın gözaltına alınabileceği yönündeki ifadeye darbe mağdurları da sert tepki gösterdi.

12 Eylül darbesinin mağdurlarından 500 bin gözaltı tepkisi

12 Eylül darbesinin ardından idamla yargılanan MHP ve ülkücü kuruluşlar davası sanığı, Alparslan Türkeş’in MYK üyeliği görevini yapan Hakverdi Satılmış, Savcı, 12 Eylül’ü övüyor ve suç işliyor. 12 Eylül sanık sıfatı almıştır. O tür totaliter rejimi övmek insanlık suçudur. Hukukun üstünlüğünü sağlayacak bir makamı işgal eden şahsın 12 Eylül’ü övmesini ben kınarım. Evren’e ilk davayı açan benim. O işkenceleri biz hâlâ yaşıyoruz. Annem 86 yaşında hâlâ nasıl dipçik, cop yediğini anlatıyor. Delil üretip insanları sanık yapmaya çalışıyorlar. Aileleri mağdur edecekler. Çocuklar babasız büyüyecek.” diye konuştu.

“36 gün C5’te işkence gördük, 16 gün kafeste kaldık. Mamak’ta 45 cm genişliğinde zindan denilen yerde kaldık günlerce. Filistin askısı, elektrik işkenceleri gördük. Hastalıklara yakalandık.” diyen Satılmış, yaşanan haksızlıklara adeta isyan ediyor: “Demek ki bu savcılar bu günleri istiyor. O zaman bizler 12 Eylül’ü yaşayan ülkücüler olarak, bu yeni 12 Eylül’cülerin karşısında dimdik mücadele ederiz. Bizim kaybedeceğimiz bir şey yok. Bugün de başka insanlar mağdur ediliyor. Onlar da ayrı bir zulüm görüyor. Televizyonlarda içimiz sızlayarak izliyoruz. Suç merkezleri ve suç üretiyorlar. Cumhuriyetin kazanımları yok edilerek, Suriye ve Irak’taki gibi Baas sistemi, parti devleti oluşturmaya çalışıyorlar.”

12 Eylül mağduru Abdulkadir Yanık da, “Şu an karşımda 15 kişi oturuyor. Hepsi 12 Eylül mağduru. Adamları 10-15 sene yatırdılar. Sonra pardon deyip bıraktılar. Madem delil yoktu niye yatırdınız o zaman? Askeri, dikta mahkemelerinde yargıladılar. Şimdi de Mamak’ın içine kurulan spor salonu gibi 3 bin kişilik mahkeme kurulsun. Tayyip’in işine gelmeyen herkesi yargılasınlar. Muhalif olan insanları Hitler gibi fırınlarda yakın. Öldürün,  yok edin.” ifadelerini kullandı. 12 Eyül’ün tüm halka değil bir kesime karşı yapıldığını kaydeden Yanık, “Bu yapılanlar 12 Eylül’den kötü. Direkt halka müdahaledir.” değerlendirmesini yaptı. Türkiye Cumhuriyeti savcısı olan bir ismin bu şekilde konuşamayacağını belirten Yanık, “Bu Türk milletine tehdittir. Bu Başbakanın savcısı, Cumhuriyet’in savcısı değil ki. Bu 500 bin kişiyi derken kim bu 500 bin kişi kardeşim?” diye sordu. 12 Eylül yargılamalarını da tiyatroya benzeten Yanık, itirazlarını şu sözlerle aktardı:  “Kenan Evren’in, Tahsin Şahinkaya’nın ölmesine ramak kalmış, rütbelerini söktüler. Bunun altına inebiliyor musun? Evren tek başına mıydı o zaman? Analarımızı, babalarımızı, bacılarımızı getirdiler, işkence yaptılar. Vücudumuzda hâlâ izlerini taşıyoruz. Beni terörist diye götürenler ‘TBMM’den emekli babamın bunların silahları sendeymiş deyip evini bastılar. Beni konuşturmak için anneme işkence yaptılar. Annemi bıraksınlar diye önüme ne koydularsa imzaladım. Hangi faili meçhul suç varsa üstlendim. Annem işkenceden gözlerini kaybetti, 7 yıl sonra da kahrından öldü. Şimdi her şey bitti öyle mi? 12 Eylül’le hesaplaşıldı öyle mi?”ZAMAN
<< Önceki Haber 12 Eylül darbesinin mağdurlarından 500 bin gözaltı tepkisi Sonraki Haber >>

Haber Etiketleri:
ÖNE ÇIKAN HABERLER